Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ

(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
U S U L D E N R E D D İ)
ESAS NO : 2021/323
KARAR NO : 2021/327

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15/01/2021
ESAS-KARAR NUMARASI : 2021/10 D.İş, 2021/10 D.İş.
Talep eden vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Talep, kooperatif kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına yönelik delil tespiti istemine ilişkindir.
Delil tespiti talep eden vekili; müvekkilinin….Kooperatifine 2016 yılında 345 üye numarası ile üye olduğunu, ferdileşme yapılması neticesi …… nolu gayrimenkulün mülkiyetini kazandığını, müvekkili 2018 Etaplarından bir konut almak için bütün ödemeyi Ocak 2018 yılında yaparak tamamladığını, müvekkilinin 178.550,00 TL tutarında ödeme yaptığının tespit edildiğini, 8.508,00 TL ‘lik bir iskontoda da uygulanarak, Kooperatif Yetkilisi tarafından müvekkilinin borcunun bulunmadığının bildirildiğini, buna rağmen müvekkilinden 2018 Yılında yapılan Genel Kurul ardından 10.000,00 TL civarında çevre düzenlemesi ve iskan nedeni ile ücret istendiğini, müvekkiline son olarak 07.09.2020 tarihli ödemesi gereken tutarı gösterir bir mektup gönderildiğini, müvekkilinin yaptığı itirazlardan bir sonuç alamadığını, bilgi edinme kanunu çerçevesinde genel kuruş tutanakları, bilançolar ve diğer belgelerin tarafına gönderilmesini ve bilgi verilmesini talep edildiğini, olumlu gelir gider farkı pay dağıtımının yapılması talebinde bulunulduğunu, borçlu olmadığına dair bilgilendirmenin yapılmasını, evin geç tesliminden dolayı uğradığı maddi zararların tazmin edilmesi talebinde bulunulduğunu, ancak bu konudaki ihtarnameye rağmen herhangi bir cevap verilmediğini, müvekkilinin ileride tüm bu hususlarda hukuki yollara müracaatla açmayı düşündüğünü, ancak kooperatif tarafından tüm taleplerine rağmen kendisine istediği belgeler verilmediğinden iş bu delil tespiti talebinde bulunmak zorunluluğu doğduğunu beyan ederek; kooperatife ait belgeler, gelir/ gider bilançoları, denetim kurulu raporları, yönetim kurulu faaliyet raporları, ticari defterler, ticari belgeler üzerinde bilirkişi aracılığıyla delil tespiti yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince “… bir vakıanın tespiti amacıyla ve hukuki yararın bulunması halinde delil tespiti talep edilebilir. Somut uyuşmazlıkta, tespit isteyen vekili kooperatife ait belgeler, gelir/ gider bilançoları, denetim kurulu raporları, yönetim kurulu faaliyet raporları, ticari defterler, ticari belge örneklerinin tarafına verilmediği iddiasında bulunmuş olup, belirtilen belgelerin kaybolacağı yahut açılacak davada ileri sürülmesinin önemli ölçüde zorlaşacağına dair bir ihtimalin bulunmadığı anlaşılmakla, talebin reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili: Dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarlayarak, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ilk derece mahkemesinde davanın reddine dair verilen kararın istinaf incelemesiyle bozulmasına ve delil tespiti taleplerinin tümden kabulüne karar verilmesini talep etmektedir.
6100 sayılı HMK’nın Onuncu Kısmında düzenlenen geçici hukuki korumalara ilişkin kararlar, yargılama öncesinde veya devamı sırasında alınan, yargılama ile ulaşılmak istenen yararı koruma altına almayı amaçlayan geçici nitelikli kararlardır. Bunlardan ihtiyati tedbirler HMK’nın 389 ila 399. maddeleri arasında, delil tespiti ve diğer geçici hukuki korumalar ise aynı Kanunun 400 ila 406. maddeleri arasında düzenlenmiştir. HMK’nın istinaf yoluna başvurulabilen kararlar başlıklı 341. maddesinin (1). bendinde “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir” yazılıdır. Kanunda istinaf kanun yoluna başvurulabilen kararlar arasında delil tespiti kararları yer almamaktadır. Aksine HMK’nın 402. ve 403. maddelerinde delil tespiti kararlarına karşı itiraz edilebileceği hususu açıkça belirtilmektedir. Bununla birlikte, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre ve öğretide delil tespiti talebinin kabulü veya reddi yönündeki kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı da kabul edilmiştir. Gerçekten, delil tespitine ilişkin talep bir dava olmadığı gibi, talebin incelenmesi sonucunda verilen ret ve kabul kararları da nihai karar olmayıp ara kararı niteliğindedir.
Tüm bu açıklamalar karşısında somut olaya gelindiğinde, talep delil tespiti niteliğinde olduğuna, HMK’nın 341/(1). maddesi gereği delil tespitine ilişkin kararlara karşı itiraz yolu açık olup istinaf kanun yoluna başvurulamayacağına göre tespit isteyen vekilinin istinaf başvurusunun usul yönünden reddi gerektiği kanaatine varılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK m. 341 kapsamına göre m, 352/1,b gereğince, davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan istinaf harçlarının iadesine,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4- HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
03/03/2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu kesin olarak OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GER. KARAR YAZIM TARİHİ : 03/03/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır