Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2021/2088 E. 2021/1826 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : ….. …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 05.10.2021 tarihli ara karar
ESAS-KARAR NUMARASI : ….
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafların mal kaçırma ve yer değiştirme ihtimali bulunduğundan davanın devamı sırasında hak kaybına uğramamak için ihtiyati haciz isteminde bulunmuştur.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…İcra İflas Kanunun 257. Maddesinde ihtiyati haciz şartları düzenlenmiş olup, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczettirebilir” hükmüne yer verilmiş ve hükmün devamında da vadesi gelmemiş borçtan dolayı borçlunun muayyen yerleşim yerinin bulunmaması veya taahhütlerinden tutulmak maksadı ile mallarını gizleme, kaçırma veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması halinde ve yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbedebileceği ön görülmüştür.
Davacı vekili Ankara 28. İcra Müdürlüğü’nün ….. sayılı icra takibine vaki itirazının iptali sebebiyle açmış oldukları işbu davada davalıların tüm malvarlığına ihtiyaten haciz konulmasını talep ettiği anlaşılmakla yapılan incelemede dava dışı işçilerin İş Mahkemesi kararları ile tazminata esas dönemde davalılar tarafından istihdam edildiğine dair dava dilekçesi ekinde delil bulunmadığı, alacağın muaccel olduğuna dair yaklaşık ispat koşullarının mevcut olmadığı gibi alacağın bu haliyle yargılamayı gerektirdiği, yine İİK 257/2 maddesinde öngörülen koşulların somut olayda bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati haciz talebinin reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında ihale edilen iş yerlerinde çalıştırılan işçilerle ilgili müvekkili kurumun herhangi bir sorumluluğu olmadığını, yerel mahkemece verilen ihtiyati haciz talebinin reddi yönündeki kararın davalılar aleyhinde başlatılan icra takibini sonuçsuz bırakılması yönünde bir sonuç doğurduğunu, bu kararın müvekkili kurumun mağduriyetine sebep olduğunu, ihtiyati haciz kararı için kanunda istenilen şartların sağlandığını, Kamu İhale Kanunu hükümlerinin alacaklarını teminat altına almaya yeterli gelmediğini, kamu kurumlarının yüklenici işçilerine yüklü miktarda ödemeler yapmak zorunda kaldığını belirterek, yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Uyuşmazlık, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için kanunda istenilen şartların oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1- HMK m. 353/1,b,1 gereğince; Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….., sayılı dava dosyasında verdiği 05.10.2021 tarihli ara kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince yatırılması gereken harç peşin olarak yatırıldığından tekrar harç yatırılmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
01.12.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,f gereğince, ve İİK’nin 258 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 02.12.2021