Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2021/2081 E. 2022/286 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ ….
….C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S … İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S … A N R E D D İ)
….

… Ü R K M İ L L E … İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

….

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/12/2019
ESAS-KARAR NUMARASI ……
Alacaklı vekilleri tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İstemciler vekili müvekkillerinden … … Ltd. Şti’nin 2004 yılında kurulduğunu, tek ortağının diğer müvekkili ve istemci … olduğunu, şirketin madencilik ve inşaat (yap-sat) alanında faaliyet gösterdiğini, Kütahya’da 2, Eskişehir’de 2 adet olmak üzere toplam 4 adet maden sahası ve ruhsatına sahip olduğunu, …… köyü mevkiinde bulunan maden sahasında inşaat ve yıkıntı atıkları geri kazanım tesisi ruhsatı aldığını;
Müvekkili şirketin yıllık net satış hasılatı ve çalışan sayısı bakımından küçük işletme vasfında olduğunu, hem müvekkili şirketin hem de onun kullandığı kredilere kefil olan …’un ekonomik sıkıntı içerisine girdiğini ileri sürerek konkordato teklif etmiştir.
İlk derece mahkemesince konkordato isteyen şirketin 70 alacaklısının ve 4.781.938,55 TL tutarında borcunun bulunduğu, borçlu gerçek kişinin adi alacaklı sayısının 5, alacak miktarının ise 1.042.317,06 TL olduğu, her iki istemci bakımından teklifin yasada öngörülen nisapla kabul edildiği, teklifin kaynaklarla orantılı olduğu ve konkordatonun tasdiki halinde alacaklıların eline geçecek tutarın borçluların iflası halinde ödenebilecek muhtemel miktardan fazla olduğu gerekçesiyle konkordatonun tasdikine, konkordato isteyenlerin konkordatoya tâbi tüm borçlarının tasdik tarihinden (15.09.2021) itibaren takip eden ayın 30’undan başlamak üzere 60 ayda eşit taksitler halinde ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ
1. ……. Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde:
– Alacaklarının komiserlere bildirildiğini ancak alacağın her gün artmasına rağmen son alacak tutarının kendilerinden sorulmadığını,
– Kesin mühletin sonuçlarının tedbiren uzatılmasının alacaklarının tahsili konusunda engel teşkil ettiğini,
– Kurum alacaklarının konkordato hükmüne tâbi olmadığını ancak yine de konkordatonun alacaklarının tahsilini geciktireceğini,
– 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 206’ncı maddesi uyarınca işlem yapılması ile konkordatodan beklenen sonucun sağlanmayacağını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
2. …. … Bankası … vekili istinaf dilekçesinde:
– Projenin sürdürülebilir olmadığını,
– Gerçekleşmesi halinde dahi müvekkilinin faiz alacaklarını tahsil edemeyeceğini,
– Ödeme süresinin uzunluğu ve güncel koşullarda faizsiz ödeme yapılacak olmasının genel hayat tecrübelerine uygun olmadığını,
– Alacaklıların menfaatinin düşünülmediğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
3. … AŞ vekili istinaf dilekçesinde:
– Rehinli malların bedelinin ve dolayısıyla rehni aşan alacak kısmı bulunup bulunmadığı hususunda hiçbir saptama yapılmadığını, bu çerçevede müvekkilinin alacağının teminatsız kalan kısmının toplantıda dikkate alınmadığı değerlendirmesinin de yapılamayacağını, dolayısıyla nisabın da tespit edilemeyeceğini; nihayet bu husus netleştirilmeden nisabın sağlandığının söylenemeyeceğini,
– Müvekkilinin alacağının her geçen gün arttığını, gerçek alacağın istemci tarafından gösterilen tutardan çok daha fazla olduğunu,
– Tutarlar bu şekilde çelişkili iken alacaklarının çekişmeli alacak olarak gösterilmemesinin hatalı olduğunu,
– Bu tutarların isabetle belirlenmemesi nedeniyle borca batıklığın doğru biçimde hesaplanamadığını, sadece 8 personelle çalışan istemci şirketin sürekli zarar ettiğini, kaynak olarak gösterilen unsurların gerçekçi olmadığını ve orantılılık ilkesinin sağlanmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
4. … TAŞ vekili istinaf dilekçesinde:
– Ödeme planında müvekkili banka alacağının bulunmadığını,
– Kararda alacaklıların menfaatinin gözetilmediğini,
– Kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I- … Başkanlığının istinaf isteminin incelenmesinde:
İcra ve İflas Kanunu’nun “konkordatonun hükümleri” başlıklı 308/c maddesinin ikinci fıkrasında bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato başvurusundan önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olduğu, aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise 6183 sayılı Kanun kapsamındaki kamu alacakları hakkında bu maddenin ikinci fıkrası hükmünün uygulanmayacağı açıkça gösterilmiştir.
… Başkanlığının prim ve idari para cezası alacakları kamu alacağı niteliğinde olduğundan konkordato adı geçen kuruluş için bağlayıcı değildir. Bir diğer ifade ile … Başkanlığının sözü edilen alacakları borçlu tarafından vadesinde ve tam olarak ödenecektir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında … Başkanlığının ilk derece mahkemesinde konkordatonun tasdikine ilişkin olarak verdiği kararı istinaf etmekte hukuki yararı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle … Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352/1-ç düzenlemesi uyarınca hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmelidir.
II- Diğer alacaklıların istinaf başvuru nedenlerinin incelenmesine gelince:
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun istinaf dilekçesinin içeriğini düzenleyen 352’nci maddesinin 2 numaralı fıkrasının e bendine göre istinaf eden, istinaf sebep ve gerekçelerini açıkça göstermelidir. Hiçbir açıklık içermeyecek şekilde alacaklıların zarar ettiği, ödeme süresinin uzun olduğu, talebin hayat tecrübelerine uygun olmadığı gibi istinaf nedenleri kararı kaldırma nedeni olarak kabul edilemez nitelikte bulunmuştur.
İcra ve İflas Kanunu’nun 300’üncü maddesi uyarınca konkordato komiseri yazdırılan alacaklara karşı borçlunun beyanını alır. Borçlunun itiraz ettiği alacaklar çekişmeli hale gelir. Bu durumda alacaklının yapması gereken şey, alacağının itirazlı kısmının ne şekilde nisaba dahil edileceği hususunda mahkemeden karar almaktır (İİK m.302/VI). Nitekim somut olayda mahkemece bu yönde verilen kararlar dosyaya yansımıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediği için çekişmeli alacakların ayrıca dava konusu edilmesine imkân sağlanmıştır (İİK m.308/b).
Açıklanan nedenlerle çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmamaktadır. Bunlar dışındaki itirazların tasdik kararının istinafı aşamasında ileri sürülerek nisabın yeniden oluşturulması yoluna gidilmesi mümkün değildir.
Çekişmeli alacakların karara geçirilmesine gerek olmadığı için kararın bu kısmında gösterilmemiş olmak da kararın kaldırılması nedeni değildir.
Yapılan açıklamalara, gösterilen yasal düzenlemelere ve özellikle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359’uncu maddesinin 3 numaralı fıkrası uyarınca dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi durumun saptanmasında ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince alacaklılar …. …….vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle alacaklı … Başkanlığı vekilinin Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/544E., 2019/935K. sayılı dosyasında verdiği 18/12/2019 tarihli kararına yönelik İSTİNAF İSTEMİNİN HUKUKİ YARAR YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE.
2-Yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle alacaklılar …. …… … AŞ vekillerinin Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/544E., 2019/935K. sayılı dava dosyasında verdiği 18/12/2019 tarihli kararına yönelik alacaklı vekillerinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
3-… Başkanlığı ve …. … Bankası …. harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, … ….A.Ş. Ve … AŞ’den alınması gereken 80,70 TL’den 59,30 TL’nin ayrı ayrı mahsubu ile kalan 21,40 TL’nin alınarak Hazineye gelir kaydına.
4-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
5-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
23/02/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
İİK m. 308/a gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2022

…..