Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2021/203 E. 2022/626 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
….

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 27.12.2017
ESAS-KARAR NUMARASI : …
Taraflar arasındaki alacak davasında davanın kabulüne dair hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olup, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 28.12.2020 tarih ve 2021/30 sayılı kararıyla, dairemizin görevsizlik kararının kaldırılmasına ve dosyanın dairemize gönderilmesine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; … 2. Bölge Müdürlüğü tarafından …-…. ise bu projenin … müşavirliği taşeronluğunu davalı …… bıraktığını, davalı ile dava dışı ….. arasında 10.03.2011 tarihinde alt taşeronluk anlaşması yapıldığını, sözleşme devam ederken davalı karşı tarafın kabulüyle dava dışı ……sözleşmeden çekildiğini ve müvekkili şirket ile sözleşmenin devam edeceğinin kararlaştırıldığını, bu nedenle müvekkili ile davalı arasında 28.03.2012 tarihinde aynı koşullarla sözleşmenin yenilendiğini, davalının müvekkilince gönderilen 1. ve 2. hak ediş cetvellerini onaylamadığını, ihtarname tebliğine rağmen davalının hak edişlerin yapılması ve ödenmesi taleplerine cevap vermemesi üzerine sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL.’nin 28.01.2014 temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş;
31.10.2017 tarihinde harcı tamamlanan ıslah dilekçesiyle, fazlaya ilişkin hakları ve ek dava hakları saklı kalmak üzere dava değerini 65.746,67 TL.’ye artırdıklarını, bu miktarın 48.844,73 TL.’sine temerrüt tarihi olan 28.01.2014; kalan kısmına ise ıslah tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasını istediklerini açıklamıştır.
Davalı vekili; müvekkilinin …-….. kapsamındaki yükümlülüklerini ifa için 10.03.2011 tarihinde … …. ile taşeronluk sözleşmesi imzaladığını, … … …. Şti.’nin yükümlülüklerini aksatma olasılığı doğunca 24.03.2012 tarihinde sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiğini, müvekkilince fesih tarihine kadar … … …. Şti.’ne 91.337,30 TL. avans ödemesi yapılmasına rağmen adı geçen şirketin 2 Nolu hak edişinin 45.975,63 TL. olarak hesaplandığını, davacı ile yapılan anlaşma gereği işin kaldığı yerden davalı tarafından yapılmasına karar verildiğini, … … …. Şti.’ne fazla ödenen 45.361,67 TL. karşılığı işin de davacı tarafından yapılmasının kararlaştırıldığını, davacı ile yeni taşeronluk sözleşmesinin 26.03.2012 tarihinde imzalandığını, sözleşme uyarınca işin teslim süresinin 31.08.2013 olduğunu, Kasım 2012 tarihinde davacı şirketin proje müdürü … ve beş şirket elemanının davacı şirketten istifa ettiğini, davacı şirketin işi yapacak ve müvekkili ile muhatap olacak personeli kalmaması nedeniyle müvekkilinin yükümlülüğü altındaki işleri kendi uhdesine aldığını, bir süre sonra davacı şirket çalışanlarından …’un davacı şirket hisselerini alacağını ve kalan işlere devam etmek istediğini bildirdiğini, müvekkilinin iyi niyetle dört köyde …. ihtiyaç olan ahşap kazık aplikasyonu ve çiftçi yer teslim işlerinde görevlendirdiğini, davacının aplikasyon işlerini tamamladığını, yer teslim tutanaklarını müvekkili ve idareye teslim etme işini taşerona devrettiğini ancak taşeronun parasını ödemediğini, müvekkilinin davacı şirket taşeronuna 20.000,00 TL. ödeme yaptığını, davacı şirket sorumluluğunda yapılan işlerin müvekkili ile yüklenici … İnşaat arasında 19.02.2013 tarihinde yapılan 4 Nolu hakediş ile 206.402,57 TL. olarak tespit edildiğini, bu hak ediş bedeline karşılık müvekkilince 235.081,25 TL. avans ödendiğini, bu rakama … … …. Şti.’nden kalan ve davacı yükümlülüğünde olan 45.361,67 TL. de dahil edildiğinde ödenen meblağın 280.442,92 TL. olduğunu, müvekkilinin davacı şirkete borçlu olmadığı gibi 74.040,35 TL. alacaklı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “Toplanan delillere, bilirkişi raporlarına ve tüm dosya kapsamına göre, davacının taşeron, davalının alt yüklenici olduğu, taraflar arasında imzalanan 28/03/2012 tarihli sözleşme ile davacının davalıya karşı üstlendiği işi yerine getirdiği, davalı ödemesinden sonra davacının alacağının 65.746,47 TL olduğu, sözleşme tarihinden davacının davalıya gönderdiği 04/01/2014 tarihli ihtarname tarihi arasındaki işlerin davacı tarafından yerine getirildiği, aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı,
aynı işin daha önce davalı ile dava dışı ….. arasında düzenlenen sözleşme gereği dava dışı şirkete verildiği, ancak dava dışı şirketin işi bıraktığı, davalının düzenlediği 05/07/2011 tarihli 1 nolu hakedişteki iş tutarının 44.806,76 TL olduğu, dava dışı şirketin davalı adına 29/06/2011 tarihli 44.806,76 TL bedelli fatura ile 28/07/2011 tarihli 24.364,41 TL ve 05/10/2011 tarihinde 19.491,53 tutarlı faturaları düzenlediği, davalının dava dışı şirkete 45.000,00 TL, 25.000,00 TL ve 20.000,00 TL olmak üzere toplam 90.000,00 TL ödediğinin tespit edildiği, davalı ile dava dışı şirket arasında imzalanan 24/03/2012 tarihli fesih ve ibraname başlıklı belgede de tarafların birbirlerinden hak ve alacaklarının bulunmadığı belirtildiğinden taraflar arasındaki borç alacak durumunun sonlandırıldığı, bu nedenle davalının dava dışı şirkete 45.361,67 TL fazla ödeme yapıldığı, fazla ödenen miktarın davacı hesabından mahsup edilmesi gerektiği yönündeki itirazlarının yerinde olmadığı, yine dava dışı … … …’a davalı tarafından yapılan 20.000,00 TL ödemenin davacı hesabından mahsup edilmesi gerektiğine yönelik savunma yönünden de, dava dışı … tarafından yapılan aplikasyon ve yer teslimleri işi için ödenmesi gereken bedelin davalı tarafından davacıya ödendiğine ilişkin delil sunulmadığı, bu nedenle bu miktarın davacı alacağından mahsup edilemeyeceği…. davacının davalıya gönderdiği ihtarnamenin davalıya 21/01/2014 tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük ödeme süresi sonunda davalının 29/01/2014 tarihinde temerrüde düştüğü…” gerekçesiyle, davanın kabulüne, 48.844,73 TL’nin temerrüt tarihi olan 29.01.2014 tarihinden; kalan 16.901,74 TL’nin ıslah tarihi olan 31.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; cevap dilekçesindeki savunmalarını tekrar ederek, yerel Mahkemenin iddiasını ispat edemeyen davacının iddialarıyla ilgili ispat yükünün davalının omuzlarında olduğunu yanılgısına düştüğünü, iddiaların tam tersinin -yükümlülükleri olmamasına rağmen- bir klasörden fazla belgeyle kendilerince ispatlandığını, Mahkemenin davacının yapmadığı işleri davacı yapmış gibi hüküm kurduğunu, hatta mahkemenin davacıya beyan, bilgi ve belge sunması için kesin süre verdiğini, süre sonunda davacının elinde bilgi ve belge olmadığını ikrar ettiğini gözardı ettiğini, davacı şirketin davanın hiçbir aşamasında yazılı ya da sözlü olarak “04.01.2014 tarihine kadar yapılan işleri biz yaptık” demediğini, bunu görev kusuru içeren raporlara imza atan bilirkişi kurulu ile bu raporlara itibaren Yerel Mahkemenin dediğini, davacı şirketin işçileri istifa ettiği için 2012 Yılı Kasım ayında işi yarım bıraktığını, davacı şirketten istifa eden işçilerin beklentilerine uygun ücret almaları halinde müvekkili şirket bünyesinde işi tamamlayabileceklerini ifade ettiklerini ana yükleniciye karşı hukuki sorumluluğu olan müvekkili şirketin yarım kalan işi tamamlamak için talebi makul bularak işi uhdesine alarak devam ettirdiğini, müvekkilinin davacının 2012 Yılı Kasım ayı itibariyle yarım bıraktığı işi 30.03.2015 tarihine kadar bizzat yaptığını ve işi 2013 Nisan ayında … … …. Şti’ne taşere ettiğini, … … …. Şti.’ne toplam 378,892,80 TL ödeme yaptığını, ödemelerin hepsi faturalı olup ticari defterlere işlendiğini, hatalı kararın “4 ve 7 no’lu hakediş arasındaki işleri davacının yaptığına dair hayali, belgesiz bilirkişi görüşüne” dayalı olduğunu, bilirkişi görüşünün hayali olduğunu sundukları delillerle kanıtladıklarını, dolayısıyla istinafa konu karar ile alacaklı firmanın borçlu konumuna sokulduğunu, işin yarım kalmasından sonra işi üzerine almak zorunda kalan müvekkilinin davacının işi bıraktığı tarihe kadar olan alacaklarını tespit edebilmek için 2013 Ocak ayı içinde ana yüklenici …’e başvurduğunu ve 4 nolu hakedişin düzenlenmesini talep ettiğini, dolayısıyla talep sonrası …-… arasında düzenlenen 19.02.2013 tarih ve 4 nolu hakedişin davacının yaptığı işleri kapsayan son hakediş olduğunu, …-… arasında düzenlenen 5, 6 ve 7 numaralı hakedişlerin davacı şirketle hiçbir ilgisi olmadığını, davacı şirketin sözleşmesi gereği 206.402,57 TL hak edişinin oluştuğunu, müvekkilinin davacıya 235.081,25 TL avans ödediğini, bu rakama … …. Şti.’ den kalan ve davacı yükümlüğünde olan 45.361,67 TL de dahil edildiğinde ödenen meblağın 280.442,92 TL olduğunu, sonuç olarak davacının müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağı olmadığı gibi müvekkili şirkete 74.040,35 TL borcu bulunduğunu, …-… arasında 19.02.2013 tarihini takip eden dönemde düzenlenen 5, 6 ve 7 numaralı hak edişler kapsamındaki işlerin müvekkili ve onun taşeronları olan ……. Şti. ve … ….Şti eliyle yapıldığını, yapım sonrası ödenen fatura, dekont, sözleşme ve sair belgelerin tamamının dosyaya sunulduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 12.2 maddesine göre davacı şirketin, kendisinden önce işi yükümlenen ancak sözleşmesi feshedilen ……….Şti’nin sözleşmeden kaynaklanan yarım kalan iş ve tüm sorumlulukları üzerine aldığını, dosyaya sundukları hak ediş ve ödeme belgeleri incelendiğinde, davacı şirketin işi 44.024,47 TL … lehine alacak kaydı ile yükümlendiğinin görüleceğini, bu meblağın davacı şirket alacağından düşülmesinin zorunlu olduğunu, bilirkişi raporunda Aralık 2012’de işi bırakan davacı şirketin, 1 Şubat 2014 tarihine kadar işi sürdürdüğünün kabul edildiğini, müvekkili ile işi kendisine taşere eden … firması 2 ve 3 nolu hakediş raporlarında davacı şirket yetkilisinin imzasının bulunduğunu, iş yarım bırakıldıktan sonra düzenlenen 19.02.2013 tarihli 4 nolu hakediş raporunun ise işi müvekkile taşere eden … firması ile müvekkili şirket tarafından imzalandığını, takip eden 5, 6 ve 7 no’lu hak edişlerde ve işin yapıldığını tespit ve tescil eden bağlantılı hiçbir evrakta davacı şirketin imzasının bulunmadığını, işi yapmadığı için olamayacağını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, arazi toplulaştırma projesi kapsamında mühendislik ve haritalama işine dair sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.491,16 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.123,00 TL.’nin düşümü ile kalan 3.368,16 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yatırılan istinaf avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak iadesine,
4-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
13.04.2022 tarihinde, HMK’nın 362/(1)-a. maddesi uyarınca (Ek madde 1 uyarınca yeniden değerleme oranına göre belirlenen 107.090,00 TL. kesinlik sınırının altında kaldığından) KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 14/04/2022