Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2021/1046 E. 2021/977 K. 23.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12.11.2019
ESAS-KARAR NUMARASI …
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili, taraflar arasında davalının öğrencilerinin davacıya ait online bilişim garajı çevrimiçi eğitim sisteminden yararlanmalarını teminen 12.09.2018 tarihli sözleşme imzalandığını, alacak nedeni ile 49.000,00-TL bedelli fatura düzenlendiğini ve davalıya gönderildiğini, borcunu ödemeyen davalı aleyhine Ankara 22. İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının yetkiye, borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmede Ankara mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki şartı bulunduğunu, TBK’nın 89. maddesi gereğince para borcunun alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olup, Ankara İcra Daireleri ve Mahkemesinin yetkili olduğunu, davalının 7.500,00-TL ödeme yaptığını, başkaca da bir ödemesi olmadığını beyan ederek davalının Ankara 22. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile davalı arasında eğitim sözleşmesi imzalandığını, bilişim garaj akademisi çevrimiçi eğitimlerinin davacı şirket tarafından davalı şirket bünyesindeki okulda bulunan öğrenciler için sağlanması hususunda anlaşıldığını, 2018 ve 2019 eylül – haziran dönemi için toplam 200,00-TL belirlendiğini, 230 öğrenci için anlaşmış olsalar da 160 öğrencinin eğitimden yararlandığını, 70 öğrencinin yararlanamadığını, bu nedenle müvekkili şirketin ödemesi gereken miktarın 32.000,00-TL olacağını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi’nce “…Somut olayda davacı şirketin yerleşim yeri …. Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi mevcut olup TBK’nın 89/1 maddesine göre para alacaklarında alacaklının ikametgahı icra daireleri yetkili olup, davalının yerleşim yeri İstanbul olup, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmişse, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın re’sen incelenip sonuçlandırılması gerekir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi usulüne uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibin varlığına bağlıdır. Geçerli bir icra takibinin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülbilmesine usulen imkan bulunmamaktadır. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği hallerde bu itiraz incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin bulunmayacağı açık olduğu anlaşılmakla, takibin Ankara 22. İcra Müdürlüğü’nde yapılmış olduğu anlaşılmakla, yetkisiz icra müdürlüğünde yapıldığı, yetkili icra müdürlüğünün Gölbaşı İcra Müdürlüğü olması gerektiği, bu suretle itirazın iptali davasında dava şartlarından olan yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunmaması nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Taraflar arasındaki sözleşmede Ankara mahkemelerinin yetkili olduğuna dair hüküm bulunduğunu, işbu davada yetki kuralının kamu düzenine ilişkin olmadığını, HMK’nın 17. maddesi uyarınca takibe Ankara İcra Müdürlüğünde başlandığını, yerel mahkemenin, taraflar arasında imzalanan sözleşmeyi dosyaya kazandırmaksızın, eksik delil ve inceleme ile hatalı karar verdiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, sözleşmede yetki şartı bulunduğu belirtilmiş ise de yargılama sırasında ve istinaf aşamasında dahi dosyaya ibraz edilen herhangi bir sözleşme bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. K. sayılı dava dosyasında verdiği 12.11.2019 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
23.06.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.