Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/971 E. 2022/1407 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/971
KARAR NO : 2022/1407

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 30.10.2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2017/674E., 2018/746K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkil ile davalı taraf arasında, 08.03.2010-07.03.2011 tarihlerini kapsar şekilde Hizmet Alım İşine Ait Sözleşme düzenlendiğini, davalı tarafça belirtilen dönemde müvekkilin hakedişlerinden 5510 sayılı Kanunun 81/ı maddesi gereğince 10.951,18 TL kesinti yapıldığını, belirtilen kesintinin 5.101,47 TL kısmının iadesi hususunda daha önce Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/553 esas ve 2013/222 karar sayılı dosyası üzerinden dava açtıklarını, mahkemece açılan davanın kabulüne karar verildiğini, belirtilen dava dosyası üzerinden alınan bilirkişi raporunda müvekkilin hakedişlerinden yersiz olarak 10.951,18 TL kesinti yapıldığının tespit edildiğini, müvekkilin hakedişlerinden kesilen bakiye 5.849,71 TL miktarın ödenmediğini, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 81/1-ı maddesi gereğince, “Özel sektör işverenlerinin primlerinden, işveren hissesinin 5 puanlık kısmına isabet eden tutarın hazinece karşılanması” gerektiğini ileri sürerek, müvekkilden haksız ve yersiz olarak kesilen 5.849,71 TL miktarın, 10.10.2012 tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; zamanaşımı ve görev itirazlarının bulunduğunu, davacı ile teşekküllerine bağlı… Şeker Fabrikası arasında 04/03/2009 ve 04/03/2010 tarihlerinde olmak üzere yemek pişirme, bulaşık yıkama ve garsonluk alım hizmeti sözleşmeleri imzalandığını, davacı tarafın 04/03/2010 tarihli sözleşme kapsamında yaptığı iş karşılığı ödenmesi gereken hak edişlerinden yapılan % 5 oranındaki sigorta prim kesintisinin iadesi istemiyle alacak davası açıldığını, Ankara 16. AHM’nin 2014/372 E. Sayılı dosyasında yargılama yapıldığını ve davacı lehine 08/03/2010-07/03/2011 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak 5.101,47-TLye hükmedildiğini, hükmün henüz kesinleşmediğini, davacı yanın ileri sürdüğü yasal olmayan kesinti yapıldığı yönündeki iddianın yerinde olmadığını, temerrüte düşürüldüğü iddiasının yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “Dava, hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak davacının hak edişlerinden yapılan % 5 oranındaki kesintilerin tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf özetle, daha önce Ankara 16. AHM’nin 2014/372 E. Sayılı dosyası bakımından 2 dönem için dava açıldığı ve bu uyuşmazlık bakımından 08/03/2010 – 07/03/2011 dönemleri için 5.101,47-TLye hükmedildiği, söz konusu dosyada alınan bilirkişi raporunda toplam alacak miktarı olarak 10.951,18-TL hesaplandığını, söz konusu dosyada karara bağlanmayan 5.849,71-TL alacağın işbu dosyada karara bağlanmasını talep etmiştir.
Davalı taraf özetle, davanın reddini talep etmiştir.
Ankara 16. AHM’nin 2014/372 E. Sayılı dosyası incelendiğinde, yapılan yargılama neticesinde uyulmasına karar verilen Yargıtay 23. H.D.’nin 06/03/2014 tarih ve 2013/8241 E. 2014/1659 K. Sayılı ilamına göre; Taraflar arasındaki 01/04/2009 – 07/03/2010 dönemi ve ayrıca 08/03/2010 – 07/03/2011 dönemi için yemek hizmeti alım sözleşmesi imzalandığı belirtilerek, davacı şirketin hak edişlerinden 5510 sayılı yasa hükümleri gereğince % 5 oranında yapılan kesintinin iadesinin talep edildiği, bu bağlamda yapılan 6.882,46-TLnin kısmen kabulüne karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, Ankara 16. AHM’nin 2014/372 E. Sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İşbu dava bakımından talebin 08/03/2010 – 07/03/2011 döneminde 5510 sayılı yasanın 81/1-ı maddesine göre yapılan toplam 10.951,18-TL kesintinin Ankara 16. AHM dosyasında karara bağlanmayan 5.849,71-TLlik kısmı için talepte bulunulduğu, bu haliyle mahkememiz İşbu dosyasının anılan mahkeme dosyasına istinaden açılmış ek dava mahiyetinde olduğu, her ne kadar davalı tarafça zamanaşımı def’i ileri sürülmüş ise de talebin sözleşmeden kaynaklandığı ve 10 yıllık zamanaşımı süresinin olduğu görülmekle, bu talebinin yerinde olmadığı, öte yandan tarafların tacir olması nedeniyle davalı tarafın görev itirazının da yerinde bulunmadığı, söz konusu mahkeme dosya kapsamı incelendiğinde; alınan bilirkişi raporunda işbu dosyanın konusunu oluşturan dönem olan 08/03/2010 – 07/03/2011 döneminde yapılan kesinti miktarının toplamda 10.951,18-TL olduğu, anılan mahkeme tarafından verilen 21/10/2014 tarih ve 2014/372-449 E. K. Sayılı karar ile söz konusu döneme ilişkin olarak 5.101,47-TL bakımından karar verildiği, bilirkişi raporu ile belirlenip söz konusu dosyada karara bağlanmayan kısmın (işbu dosyada davalı) 5.849,71-TL olduğu anlaşılmakla, Hazine tarafından karşılanması gerektiği halde 5510 Sayılı Yasanın 81/1-ı maddesi hükmü gereğince sosyal sigorta primi olarak % 5 oranında davacıdan haksız olarak yapılan söz konusu kesintinin davalı tarafça davacı tarafa iadesinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: asıl dava kesinleşmeden ek davanın sonuçlandırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davada talep edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, dava dilekçesinin HMK’nin 119/1-B’ye aykırı olduğunu, davacının adresinin yer almadığını, kesintilerin yasal olmadığı iddiasının yerinde olmadığını, davacının hiçbir hak ve alacağının olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak davacının hak edişlerinden yapılan % 5 oranındaki kesintilerin tahsili istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına ve özellikle Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/553 E., 2013/22 K., sayılı dosyasında davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 06.03.2014 tarihli, 2013/8241E. Sayılı ilamı ile davalı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilmiş ve davalının harçtan muaf tutulmasının doğru olmadığından bahisle bozma yapılmış olması karşısında bozma kapsamı dışında kalan hususlar için davacı lehine usuli kazanılmış hak doğmuş olmasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- HMK m. 353/1,b,1 gereğince; Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/674E., 2018/746K. sayılı dava dosyasında verdiği 30.10.2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 399,59-TL’den peşin olarak alınan 99,90-TL’nin düşümü ile kalan 299,69-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
28.09.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 29.09.2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …