Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/933 E. 2023/1434 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/933 – 2023/1434
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
ESAS NO : 2019/933
KARAR NO : 2023/1434
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2017/140 E.-2018/477 K.
DAVACI :
VEKİLİ :

Taraf vekillerince, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkili şirketin taahhüdünden bulunan Osmaniye Atıksu Arıtma Tesisleri İnşaatı İşinin … Sigorta A.Ş.’ye 19.09.2000-19.09.2001 tarihleri için işveren sorumluluk sigortası poliçesiyle sigortalı olduğunu, sigorta şirketinin daha sonra … A.Ş.’ye dönüştüğünü, 13.02.2001 tarihinde meydana gelen iş kazasında elektrik çarpması sonucu işçilerden …’in yaralandığını, olayın … Sigorta A.Ş.’ye 01.04.2002 tarihinde ihbar edildiğini, dava dışı işçiye Osmaniye İş Mahkemesinin 05.06.2015 tarih ve 2014/411 E., 2015/236 K. sayılı kararına dayalı olarak yapılan icra takibinde 22.04.2010 tarihinde toplam 236.673,07 TL ödeme yapıldığını, sigorta poliçesinde sigorta bedelinin 7.500,00 TL olarak belirlendiğini, bu olayda ödenecek tazminat kısmında “sigorta bedelinin 5 katına kadar” denildiğinden 7.500,00×5 = 37.500,00 TL’nin ihbar tarihinden itibaren tahsili talebiyle Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2011/196 E. sayılı dosyada dava açıldığını, davanın iki kez müracaata kalması üzerine davanın açılmamış karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, anılan dosyada tüm delillerin toplandığını ileri sürerek, 37.500,00 TL’nin ihbar tarihi olan 01.04.2002 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili şirket nezdinde davacı şirket adına 19.09.2000-19.09.2001 tarihleri için İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi bulunduğunu, maddi ve manevi tazminat dahil şahıs başı bedeni azami teminat limitinin 7.500,00 TL olduğunu, poliçe limiti açısından davacının talebinin kabul edilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemek üzere bu olay başına ödenebilecek en yüksek rakamın 7.500,00 TL olduğunu, poliçede temin edilen meblağın tazminat ve avukatlık ücretleri dahil dava masrafları toplamı olarak poliçede belirtilen limitlerle sınırlı olduğunu, iş kazasının … yol güzergahında kanalizasyon borularını önceden kazılan çukurlara vince bağlamak sureti ile döşeme işini yaptığı sırada meydana geldiğini, sigorta poliçesinde “1.Teminatın konusu ve kapsamı” başlıklı kısımda “Sigortalının yukarıda riziko adresi yazılı işyerinde çalışan personelinin faaliyetleri esnasında meydana gelecek kazalar sebebiyle işverene terettüp edecek hukuki sorumluluk neticesinde…” şeklinde kaleme alındığını, adresin Erzurum Darphan Ovası Cazibe Sulaması 2. Kısım İnşaat Osmaniye Atıksu Tesisi Erzurum olarak belirtildiğini, ayrıca iş kolu kısmında “akarsu üzerinde yapılan işler”in yazıldığını, zararın meydana geliş biçimi dikkate alındığında bu hususun da teminat harici olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere poliçenin SGK tarafından ödenmeyen tazminat miktarını teminat altına aldığını, SGK tarafından davacıya peşin sermaye değerli aylık bağlanmış ise ödenecek tazminat miktarından mahsubunun gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “…davacı şirketin dava dışı işçiye iş kazası kapsamında 236.673,07 TL ödediği, dava dışı …’in davacı şirketin iş aktiyle çalışan işçisi olduğu yönünde uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık esasen teminat miktarı ve dava dışı işçinin poliçede iş yeri olarak belirtilen yerde çalışıp çalışmadığına ilişkindir. Poliçe incelendiğinde sigortalı iş yerinin davacı şirketin hem merkezi hem de projeyi yürüttüğü Osmaniye’deki iş yeri olarak tarif edildiği, dolayısıyla kazanın meydana geldiği yerin, sigorta poliçesinde belirtilen yer olduğu, poliçe limitinin 7.500,00 TL olduğu, kaza başına ya da olay bazında toplam ödenecek miktarın bu rakamın 5 katı olabileceği, ancak tek kişiye ödenecek rakamın teminat altına alınan rizikolara göre, her riziko için 7.500,00 TL olduğu, davacının rücu davasına esas olan İş Mahkemesi kararında hem manevi hem maddi zarar hüküm altına alındığına göre, poliçe ve sigorta sözleşmesine dayalı eldeki rücu davasında manevi tazminat olarak 7.500,00 TL ve maddi tazminat olarak 7.500,00 TL tazminat isteminin yerinde olduğu” gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 7.500,00 TL maddi, 7.500,00 TL manevi zararın 01.04.2002 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı ile müvekkili şirket arasında düzenlenen poliçede 19.09.2000-19.09.2001 tarihleri arası dönem için bir olayda ödenen tazminatın sigorta bedelinin 5 katına kadar, ŞB kaç olay için: Vade içerisinde her olay için, ŞB asgari ücretin kaç katı 200, Teminat ŞB/KB bedeni zarar olarak sigorta bedelinin 7.500,00 TL olduğunu, Teminatın Konusu ve Kapsamının: Sigortalının riziko adresinde yazılı işyerinde çalışan personelin faaliyetleri sırasında meydana gelecek kazalar sebebiyle işverene terettüp edecek hukuki sorumluluk neticesinde; A – İşverene bir hizmet akdiyle bağlı ve Sosyal Sigortalar Kanununa tabii işçiler ve bunların hak sahipleri tarafından işverenden talep edilecek ve Sosyal Sigortalar Kurumunun sağladığı yardımların üstündeki ve dışındaki tazminat taleplerini…; içerdiğini, müvekkilince dava dışı işçiye icra yoluyla toplam 236.673,07 TL ödeme yaptığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; sigorta poliçesinde maddi ve manevi tazminat dahil şahıs başı bedeni azami teminat limitinin 7.500,00 TL olduğunu, poliçe limiti açısından İlk derece Mahkemesi kararının yerinde olmadığını, poliçe ile temin edilen meblağın, tazminat ve avukatlık ücretleri dahil dava masrafları toplamı olarak, poliçede belirtilen limitlerle sınırlı olduğunu, hükmolunan tazminat sigorta bedelini geçerse sigortacının avukatlık ücreti dahil dava masraflarına, ancak sigorta bedeli nispetinde iştirak edeceğini, kazanın … yol güzergahında kanalizasyon borularını önceden kazılan çukurlara vince bağlamak sureti ile döşeme işini yaptığı sırada meydana geldiğini, poliçede riziko adresinin “Erzurum Darphan Ovası Cazibe Sulaması 2. Kısım İnşaat Osmaniye Atıksu Tesisi Erzurum” olarak belirtildiğinden kazanın poliçe kapsamında olmadığını, ayrıca iş kolu kısmında “akarsu üzerinde yapılan işler”in yazıldığını, zararın meydana geliş biçiminin teminat harici olduğunu, davacı müvekkili şirkete müracaat etmediğini ve temerrüde düşürmediğini, bu nedenle müvekkilinin faiz sorumluluğunun dava tarihinden itibaren söz konusu olacağını, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklandığından yasal faiz oranının uygulanabileceğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I-Dava, dava dışı işçiye İş Mahkemesi kararına dayalı olarak ödenen tutarın, taraflar arasındaki İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesine dayalı olarak tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer istinaf sebeplerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
II-Davalı vekilinin istinaf itirazları yönünden;
Osmaniye İş Mahkemesinin 2014/411 E. sayılı dosyası, tüm dosya ve UYAP kayıtları kapsamından;
Dava dışı işçi … tarafından davacı şirketin de aralarında bulunduğu davalılar aleyhine önce Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/635 E. sayısına kayıtlı, iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminatın tahsili talebiyle dava açıldığı, 01.04.2002 tarihinde davanın davalı sigorta şirketine ihbar edildiği, mahkemenin 13.10.2008 tarih ve 2008/368 K. sayılı kararıyla, 9.000,00 TL. manevi tazminat, 44.640,93 TL. maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verildiği,
Dava dışı işçi vekilince 28.10.2008 tarihinde, bu ilama dayalı olarak Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2008/3836 E. sayılı dosyasıyla 9.000,00 TL. manevi tazminat, 22.436,38 TL. işlemiş faiz ve 1.080,00 TL. vekalet ücreti olmak üzere toplam 32.516,38 TL.’nin tahsili talebiyle 28.10.2008 tarihinde ilamlı icra takibine başlandığı, davacı şirket tarafından icra dosyasına 22.04.2010 tarihinde 38.882,00 TL. ödendiği,
Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 08.07.2010 tarih ve 2010/7773 E., 2010/10246 K. sayılı kararıyla, davaya İş Mahkemesinin bakmakla yükümlü olduğu belirtilerek kararın bozulmasına karar verildiği,
Dosyanın gönderildiği Osmaniye İş Mahkemesinin, 20.02.2013 tarih ve 2012/276 E. 2013/104 K. sayılı kararıyla, 9.000,000 TL. manevi tazminat ve 44.640,93 TL. maddi tazminatın davalılardan tahsiline, birleşen davanın kabulüne 81.679,12 TL. maddi tazminatın davalı … İnşaat’dan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği,
Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 18.03.2014 tarih ve 2013/17111 E., 2014/5233 K. Sayılı kararıyla, hükmün asıl ve birleşen davadaki maddi tazminat talepleri yönünden bozulmasına karar verildiği,
Osmaniye İş Mahkemesinin 05.06.2015 tarih ve 2014/411 E., 2015/236 K. sayılı kararıyla, 9.000,00 TL. manevi tazminat ve 44.640,93 TL. maddi tazminatın tahsiline, birleşen davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verildiği,
Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 27.03.2017 tarih ve 2016/11002 E., 2017/2415 K. sayılı kararıyla hükmün onanmasına karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
Osmaniye İş Mahkemesinin 2014/411 (Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/685) E. sayısına kayıtlı davanın, davalı sigorta şirketine ihbar edildiği tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nın 1292/1. maddesi, “Sigorta ettiren kimse sigortanın taallük ettiği rizikonun gerçekleştiğini haber aldığı tarihten itibaren beş gün içinde sigortacıya haber vermeye mecburdur. Bu müddet, üçüncü şahsın sigortalıya karşı dava açması halinde sigortacıya sigortalının müdafaasına yardım etmeye mecbur tutan mesuliyet sigortalarında sigortalının tebligat üzerine davayı öğrendiği, sigortalının üçüncü kişiye vereceği tazminatın sigortacı tarafından ödenmesine ait mesuliyet sigortalarında ise hakkındaki mahkeme kararının kesinleştiğini sigortalının öğrendiği veya dava olmaksızın yahut dava neticesi beklenmeksizin üçüncü şahsa sigortalının para ödemiş olması halinde parayı ödemiş olduğu tarihten başlar.” hükmünü,
“E) Sigortacının sigorta bedelini ödeme borcu:” üst başlıklı, “I – Borcun şümulü ve muaccel olma zamanı:” başlıklı 1299/1. maddesi, “Sigorta bedelini ödeme borcu, karada ve iç sularda taşıma rizikolarına ait sigortalar dahil, bütün mal sigortalarında, rizikonun gerçekleştiğini sigortacıya ihbar borcunun 1292 nci madde hükmünce doğduğu tarihten muaccel olur.” hükmünü içermektedir.
Davacı şirket ile davalı arasındaki 19.09.2000-19.09.2001 tarihleri için düzenlenen İşveren Sorumluluk Sigorta Poliçesinin “TEMİNATIN KONUSU VE KAPSAMI” başlıklı 1. bendinde, “Sigortalının yukarıda riziko adresi yazılı işyerinde çalışan personelinin faaliyetleri esnasında meydana gelecek kazalar sebebiyle işverene terettüp edecek hukuki sorumluluk neticesinde ; A)-İşverene bir hizmet akdi ile bağlı ve Sosyal Sigorta Kanununa tabi işçiler ve bunların hak sahipleri tarafından işverenden talep edilecek ve Sosyal Sigortalar Kurumunun sağladığı yardımların üstündeki ve dışındaki tazminat taleplerini….sigortacı, bu poliçeye ilişik İşveren Mali Mesuliyet Sigortası Genel ve aşağıda yazılı Özel Şartlar ile teklifteki koşullar dahilinde temin eder.” düzenlemesi yapılmıştır.
Buna göre taraflar arasındaki sigorta poliçesinin, sigortalının üçüncü kişiye vereceği tazminatın sigortacı tarafından ödenmesine ait sigorta poliçesi olduğu, buna göre davalı sigorta şirketinin sigorta bedelini ödeme borcunun, sigortalının hakkındaki mahkeme kararının kesinleştiğini öğrendiği veya dava olmaksızın yahut dava neticesi beklenmeksizin üçüncü şahsa sigortalının para ödemiş olması halinde parayı ödemiş olduğu tarihten başlayacağının kabulü gerekir.
Somut olayda İlk derece Mahkemesince, İş Mahkemesi kararının 2017 yılında kesinleşmiş olduğu dikkate alınıp, sigortalı davacının Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin mahkemenin görevine ilişkin bozma kararından önceki Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.10.2008 tarih ve 2001/685 E., 2008/368 K. sayılı kararına dayalı olarak 9.000,00 TL. manevi tazminat ve bu talebin ferilerine ilişkin icra dosyasına ödeme yaptığı 22.04.2010 tarihinde manevi tazminat ve ferileri yönünden sigorta bedelini ödeme borcunun muaccel olacağı; maddi tazminat talebi yönünden ise dava tarihinde muaccel olacağı gözetilerek, kabulüne karar verilen manevi tazminat alacağına ödeme tarihi olan 22.04.2020, maddi tazminat alacağına ise dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, her iki alacağa davanın ihbar tarihi olan 01.04.2002 tarihinden itibaren faiz işletilmesi doğru olmamıştır.
Buna göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek, yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
III-Davacı vekilinin istinaf itirazları yönünden;
Taraflar arasındaki İşveren Sorumluluk Sigorta Poliçesinin;
İŞ YERİ SINIFI : 2 İŞ KOLU : …
K.B.AYLIK BRÜT ÜCRET : ASGARİ ÜCRETİN İKİ KATI ÇALIŞANLARIN
KADAR SAYISI :111
ÇALIŞANLARIN YAŞ ORT: 30 ŞB KAÇ OLAY İÇİN : VADE İÇERİSİNDE
HER OLAYDA ÖDEN.TAZM: SİGORTA BEDELİNİN . HER OLAY İÇİN
5 KATINA KAD . ŞB ASG.ÜCR.KAÇ KATI :200
RÜCU HAKKI : ÇAPRAZ SORUMLULUK
İSTENMİYOR
-1- -2- -3-

ŞAH.BAŞINA ÖLÜM X – –
ŞAH.BAŞ.SAKATLANMA X – –
Ş.B.TEDAVİ MASRAFLAR – X –
İŞE GİDİŞ-DÖNÜŞ – – X
GÖREVLİ GÖNDERİLME – – X
MANEVİ TAZMİNAT – – X

-1- BEDENİ ZARARLAR-İŞVEREN -2-TEDAVİ MASRAFLARI-İŞVEREN -3-EK TEMİNAT- İŞVEREN SORU
————————————————————————————————————————————————————————–
Teminat Sigorta Bedeli

ŞB.K.B BEDENİ ZARAR TL. 7.500.000.000

Şeklinde düzenlendiği görülmüştür.
Görüleceği üzere, 7.500,00 TL.’lik sigorta bedeli şahıs başı bedeni zararla ilgili olup, manevi tazminat talepleri ek teminat niteliğinde sigorta kapsamına dahil edilmiştir.
Bu durumda İlk derece Mahkemesince, davacı sigortalının dava dışı işçiye mahkeme kararına dayalı olarak ödediği tutarlara ilişkin 7.500,00 TL. maddi tazminat, 38.882,00 TL. manevi tazminat isteyebileceği, ancak sigorta poliçesinde her olayda ödenen tazminatın sigorta bedelinin beş katı ile sınırlanmış olduğu gözetilerek (7.500,00×5=) 37.500,00 TL.’ye hükmedilmesi gerekirken, bedeni zararla ilgili sınırlamanın manevi tazminat talebine de uygulanması doğru olmamıştır.
Buna göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek, yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle; taraf vekillerinin diğer istinaf sebeplerinin reddine,
II-Yukarıda (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, (III) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 25.06.2018 tarih ve 2017/140 E., 2018/477 K. sayılı kararını DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre;
“1-Davanın KABULÜNE, 37.500,00 TL.’nin 30.000,00 TL.’sinin 22.04.2010 tarihinden, 7.500,00 TL.’sinin ise dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.561,62 TL. karar ve ilam harcından peşin alınan 640,41 TL.’nin mahsubu ile kalan 1.921,21 TL.’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 2/(3). maddesine göre hesap edilen 17.900,00 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 640,41 TL. harç, ilk derece aşamasında yapılan 653,10 TL yargılama gideri, istinaf aşamasında yapılan 121,30 TL. istinaf yoluna başvurma harcı, 32,50 TL. tebligat gideri, 27,08 TL. posta gideri olmak üzere toplam 1.474,39 TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın gideri içerisinden alınarak yatıranlara iadesine,”
III-Taraflarca yatırılan istinaf karar harçlarının istek halinde iadesine,
IV-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
27/09/2023 tarihinde, HMK’nın 362/(1)-a. maddesi uyarınca (Ek madde 1 uyarınca yeniden değerleme oranına göre belirlenen 238.730,00 TL. kesinlik sınırının altında kaldığından) KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 28/09/2023

Başkan

e-imza
Üye

e-imza
Üye

e-imza
Katip

e-imza