Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/919 E. 2023/610 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
ESAS NO : 2019/919
KARAR NO : 2023/610
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : Doç.Dr. … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2018/54 Esas-2018/998 Karar
DAVACI : … -…
VEKİLİ : Av. …-(e-tebligat)
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …-(e-tebligat)

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif yönetim kurulunun 20.10.2017 gün, 2017/13 sayılı kararı ile aidat borcunun ödenmediği gerekçesiyle müvekkilinin üyelikten ihraç edildiğini ancak davalı kooperatifin müvekkiline gönderdiği her iki ihtarın da konu, kapsam ve süre açısından kanunda belirtilen şartlara uymadığını, ayrıca istenen miktar kadar müvekkilinin davalı kooperatife aidat borcu olmadığını, faiz oranının da TBK’nun 88. ve 120.maddelerine aykırı olduğunu ileri sürerek; davalı kooperatif yönetim kurulunun ilgili kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin Ankara 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/49 esas sayılı dosyası ile eldeki dosya arasında bağlantı olduğunu, bu nedenle her iki dosyanın birlikte görülmesi gerektiğini, ayrıca davacıya gönderilen ihtarnamenin kanuna uygun olduğunu, genel kurul kararı uyarınca düzenlendiğini, kooperatiflerde üyeler arası eşitlik prensibi uygulandığını, davacının aidat borçlarını aksattığını, diğer üyelerin bundan zarar gördüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesinin kooperatif ortaklığına çıkarılmayı gerektiren sebeplerin ana sözleşmede açıkça gösterileceği, ihraç kararının tebliğden itibaren 3 aylık süre içerisinde dava açılabileceği düzenlenmiş olup davacı üyeye ihraç kararının 21/10/2017 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına göre davanın 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde (19/01/2018) açılmıştır.
Kooperatifler Kanunu’nun 27 maddesinde ortakların ödev ve sorumluluklarını sermaye yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde ortaklığının düşeceği düzelenmiş olup kooperatif tip ana sözleşmesinin 14/2 maddesinde de parasal yükümlülüğünü yerine getirmeyen ortağın ortaklıktan çıkarılma prosedürünün düzenlendiği, Noter aracılığıyla yapılacak olan ihtarnamelerin içereceği hususlar ve süreler belirtilmiştir.
Bilirkişi raporundaki tespitlerine göre; davacının önceki kooperatif üyesi Hıdır Balcı’dan hisse devir alarak davalı kooperatifin ortağı olduğu, ana sözleşmenin 14.1 md 2. Bendine göre “parasal yükümlülüklerini 30 gün geciktirmeleri üzerine, yönetim kurulunca noter aracılığı ile yapılacak ihtarı takip eden 10 gün içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yine aynı kurulca ikinci ihtar yapılır, ikinci ihtarı takip eden 30 gün içeresinde yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin ihracına karar verileceğinin” düzenlendiği, somut olayda; 23/08/2017 tarihli ilk ihtarnamede 01/08/2017 tarih itibari ile tahhakuk ettiği ve ödenmesi gerektiği bildirilen 50,00 TL Ağustos aidatı da istendiği, aynı şekilde 08/09/2017 tarihli ikinci ihtarnamede 01/09/2017 tarih itibari ile tahhakuk ettiği belirtilen 50,00 TL ve her iki ay için işletilen %5 gecikme cezasının istendiği, ihraç kararına dayanak gönderilen ihtarnamelerde ana sözleşmenin emredici nitelikteki 14. Md.sinde öngörülen istenilecek aidatın üzerinden 30 gün geçmiş olma şartına uyulmaması ve BK 120 md aykırı bir şekilde aylık %5 (yıllık %60) faiz istemesi nedeni ile şekil açısından geçersiz olduğu, bilirkişice Genel Kurulca kararlaştırılan aidatlar ve BK 120 mdsi hükmü dikkate alınarak üst limit olarak uygulanabilecek yıllık %18 (aylık 1,5) gecikme faizi uygulanarak yapılan hesaplamaya göre ilk ihtarnamede belirtilen hesap kesim tarihi olan 31/08/2017 tarihi itibari ile davacının kooperatifi olan borcunu 6876,20 TL asıl alacak aidat, 5.016,70 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 11.892,90 TL olduğu, ilk ihtarnamede ise 6.775,40 TL asıl alacak + 18.834,38 TL gecikme cezası = 25.609,78 TL toplam borç istenmiş olmakla, olması gerekenden daha fazla gecikme faizi istendiğinden borç miktarı yönünden ihtarnamenin geçersiz sayılacağı ve ihraç kararın bu sebeplerle yasa ve ana sözleşmeye aykırı olduğu tespiti yapılmıştır.
Toplanan delillerden, davacının davalı kooperatif üyeliğinden ihracına dayanak ihtarnamelerdeki talep edilen borç tutarında (birinci ihtarname Ağustos ayı için, ikinci ihtarnamede Eylül ayı aidatı ve bu aylar için istenen gecikme faizi) ile ilgili borcun tahakuk etmesinden itibaren 30 gün geçtikten sonra istenebilir kuralına ve BK 120 md.sinde belirtilen gecikme faizinin üst sınır limitine uyulmadığından ihtarnamelerin şeklen geçersiz olduğu, ihtarnamelerde istenen alacak miktarının hesaplanmasında faiz yönünden 5.016,70 TL gecikme faizi istenebilecekken,18.834,38 TL gecikme cezası istendiği, ihtarnamelerin bu nedenlerle usulüne uygun olmadığından kooperatif yönetim kurulunca verilen ortaklıktan ihraç kararı Kanuna, Ana Sözleşmeye ve iyiniyet kurallarına uygun olmadığından Davalı S.S.Özgür Yurt Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulunun 20/10/2017 tarihli ve 2017/14 sayılı davacını ortaklıktan ihracı kararının iptaline” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Bu davanın tek hakimle karara bağlandığını, oysa benzer davalarda heyet halinde karar verildiğini, faizle ilgili değerlendirmelerin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin bir ticari şirket olduğunu, faiz oranını taraflların diledikleri gibi kararlaştırılabileceğini, 30 günlük sürelere uyulmadığı hususunun doğru olmadığını, davacının borcunun güncellenmekte olduğunu, ihtarnamelerin usulüne uygun olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
UYUŞMAZLIK :
Uyuşmazlık; davalı kooperatif üyesi olan davacının ihracına ilişkin davalı kooperatif yönetim kurulunun 20.10.2017 gün, 2017/13 sayılı kararının kanuna, yasal mevzuata ve ana sözleşmeye uygun olup olmadığı hususlarında toplanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalı kooperatif üyesi olan davacının ihracına ilişkin davalı kooperatif yönetim kurulunun 20.10.2017 gün, 2017/13 sayılı kararının iptali istemine ilişkindir.
I-Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
II-Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. ve davalı kooperatif ana sözleşmesinin 14/2. maddelerinde parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen kooperatif üyelerinin ihracı prosedürü düzenlenmiş olup bu tür davalarda mahkemece öncelikle, aidat borcunun davacıya ödenmesi için üyeye iki ihtarın gönderilip gönderilmediği ve bu ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, ilk ihtarnamenin ödenmesi 30 gün geciktirilmiş borcu içerip içermediği, böyle bir borcun ödenmesi için birinci ihtarda 10 gün, ikinci ihtarda 1 aylık sürenin verilip verilmediği, bu süre içerisinde ödememe halinde müeyyidenin ne olduğunun ve ödenmesi istenen borcun miktarının ve neye ilişkin olduğunun açık ve anlaşılır olarak belirtilip belirtilmediği tespit edilmelidir. Tüm bu aşamalarda bir eksiklik bulunmaması halinde ihtarlarda istenen borcun gerçek borç olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Dosyada mevcut kooperatif anasözleşmesinin 14. maddesinin parasal yükümlülükler ile ilgili ihraç prosedürüne ilişkin 2. fıkrasında ihraç kararı verilmeden önce parasal yükümlülüklerini 30 gün geciktiren ortaklara 10 günlük ödeme süresi içeren ilk ihtarnamenin gönderilmesi gerektiği öngörülmüştür.
Davalı kooperatif tarafından keşide edilen 23.08.2017 tarihli birinci ihtarnamede, 2017 yılı Ağustos ayı dahil olmak üzere belirlenen borç miktarının ödenmesi istenilmiş olup, ödeme günü üzerinden 30 gün geciktirilmiş borcun istenmesi koşuluna uyulmamıştır.
Bu durumda mahkemece, ilk ihtarnamenin şekli bakımından incelenmesine başlanıp, ödemesi 30 gün geciktirilmemiş aidat borcunun yer aldığı bu ihtarnameye dayalı olarak ihraç kararı verilemeyeceği gerekçesiyle yetinilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu gerekçe dışında ayrıca ikinci ihtarnamenin şekli unsurlarının bulunmadığının tespiti ile ayrıca ihtarnamelerde istenen borcun gerçek borcu yansıtmadığı ve faizin fahiş olduğuna ilişkin esasa yönelik gerekçelere de dayanılması doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, HMK’nın 355 ve 353/(1)-b.2. maddeleri uyarınca re’sen, İlk derece Mahkemesi kararını gerekçe yönünden düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle; HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
II-Yukarıda (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle; HMK’nın 355 ve 353/(1)-b.2. maddeleri uyarınca re’sen, Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/ 54E., 2018/998 K. sayılı dava dosyasında verdiği 19/12/2018 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre:
“Davanın KABULÜ ile; davalı kooperatif yönetim kurulunun 20/10/2017 tarihli 2017/13 nolu davacının kooperatif ortaklığından ihracına ilişkin kararın İPTALİNE;
-Alınması gereken 35,90 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin ve 35,90 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca Hesaplanan ve takdir olanan 2.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan toplam 783,00 TL (Bilirkişi ücreti: 700,00 TL ve Tebligat ve Müzekkere gideri: 83,00 TL) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,.”
III-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL’nın mahsubu ile bakiye 135,50 TL’nın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
IV-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
V-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına,
05/04/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 05/04/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza