Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/777 E. 2022/976 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
.
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

.
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE … MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/12/2018
ESAS-KARAR NUMARASI ….

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili 23.12.2016 tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi ve kooperatifin oluşturduğu … Sitesinin yöneticisi olduğunu, davalının kooperatifin mülkiyetinde bulunan … nolu işyerleri ile 14 nolu bağımsız bölümün 28 Aralık 2016 günü saat 10.00’da ihaleyle satılacağını duyurduğunu, kooperatif taşınmazlarının satışına ilişkin işlemlerin kanuna, hukuka uygun olmadığını, şöyle ki yönetici sıfatıyla hareket eden kişilerin kooperatifin meşru yöneticisi olmadıklarını, Kooperatifler Kanununa göre kooperatif yönetim kurulunun ( tasfiyede olanlar dahil ) en az üç asil, üç yedek üyeden oluşması gerektiğini, davalı kooperatifin ana sözleşmesinde yönetim Kurulunun yedi kişiden oluşmasının öngörüldüğünü, kooperatif tasfiyeye girdiğinde (1996 yılında ) genel kurul kararıyla kooperatif … kurulunun üç asil üç yedek üyeden oluşması kararı alındığını, 2010 yılı genel kurulunda üç kişilik yönetim kurulu ve iki yedek üye seçtiğini, 2011, 2012, 2013 yıllarında seçim yapılmadığını, yönetim denetim kurulunun aynen devamına karar verildiğini, 2014 yılında gündeme tasfiyeden çıkmak istendiğinin eklendiğini, hükümet komiserinin genel kurulun en az 50 üyenin katılımı ile gerçekleşebileceğini belirttiğini ve bu sayıda üye bulunmadığından genel kurulun yapılmasına izin vermediğini, sonraki yıllarda genel kurul yapılmadığını, bilahare 2015 yılı başında kooperatif yönetim kurulu üyesi …’in yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğini, kooperatif yönetim kurulunun iki kişiye düştüğünü, 1163 sayılı Kanun uyarınca kooperatif yönetiminin temsil ve ilzam yetkisinin hukuken sona erdiğini, bu nedenle kooperatif yönetiminin kooperatife ait taşınmazların satışına ilişkin kararının yoklukla malul olduğunu, 2012 yılı genel kurulunda, “- … işleri konusunda karar alınmasına geçildi; a) Kooperatife ait gayrimenkullerin yönetimce hazırlanan Ek-1 deki şartnamede her bir bağımsız bölüm için belirlenen muhammen bedellerden aşağı olmamak üzere satılması hususunda yönetim kuruluna yetki verilmesi oy birliği ile kabul edildi.” şeklinde karar alındığını, davalı kooperatifin bu karara dayalı olarak 3, 4 ve 17 nolu evler ile 205 nolu dükkanı sattığını, 201, 202, 203, 204 nolu dükkanlar ile 14 nolu evi satmadığını, kooperatifin mülkiyetinde bulunan taşınmazların satışına ilişkin başka genel kurul kararı olmadığını, bu kararın yürürlüğünün devam eden genel kurula kadar (2013 yılı Genel Kuruluna kadar ) olacağını, bu genel kurulda taşınmazların satışına veya önceki genel kurul kararlarının gereğinin yapılmasına dair bir karar veya yönetim kuruluna verilmiş bir yetki bulunmadığını, taşınmazların satışının tüm hükümleri ile sona ermiş bulunan 2012 genel kurulu kararı ile o tarihte hazırlanmış şartnameye göre yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, aradan geçen dört yılda taşınmaz değerlerinin çok değiştiğini, davalı kooperatif yönetiminin 01.12.2014 tarih ve 8705 sayılı Türkiye … … Gazetesinde yaptığı ilanda davalı kooperatifin tasfiyeden döndüğünü ilan ettiğini, Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre bir kooperatifin tasfiyeye girmesi, çıkması, tasfiyenin sonlanması vb. haller için genel kurul kararının şart olduğunu, davalı kooperatifte genel kurul kararı ile tasfiyeye başlandığını, yönetim kurulunun yukarıdaki ilanla kooperatifi tasfiyeden çıkardığını, kooperatif yönetiminin satış ilanında kullandığı “… Halinde” unvanının üyeleri ve üçüncü kişileri yanıltıcı mahiyette olduğunu, 2013 yılı genel kurulunda 14 nolu bağımsız bölümün … Sitesi Yöneticiliğine devrinin kararlaştırıldığını, aynı genel kurulda kooperatif yönetiminin 201, 202, 203, 204 no.lu bağımsız bölümlerin (dükkanların) satışlarından vazgeçildiğini bildirdiğini, davalı kooperatif yönetiminin bu bağımsız bölümler yönünden genel kurul karar ve iradesine aykırı hareket ettiğini, davalı kooperatif yönetiminin işlemlerinin tüm üyeleri zarara uğratacağını ileri sürerek, davalı kooperatif yönetim kurulu üyelerinin davalı kooperatifi temsil ve ilzam yetkilerinin bulunmadığının tespitine, kooperatifin tasfiyesine dair 1996 yılında alınmış olan genel kurul kararının yürürlükte olduğunun ve yönetim kurulunun 01.12.2014 tarihli … … Gazetesinde yayınlattığı “Tasfiyeden dönüş” kararının hukuka aykırı olduğunun tespitine, davaya konu taşınmazların satışına dair yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davalı kooperatifin 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 81. maddesi 2. fıkrası ve ana sözleşmesinin 85. maddesi hükümleri uyarınca anasözleşmede gösterilen işlerini tamamladığını, ferdi mülkiyete geçerek konutları ortaklar adına tescil ettirdiğini, amacına ulaştığını, genel kurullarda alınan ve kesinleşmiş kararlar uyarınca da kooperatifin elinde kalan gayrimenkullerin satılması ve tasfiyenin tamamlanması gerektiğini, mevcut … kurulunun bu amaçla dava konusu edilen malların satışı için ilan verdiğini ve ihale duyurusu yaptığını, davacının talebi kooperatifin tasfiyesini engellemeye yol açacak nitelikte olup, hukuken korunamayacağını, kooperatife ait 3, 4, 14, 17 no’lu evler ile 201, 202, 203, 204, 205 no’lu dükkanların satışlarının Bakanlık temsilcilerinin katıldığı genel kurulda oy birliğiyle kabul edildiğini, … kurulunun bu işlemlerinden dolayı yine oybirliği ile ibra edildiğini, davalı kooperatifin 13.03.2011 tarihli genel kurulunda … kurulu asıl ve yedek üyelerinin seçildiğini, 04.03.2012 tarihli genel kurulda kooperatife ait gayrimenkullerin satışı ile ilgili olarak yönetim kurulunca hazırlanan gayrimenkul satış şartnamesinin kabul edildiğini ve mevcut yönetim-… kurulunun görevine devam etmesinin kararlaştırıldığını, 31.03.2013 tarihli genel kurulda … kurulunun ibra edildiğini ve satışı yapılamayan gayrimenkullerin satış bedellerinin düşürülmesine karar verildiğini, 06.04.2014 tarihli genel kurulda … kurulunun ibra edildiğini, söz konusu gayrimenkullerin satışına ilişkin olarak genel kurul kararları uyarınca dört kez ihale düzenlendiğini, kooperatife ait gayrimenkullerin satışından elden edilen gelirin, genel kurul kararları uyarınca davacı …’un yetkisinde bulunan … Sitesi yönetimine ait banka hesaplarına yatırıldığını, site bilançolarında da yer aldığını, genel kurul kararları uyarınca elde edilen gelirden üyenin payına düşen miktarlar ile devlete ödenmesi gereken ve taksitlendirilen vergilerin taksitleri ödendiğini, altyapı işlerinin yapımında kullanıldığını, kalan miktarın isteyen üyenin banka hesabına yatırıldığını, aynı zamanda site kat maliki olan üyelerin bazılarının talebi doğrultusunda … Sitesindeki ödemelerine mahsup edildiğini, sonuç olarak kooperatife ait gayrimenkullerin satışının Kooperatifler Yasası ve genel kurul kararlarına uygun olarak aleni ve şeffaf bir şekilde yapıldığını, 06.04.2014 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında kooperatifin yararına olabilecek bazı işlemlerin yapılabilmesi için tasfiyeden dönüş konusunun görüşüldüğünü Bakanlık Temsilcisinin tutanağa düştüğü kayıtta tasfiyeden dönüşle ilgili işlemlerin 81. maddeye uyarlılığının bulunmadığını belirttiğini, … … Hizmetler Genel Müdürlüğünün 14.10.2016 tarihli ….sayılı davacı … …’a gönderilen bilgi yazısında, davalı S.S. … … … 06.04.2014 tarihli Genel Kurulda tasfiyeden dönüş işleminin gerçekleşmesi için TTK’nın 548. maddesinin öngördüğü (3/5) yeterli sayıda 119 üyenin kararının olmadığı, amacına ulaşmış olan kooperatiflerin de dağılması gerektiği hususlarının belirtildiğini, zaten hukuken butlan olan bir kararın uygulanmasının da beklenemeyeceğini, bu sebeple kooperatifin … halinde olduğunun açık olduğunu, bu nedenle … kurulunun görevini yapması ve elindeki malları satarak kooperatifi kapatması gerektiğini, … kurulu üyesi olarak görev yapan …’in istifası üzerine, yedek üyelerden … görevi yapamayacağını bildirdiği için yerine …’ün … kurulu üyesi olarak görevi üstlendiğini, yönetim-… kurulu üyelerinden herhangi ikisinin … yapmakla yetkili ve yeterli olduğunu, davacının kooperatifin tasfiyesine karar verildiği 1996 yılından 2009 yılına kadar toplam 13 yıl davalı kooperatifin … Kurulu üyeliğini yaptığını, bu süreçte tek bir genel kurul dahi toplamadığını, 13 yıl sonra üyelerin baskısı ile 31.03.2009 tarihinde genel kurulun toplanabildiğini, kendi uygulamalarını görmezden gelen davacının, ‘Davalı kooperatif yönetiminin kooperatifi yaklaşık 20 yıldır … edememesinin yanı sıra 2 yılda da olağan genel kurulu yapmamakta ve kendi akıbetine ilişkin kararlar alamamaktadır’ iddiasında bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “Toplanan tüm deliller ışığında dava konusu kooperatifin 2009-2010 yıllarına ait 13/03/2011 tarihli toplantıda yönetim/… kurulu asıl üyeliğine …, İ. … ve …’i seçtiği, 2011 yılına ait 04/03/2012 tarihli toplantıda ek1 şartnamede belirlenen taşınmazların belirlenen muhammen bedel üzerinden satılması konusunda … yönetim kurulunun yetkilendirildiği, tutanak eki şartnamede 3, 4, 14 ve 17 numaralı evler ile 201, 202, 203, 204 ve 205 numaralı dükkanların satılacağının açıklandığı, mevcut üyelerin görevinin devamına karar verildiği, 2012 yılına ait 31/03/2013 tarihinde yapılan toplantıda önceki toplantıda satışına karar verilen taşınmazların 50.000,00 TL’den aşağı olmamak üzere işyerlerinin 10.000,00 TL’den az olmamak üzere satılması konusunda … yönetim kurulunun görevlendirildiği, 2013 yılına ait 02/06/2013 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında bireysel elektrik aboneliği konusunda yönetim kurulunun yetkilendirildiği, 2013 yılına ait 06/04/2014 günlü toplantıda faaliyetlerinin ibra edildiği, tasfiyeden dönülmesi konusunun oylanması ile oybirliği ile tasfiyeden dönülmesinin kabul edildiği, mevcut yönetim ve denetim kurulunun 3 yıl süre ile yeniden seçildiği, Bakanlık temsilcisinin 81. maddeye uygun olmadığı yönünden tasfiyeden dönüşe ilişkin karara şerh verdiği, 2014 yılında 05/04/2015 tarihli toplantıda nisap sağlanamadığı anlaşılmıştır.
Ankara 7. Asliye … Mahkemesinin 31/01/2017 tarih 2017/58 esas 27 karar sayılı dosyasında kooperatifin 06/04/2014 tarihli genel kurulda alınan tasfiyesinin kaldırılması kararının iptali talebinin dava şartı yokluğu nedeni ile iptal edildiği anlaşılmıştır.
… … … Müdürlüğünün 10/04/2017 tarihli tapu kayıtlarının incelenmesinden dava konusu taşınmazlardan … … 201, 202, 203, 204 ve 14 nolu bağımsız bölümün kooperatif adına kayıtlı olduğu, yargılama sırasında taşınmazların el değiştirdiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf kooperatifin tasfiyeden dönüşüne ilişkin kararın batıl olduğunu bildirerek bu konuda … siciline yapılan ilanın ve tescilin hukuka aykırı olduğunun tespitini öncelikle talep etmiştir. Yapılan incelemede Kooperatifler Kanunu 98. maddesinin atfı sebebi ile TTK’nın 548. maddesi uyarınca genel kurulda tüm ortaklarının 3/5’ini rızası ile kooperatifin devamına karar verilebileceği, 06/04/2014 tarihli genel kurul toplantısında ortak sayısı 196 olduğuna göre en az 118 ortağın rızası gerektiği, oysa toplantıya 27 üyenin katıldığı, bu hali ile alınan kararın kanunun emredici hükümlerine aykırı olması sebebi ile mutlak butlan ile batıl olduğu, yok hükmünde olduğu, bu nedenle Ankara … … Gazetesinde tasfiyeden dönüş kararının yayınlatılmasının da hukuka aykırı olduğu anlaşılmıştır.
… halindeki kooperatiflerde yönetim kurulunun tasfiyeye yönelik işlemleri yapma görevi ve yetkisi bulunmaktadır. Kooperatifler Kanunu 81/5-6 maddeleri, kooperatif ana sözleşmesi, TTK’nın 536 ve devamı maddeleri uyarınca tasfiyeye yönelik olarak yönetim kurulu üyelerinin yaptığı işlemler geçerlidir. Kooperatifler Kanun 81/3 maddesi uyarınca “Mahkemece veya genel kurulca … memurları seçilmediği takdirde … işlemini yönetim kurulu yapar.” düzenlemesi çerçevesinde … kurulunun görev süresi her ne kadar 28/12/2016 tarihli dolmuş ise de, ayrıca yeni … memurları seçilmemekle birlikte görev süresi biten yöneticilerin görevlerinin sona ereceğine ilişkin yasada hüküm bulunmadığından yerine yenileri seçilene kadar yönetim kurulu sıfatı ile eski yönetim kurulu üyelerinin görevlerinin devam ettiği, Kooperatifler Kanunu ile paralel TTK’nın 536. maddesi uyarınca da … memuru atanmadığı takdirde tasfiyenin yönetim kurulu tarafından yapılacağı hükmü bulunduğu dikkate alınarak satışa yönelik işlemlerin tasfiyeye yönelik işlemler olarak değerlendirilmesi gerektiği ve bu doğrultuda kooperatif yönetim kurulunun satışa ilişkin yetkilerinin bulunmadığı yönündeki iddiaların yerinde olmadığı…” gerekçesiyle,
Davanın kısmen kabulüne, davalı Kooperatifin 06.04.2014 tarihli 6 nolu ara kararı ile kooperatifin tasfiyeden dönüşüne ilişkin verilen kararın mutlak butlanla batıl olduğunun tesbitine, bu doğrultuda yapılan Ankara … … Gazetesinin 01 Aralık 2014 tarihli … … gazetesinde tasfiyeden dönüş kararının yayınlattığının hukuka aykırı olduğunun tesbitine,
Davacının kooperatife ait 201, 202, 203, 204 nolu işyerleri ile 14 nolu taşınmazların ihale ile satışı konusunda yetkilerinin bulunmadığına ilişkin tespit talebinin yerinde bulunmadığından reddine,
Bu konudaki yönetim kurulu kararının iptaline ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek, davalı Kooperatifin 01.02.1978 tarihinde 36 yıl için kurulduğunu ve tescil edildiğini, buna göre davalı kooperatifin hukuki varlık olarak süresinin 01.02.2014 tarihi itibariyle sona erdiğini, Ankara 1. Asliye … Mahkemesinin 2017/600 Esas no.lu kararıyla da kooperatifin münfesih olduğuna ve … memuru atanmasına karar verildiğini, davalı Kooperatifin 2010 yılı genel kurulunda üç kişilik yönetim kurulu seçildiğini, 2011, 2012, 2013 genel kurullarında seçim yapılmadığını, yönetim kurulu üyesi …’in 2015 yılında yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğini, böylece yönetim kurulunun karar alma nisabını kaybettiğini, Mahkemece konunun inceleme dışı bırakıldığını, mahkemece davalı Kooperatifin tasfiyeden dönüşünün mümkün olmadığı belirtilerek bu kararın tescilinin mutlak butlanla malul olduğuna karar verildiğini, kararın tescilinin butlanının usule ve kanuna uygun olmadığını, davalı kooperatifin 1996 yıl genel kurulunda tasfiyesine karar alındığını ve … gazetesinde ilan edildiğini, 06.04.2014 tarihli 2013 yılı genel kurul gündeminde tasfiyeden dönme maddesi görüşülerek yetersiz genel kurul nisabıyla tasfiyeden dönme kararı alındığını ve 01.12.2014 tarihli 8705 sayılı … … Gazetesinde ilan edildiğini, bu tarihten sonra 16.12.2016 tarihinde (istifadan sonra kalan ) iki yönetim kurulu üyesinin dava konusu 201, 202, 203, 204 ve 14 nolu taşınmazların ihaleyle satılması kararını aldıklarını ve ilan ettiklerini, tasfiyeden dönüş kararları için genel kurul kararının zorunlu olduğunu, yönetim kurulunun bu konuda karar alamayacağını, 8705 sayılı … … Gazetesinde ilan ve tescil ettirilen 01.12.2014 tarihli tasfiyeden dönüş kararını yönetim kurulu yok sayarak kooperatifin tekrar … haline döndüğüne karar veremeyeceğini, zira bir Genel Kurul Kararı veya Yargısal bir karar olmadan ilan olunan 01.12.2014 tarihli tasfiyeden dönme kararının dış dünyada sonuç doğurmaya devam edeceğini, Mahkemenin bu hususu dikkate almaksızın hüküm kurması ve münhasıran genel kurula ait olan bir yetkiyi yönetim kuruluna ait saymasının usul ve kanuna aykırı olduğunu, kararda 201, 202, 203, 204 no.lu işyerleri ile 14 numaralı bağımsız bölümün el değiştirdiğine ilişkin bir tanımda bulunulmuş ise de taşınmazların halen davalı kooperatif adına kayıtlı olduğunu … Tapu İdaresinin yeni genel kurul kararı olmadan bu satışların tescilini yapmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesinin “Yönetim Kurulu Kararının iptali konusundaki talebin reddine” dair kararının kaldırılmasına ve bu konudaki taleplerinin kabulüne karar verilmesi ya da yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL. istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubuyla kalan 36,30 TL.’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak iadesine,
4-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
08.06.2022 tarihinde, HMK’nın 361/(1). maddesi uyarınca, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere oybirliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08/06/2022

….