Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/73 E. 2022/1981 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)

ESAS NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ :… 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/10/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : …

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkili şirketin kendi bölgesindeki dağıtım faaliyetlerini yürütebilmek için davalıya ait iletim hatlarına bağlanmak ve bu hatları kullanmak zorunda olduğunu, müvekkili ile davalı arasında 16.09.2009 tarihinde Sistem Kullanım Anlaşmaları ve Bağlantı Anlaşmaları imzalandığını, sistem kullanım anlaşmalarında davalı tarafından ceza hükmü uygulanmasından önce dağıtım şirketine ihtarda bulunma şartı yer aldığını, davalının herhangi bir uyarı yapmaksızın Ocak 2011-Aralık 2011 dönemine ait 27.04.2012 tarihli 1.118.666,96 TL. bedelli fatura düzenleyerek müvekkiline gönderdiğini, müvekkilinin faturaların Amme Alacaklarının Tahsili Usulü ile tahsil edileceğine dair davalı baskısı nedeni ile fatura bedelini 31.05.2012 tarihinde davalıya ödediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere ceza faturasına dayalı olarak yapılan ödeme tutarının ödeme tarihinden itibareren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; EPDK onayına tabi olduğundan idari anlaşma niteliğindeki sistem kullanım ve bağlantı anlaşmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların idari yargıda görülmesi gerektiğini, davalının TTK’nın 21/2. maddesine uygun olarak faturaya süresinde itiraz etmediğini, fatura bedelini ihtirazı kayıt koymaksızın ödediğini, TBK’nın 82. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkının hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrayacağını, davanın iki yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, Ocak 2011-Aralık 2011 dönemleri arasında Şirkete ait trafo merkezlerindeki demand değerlerinin, Sistem Kullanım Anlaşmasında belirtilen maksimum enerji alış/veriş kapasitelerini aştığı tespit edilerek dava konusu faturanın düzenlendiğini, faturaya konu ihlâlle ilgili uyarı yapmaya gerek bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının faizin ödeme tarihinden itibaren başlatılması talebinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu savunarak, davanın öncelikle usulden, aksi halde esastan reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “Davalı tarafça 16/09/2009 tarihli Sistem Kullanım Anlaşmaları ve Bağlantı Anlaşmalarının 10. maddesine göre Ocak 2011-Aralık 2011 tarihleri arasındaki dönemde davacının çektiği reaktif enerjinin aktif enerjiye oranının mevzuata uygun olmaması nedeniyle dava konusu ceza faturası düzenlenmiş ise de davalı tarafça anılan maddeye göre uyarı ve makul süre verilmesi şartlarının yerine getirilmediğinden, kesilen ceza faturası sözleşmeye aykırı olmasına rağmen davacının söz konusu faturayı ihtirazi kayıt olmaksızın ödediği, bu durumda da davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak ödediğini geri talep edemeyeceği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ihtirazi kayıt konulmadan bir ödeme yapılması halinde bu ödemenin geri alınamayacağı sonucu doğmasının söz konusu olmadığını, Yargıtay 23. Hukuk Dairesince davalı taraf ihtirazi kayıtla ödeme yapmamış olsa dahi, talepte bulunabileceğinin kabul edildiğini, ihtirazı kayıt ileri sürme hakkının kullanılmasının belli bir şekle bağlı kılınmadığını, açık bir irade beyanı ile kullanılabileceği gibi örtülü irade beyanı ile de kullanılabileceğini, hak sahibi açıkça ihtirazı kayıt hakkını ileri sürmese bile, yaptığı eylem ve işlemlerden bu hakkını kullanmak istediği sonucu çıkarılabiliyorsa, bu durumda bu hakkın kullanıldığının kabul edilmesi gerektiğini, müvekkilinin konumu ile davalı İdarenin konumu, davalının elektrik iletim hizmetindeki tekel kuruluş olduğu göz önüne alındığında, söz konusu bedelin ödenmesinin müvekkili şirket açısından zorunlu olarak, ticari hayatını devam ettirme gayesi ile icra tehdidi ve baskısı ile yapıldığının durumun hal ve icabından anlaşıldığını, müvekkili şirkete gönderilen ceza faturalarının iade edilmiş olmasının da ihtirazı kayıt niteliği taşıdığının kabul edilmesi gerektiğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
1-Dava, taraflar arasındaki Sistem Kullanım anlaşmasına dayalı olarak düzenlenen ve ödenen fatura bedelinin istirdatı istemine ilişkindir.
02.12.2020 tarih ve 31322 sayılı … Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe göre 7257 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 33. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun “İletim faaliyeti” başlıklı 8. maddesinin … görev ve yükümlülüklerini düzenleyen 2. fıkrasına (ç) bendinden sonra gelmek üzere eklenmesine ve sonraki bentlerin buna göre teselsül ettirilmesine karar verilen bent, “d) İletim sisteminin normal işletme koşulları içerisinde işletilmesi ile işletme güvenliği ve bütünlüğü üzerinde risk oluşturan durumlara ilişkin olarak bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerinin takibini yapmak, ihlal durumu tespit edilen tüzel kişilere sistem kullanım anlaşmasında düzenlenen cezai şartları ve diğer yaptırımları uygulamak.” hükmünü, yine aynı Kanunun 39. maddesi ile 6446 sayılı Kanuna eklenen ek maddenin, “(1) 8 inci maddenin ikinci fıkrasının (d) bendinin uygulamasından kaynaklanan uyuşmazlıklar idari yargıda görülür.” hükmünü içermektedir. .
Dava konusu fatura, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun “İletim faaliyeti” başlıklı 8. maddesinin … görev ve yükümlülüklerini düzenleyen 2. fıkrasına (ç) bendinden sonra gelmek üzere eklenen (d) bendi kapsamında düzenlenmiş bir ceza faturasıdır.
HMK’nın 115/(1). maddesi, “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilir.” hükmünü içermektedir.
Bu durumda Dairemizce, yargı yoluna ilişkin bu değişikliğin usul hükmü niteliğinde olduğu, derhal ve kesinleşmemiş tüm uyuşmazlıkları da kapsar şekilde uygulanması gerektiği gözetilerek, HMK’nın 114/(1)-b ve 115/(2). maddesi uyarınca yargı yolunun caiz olmasına ilişkin dava şartı noksanlığı sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmek üzere İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Kararın kaldırılması nedenine göre davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.10.2018 tarih ve 2017/163 E., 2018/850 K. sayılı KARARININ KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
3-Davacı vekilince yatırılan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4-Davacı vekilince istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk derece Mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine,
5-Karar tebliği işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
14.12.2022 tarihinde, HMK’nın 353/(1)-a. ve 362/(1)-g maddeleri uyarınca, KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 15/12/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza