Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/693 E. 2023/964 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/693 – 2023/964
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
ESAS NO : 2019/693
KARAR NO : 2023/964
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/12/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2018/456 E.-2018/911 K.
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

Taraf vekillerince, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacılar vekili; davalıya bağlı… Müdürlüğünce, belirlenemeyen bir yerinden işletme sahasına giren ve nizamiyenin arka bölgesinde bulunan ceylan parkına ait tel örgü altındaki toprağı eşeleyerek bu parkın içine ulaşan yabancı iki köpek tarafından yedi ceylanın öldürüldüğünün 04.04.2016 günü saat 13.00’de tespit edildiği, Nizamiyede görevli personelin ise köpeklerle ceylanların boğuşma seslerini duymaması nedeniyle ceylanların telefine zemin hazırladığı iddiasıyla müvekkillerinin Mayıs 2016 hak edişinden 21.000,00 TL.’nin kesildiğini,
Her ne kadar nizamiye arkası olarak iddia edilse de ceylan parkının uzun ve geniş olmasının nizamiyede görevli personelin parkın neresinde gerçekleştiği belirsiz boğuşma seslerini duymasını imkânsız hale getirdiğini, boğuşma sesi olduğunun da varsayıma dayalı bir iddia olduğunu, ceylan parkının gerek nizamiye, gerekse kamera görüş alanı dışında olduğunu, ceylan parkında kamera ya da yeterli ışıklandırma sistemi bulunmadığını, nizamiyede görevli personelin ceylanlar ve/veya parkı ile ilgili bir yetki/görevi olmadığını,
Ayrıca, köpeklerin tel örgü altını eşelemek suretiyle girdiği iddiası göz önüne alındığında çevre ve park tellerinin bakın-onarımının yanı sıra tellerle ilgili potansiyel tehditler için kalıcı önlem alınmasının işletmenin sorumluluğunda olduğunu,
Sözleşmeye bağlı şekilde işletme tarafından komisyon oluşturularak bilirkişi görüşünün alınması, ilgililerden savunma istenmesi, kusurları varsa suçun şahsiliği ilkesi gereği kusur oranlarının belirlenmesi gerekirken, bu sürecin yok sayıldığını,
İşletme sahasının genişliği ile fiziki koşulları dikkate alındığında, sayısı işletme tarafından kararlaştırılan personel miktarıyla birlikte görev noktalarının da yetersiz olduğunu,
Köpekler tarafından telef edildiği iddia edilen ceylanlar için belirlenen miktarın, her özelliği kayıt altında tutulan ceylanların yaş ve cinsleri itibariyle fahiş olduğunu,
İleri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 21.000,00 TL.’nin kesiliş tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili Genel Müdürlüğe bağlı … Müdürlüğüne bağlı güvenlik hizmetleri ihalesini davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının kazandığını, anılan İşletme Müdürlüğü arazileri içinde bulunan ceylan parkında 04.04.2016 tarihinde yedi adet ceylanın telef edilmiş halde bulunduğunu, yapılan araştırmada ceylan parkını çeviren tellerin köpekler tarafından delindiğinin ve bu delikten giren iki köpek tarafından ceylanların telef edildiğinin anlaşıldığını, yaşanan olayda güvenlik zafiyeti bulunduğu tespit edilerek işletme zararının yüklenici firmadan tahsil edildiğini,
Taraflar arasındaki güvenlik hizmet alım sözleşmesinin eki Teknik Şartnamenin 3. maddesinde, çevrenin ve yaklaşma istikametlerinin kontrolü ve izinsiz her türlü araç, insan ve hayvan girişinin tespit edilmesi ve bunları önleyecek gerekli müdahalenin sağlanmasının davacıların görevi olduğunun düzenlendiğini, işletme arazisinin büyüklüğünün davacı tarafça ihaleye girilirken bilindiğini,
Müvekkilince Teknik Şartnamenin 13. maddesi hükmü gereği yapılması gereken tüm usul işlemlerinin yapıldığını, hasar tespit komisyonu kurularak işletme zararının tespit edildiğini, davacı çalışanlarının ifadelerinin alındığını, zararın kendisinden tahsil edileceğinin davacıya bildirildiğini, ödeme yapmaması üzerine yedi adet ceylanın bedeli olan 21.000,00 TL.’nin hak edişinden kesilerek tahsil edildiğini, dava konusu ceylanların sayıca az olmaları sebebiyle koruma altında bulunan ve ülkemizdeki türlerinin devamını sağlamak amacıyla müvekkili tarafından koruma altında tutulan hayvanlar olduğunu, bu sebeple ceylan bedellerinin fahiş olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını,
Savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “… taraflar arasında davalı … Tarım İşletmesi’nin işletmenin özel güvenlik hizmetinin davacı tarafça yerine getirileceği hususunda sözleşme düzenlendiği, düzenlenen bu sözleşme, olay mahallinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporu ile de belirlendiği üzere;
Söz konusu yedi adet ceylanın, dosya içerisinde Veteriner otopsi raporu bulunmadığından herhangi bir zehirlenme ya da başka bir nedenle ölme ihtimalleri de bulunmasına rağmen iddia ve savunmalar doğrultusunda köpeklerin saldırıları sonucu öldürüldüklerinin kabulü halinde
1-Davalı İşletmenin; çok geniş bir araziye sahip olması, etrafının tümden tel örgü ya da duvar ile çevrilmemiş olması, diğer cephelerde belirli aralıklarla güvenlik kulübelerinin bulunmaması, çeşitli cephelere çok daha fazla sayıda kameraların konulmaması, işletme içerisine köpek, kurt gibi hayvanların girmelerinin önlenmesi yönünde tedbirlerin alınmamış olması, yeterli sayıda güvenlik personeli istihdam edilmemiş olması, nizamiye kulübesinin Ceylan Parkına bakan cephesinde penceresinin bulunmaması, bu bölüme ilişkin kameraların olmaması, aydınlatmanın yeterli bulunmaması, ceylanların içinde bulunduğu alanın tel örgülerinin alt kısımlarının yeterli derinlikte yerleştirilmemiş ve sağlamlaştırılmamış olması ve bazı bölümlerdeki tel örgülerin alt kısımlarında ve başkaca kısımlarında ki yırtıkların zamanında tamir edilmemesi, olaydan sonra alt kısımlardaki açıklıkların kapatılması yeni beton dökülmüş olması, diğer bölümlerdeki deliklerin yeniden örülmüş bulunması güvenliğe yönelik eğitim çalışmalarının yapılmamış olması gibi hususlar neticesinde davalı işletmenin %60 oranında kusurlu olduğu,
2-Diğer taraftan davacı şirket yetkililerinin ise asıl olan devriye görevlerini tam yerine getirmedikleri ve asli görevleri olarak güvenliksiz alanların tespitinin yapılıp bu alanlarla ilgili olumsuzlukları davalı işletme yetkililerine raporlama yapmadıkları, bu konularda yazılı bildirimde bulunmadıkları, tel örgülerin alt kısımlarında bulunan ve kazadan sonra beton dökülerek kapatılan bölümler ile tel örgülerin diğer kısımlarındaki yırtıklar ile ilgili davalı işletme yetkililerine zamanında güvenlik uyarıları yapmadıkları, söz konusu Ceylan Parkı olarak addedilen alanın hemen nizamiye arkasında yer alması 04.04.2016 tarihinde havaların soğuk olduğu düşünülürse nizamiye noktasında görevli personelin gündüz ve gece tek çalışmasından dolayı ve soğuk havanın da etkisiyle… içeride olabileceği, Ceylan Parkındaki ceylanlar ile köpeklerin boğuşma seslerini duymadıklarını ve olayla ilgili hiçbir haberlerinin olmadığını beyan etmelerinin birbirlerine yakınlıkları sebebiyle hayatın olağan akış kurallarına aykırı bulunduğu, böyle bir boğuşma anında iniltileri, hırıltıları duymamalarının imkansız olduğu, bu durumda da müdahale etme imkanlarının bulunduğu, ancak müdahale etmedikleri gibi nedenlerden dolayı da söz konusu olayın meydana gelmesinde davacı güvenlik şirketinin %40 oranında kusurlu olduğu,
3-04.Nisan. 2016 tarihi itibariyle 1 dişi ceylanın 3.000.-TL. 1 erkek ceylanın 1.200.-TL.toplamda 3 dişi ceylan ( 3×3.000.-TL.) 9.000.-tl. 4 erkek ceylan (4 x 1.200.-TL.) 4.800.-TL.sı ki toplam 7 ceylanın bedellerinin 13.800.- TL olabileceği hususlarının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Buna göre, davaya konu olayın meydana gelmesinde davacı tarafın yukarıda da açıklandığı üzere % 40 oranında kusurunun bulunduğu, bilirkişi raporu ile de belirlendiği üzere 7 adet ceylanın bedeli olarak 13.800,00-TL’nin belirlendiği, davacının belirlenen 13.800,00-TL hayvan bedelinin % 40’ından (8.280,00-TL?”5.312,00″) sorumlu tutulabileceği, fazla miktardan sorumlu tutulamayacağı” gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 8.280,00 TLnin 31.05.2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; dava, davacıdan kesilen 21.000,00 TL.’nin iadesi talebiyle açıldığı halde, İlk derece Mahkemesince ceylanların bedeli olan 13.800,00 TL. önünden açık hesap hataları ile hüküm tesis ettiğini, davacı yanın kusur oranı % 40 olarak belirlendiğine göre, 13.800,00: % 40 = 5.520,00 TL iken, Mahkemenin davacının 8.280,00 TL’den sorumlu olduğunu kabul etmesinin yanlış olduğunu, buna göre 21.000,00-5.520,00=15.480,00 TL.’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiğini, yine davalının yargılama giderlerinin % 60’ından sorumlu olması gerektiğini, vekalet ücretinin de, doğru oran hesaplarına göre yeniden değerlendirilmesi gerekeceğini,
Davalının imkânı olmasına karşın ceylanlara otopsi yapmadığını, başka yerde ölen ceylanları nizamiye noktasına yakın bir yerde toplayarak fotoğraflarını çekmek suretiyle iddiada bulunduğunu, oysa ki ceylanların ölüm nedeninin belirsiz olduğunu, davalının ölen ceylanları aceleyle gömerek ceza vereceği davalıya inceleme imkânı tanımadığını, yedi ceylanın dördünde hiç bir dış bulgu olmadığını, birinin parçalandığını, birinin çenesinde çarpmaya bağlı olabilecek kan izi, birinde ise kürek kemiği üzerinde emare bulunduğunu, gerçekten köpek saldırısı olup olmadığının bilinmediğini, tel örgülerde çok önceden beri delik ve yırtıklar bulunduğunu, duvar, sesli kamera ve ışıklandırma sisteminin olmadığını, ceylan parkına davacı güvenlik personelinin girmesinin yasak olduğunu, devriye sorumluluğu davalıda olup, davacı personelinin sadece nezaret amacıyla iştirak ettiğini, nizamiye binasının konumu itibariyle personelin parkı görebilmesinin olanaklı olmadığını, köpekleri ve/veya ceylanların ses çıkarıp/ çıkarmadıklarının dahi belirsiz olduğunu,
Dört ceylanda hiç bir iz bulunmamasının davalının verdiği yemlerin son kullanma tarihlerinin geçmiş olması gibi zehirlenme kaynaklı bir ölüm olduğuna karine olduğunu,
Mahkemece varsayıma dayalı olarak hüküm kurulmasının hukuka uygun olmadığını,
Teknik şartnameyi ihlâl edenin davalı olduğunu, davalının ceylan parkı da sorumluluğunda bulunan işletme arazisi güvenlik görevlisini Teknik Şartnameye aykırı olarak kamera odasında görevlendirerek saha güvenliğini en baştan zafiyete uğrattığını, ceylan parkında kamera sistemi olmadığı da göz önüne alındığında ceylan parkının tamamen başı boş kalmasına neden olduğunu,
Devriye görevi, davalı personeli tarafından yapılmakta olup, devriyeye çıkacakları zaman, davacı personelini yanlarına nezaret için aldıklarını, dolayısıyla, tel örgülerde oluşan/oluşmuş yırtıkları tespit edip, ilgili makamlara bildirme görevinin davalı personelinin uhdesinde olduğunu,
TBK’nın 44. maddesi uyarınca hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağını, müvekkilinin kısmen de olsa zarardan sorumlu sayılmasının hak ve hukuka uygun olmadığını, davalı kusurlarının doğrudan vahim olayın yaşanmasını kolaylaştırıcı unsurlar olduğu halde, davacıya atfedilen kusurların olay gerçekleştikten sonraki evre ile ilgili olduğunu,
Müvekkilinin davalının kesinti yapacağını bildirmesinden sonra, 11.04.2016 tarihli dilekçe ile davalıdan komisyon oluşturulması ve bilirkişi marifeti ile gerçeğin aydınlığa kavuşturulmasını yazılı olarak da talep ettiği halde savunma hakkı engellenerek 21.000,00 TL. kesinti uygulandığını,
Kusur oranını belirlemek salt hakimin yetki alanına girdiği için, bilirkişilerin sadece tarafların kusur gösterdiği unsurları sıralamakla yetinmesi, unsurların sonuca etkisi bağlamında nihai taktiri hakime bırakması gerektiği halde, hukuki görüş bildirdiklerini,
Belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının bozulmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı iş ortaklığının özel güvenlik hizmetini gereği gibi ifa etmemekle ağır kusurlu olduğunu,
Davacıların Teknik Şartname hükümlerine göre izinsiz hayvan girişlerini tespit etme, önleme ve gerekli müdahaleyi sağlama yükümlülüğünün bulunduğunu, Teknik Şartnamenin 13. maddesi ile de özel güvenlik görevlilerinin gerekli dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle meydana gelecek zararlardan yüklenici firmanın sorumlu olduğunun hüküm altına alındığını, davaya konu olayda yüklenici davacı firmanın istihdam ettiği güvenlik görevlilerinin güvenlik zafiyeti bulunduğunu, teknik şartname gereğince devriye gezme yükümlülükleri olmasına rağmen bulundukları nizamiyeye 30 m. mesafede bulunan ceylan ölülerinin İşletme Müdürlüğü yetkililerince fark edildiğini, davacılar tacir olup, ihale konusu işi, ihale alanını ve işin niteliğini bilerek üstlendiklerini, alanın büyüklüğüne ve özelliğine göre kaç tane ve nerede güvenlik görevlisi istihdam edeceğini bilerek ona uygun davranması, eğer varsa da güvenlik zafiyetlerini müvekkili İdareye bağlı işletmeye yazılı ya da sözlü olarak bildirmeleri, giderilmediği takdirde de tutanak altına almalarının gerektiğini, özel güvenlik hizmeti güvenliği sağlama hususunun yanında güvenliği sağlayıcı ekipmanların da gerektiği gibi olmasını sağlama, eksik hususları tespit etme, onarım ve bakımının yapılmasını sağlamayı içerdiğini ancak bilirkişi raporunda haksız olarak söz konusu eksikliklerden müvekkili İdarenin sorumlu tutulduğunu,
Müvekkili İdareye bağlı … Tarım İşletmesi Müdürlüğünde dişi ceylanların 4.000,00 TL’ye, erkek ceylanın 2.250,00 TL’ye satıldığı, bilirkişi raporunda ise ılıman iklimi olan …’da bulunan bir ceylan üretme çiftliğindeki ceylanlar baz alınarak hesaplama yapıldığını ancak ceylanların Orta Anadolu’nun iklim özelliklerine adapte olması zor olduğundan çok sayıda ceylanın telef olduğunu ve iklime uyum sağlayan ceylanların fiyatının yükseldiğini, bilirkişi raporuna bu husustaki itirazlarının değerlendirilmediğini,
Belirterek, İlk derece Mahkemesi kararı bozularak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I-Dava, dava taraflar arasındaki güvenlik hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak davacılar hak edişinden kesilen tutarın istirdatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine ve özellikle olayın oluş şekli ile ilgili belirlemeler içeren davacı çalışanının da imzasını taşıyan 04.04.2016 tarihli tutanak içeriğine ve veteriner bilirkişinin raporu doğrultusunda ceylanların ölümünün köpek saldırısı sonucu gerçekleştiğinin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan istinaf sebeplerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
II-Davalı vekilinin istinaf itirazları yönünden;
Davalı tarafından oluşturulan komisyonca 06.05.2016 tarihinde; olayda üç dişi, dört erkek ceylanın öldüğü, bir dişi ceylanın bedelinin 4.000,00 TL., bir erkek ceylanın bedelinin 2.250,00 TL. olduğu, buna göre davalı zararının, (4.000,00×3=)12.000,00+(2.250,00×4=) 9.000,00= 21.000,00 TL. olduğu belirlenmiş ve davacı iş ortaklığı hak edişinden dava konusu edilen bu tutar kesilmiştir.
İlk derece Mahkemesince raporu hükme esas alınan bilirkişi kurulunca, … Üretme Çiftliğinde dişi ceylanın bedelinin 3.000,00 TL, erkek ceylanın bedelinin 1.200,00 TL. olduğu belirtilerek, davalının zararının 13.800,00 TL. olduğu görüşü bildirilmiş, davalı tarafça ılıman iklime sahip …’daki üretme çiftliğinin fiyatlarının esas alınmasının doğru olmadığı, dava konusu olayın yaşandığı … İşletme Müdürlüğünün bulunduğu İç Anadolu’nun iklim özellikleri sebebiyle ceylanların uyum sağlayamadığı, bundan dolayı ceylanların fiyatlarının yükseldiği ileri sürülerek rapora bu yönden itiraz edilmiştir.
Bu durumda Dairemizce, davalı tarafça sunulan ceylanların satışı ile ilgili fatura ve davalının rapora itiraz gerekçeleri gözetilerek ceylanların toplam bedelinin 21.000,00 TL. olduğu değerlendirilmiş, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, bu tutar esas alınarak İlk derece Mahkemesi kararının düzeltilmesi ve yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
III-Davacı vekilinin istinaf itirazları yönünden;
Yine İlk derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda gerekçeleri açıklanarak davalı İşletme yetkililerinin %60 oranında, davacı Güvenlik Şirketinin %40 oranında kusurlu bulunduğu tespit ve görüşü bildirilmiştir.
İlk derece Mahkemesince, benimsenen bu görüş doğrultusunda, davacının belirlenen 13.800,00 TL hayvan bedelinin kusur oranına isabet eden % 40’ından (8.280,00 TL)sorumlu tutulabileceği, fazla miktardan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 8.280,00 TL’nin 31.05.2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Gerekçedeki “davacının belirlenen 13.800,00-TL hayvan bedelinin % 40’ından( 8.280,00-TL) sorumlu tutulabileceği,” ibaresindeki parantez içindeki rakamın, -5.520,00 TL. olması gerektiğinden- maddi hataya dayalı olduğu değerlendirilmiştir.
Öte yandan, İlk derece Mahkemesince bu kabul şekline göre davacıların hak edişinden 21.000,00 TL. kesildiği, davacıların bu tutarın sadece 5.520,00 TL.’sinden sorumlu olduğu gözetilerek fazla tutarın (21.000,00-5.520,00=)15.480,00 TL.’nin istirdatına karar verilmesi gerekirdi.
Bu durumda Dairemizce, davacı vekilinin hesap hatalarına ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek, davalı tarafça 21.000,00 TL. zarar bedelinden, kendi kusur oranına isabet eden (21.000,00x%60=) 12.600,00 TL.’nin davacı iş ortaklığının hak edişinden kesilmesinin haksız olduğu gerekçesiyle bu tutarın tahsiline dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle; taraf vekillerinin diğer istinaf sebeplerinin reddine,
II-Yukarıda (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, (III) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04.12.2018 tarih ve 2018/456 E., 2018/911 K. sayılı kararını DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre;
“1-Davanın kısmen KABULÜ ile, 12.600,00 TL’nin 31.05.2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 860,70 TL harçtan peşin alınan 358,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 502,07 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT’nin 13/2.maddesi uyarınca 8.400,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından ilk derece aşamasında yapılan 6.610,60 TL ile istinaf aşamasında yapılan (121,30 TL. istinaf yoluna başvurma harcı, 28,00TL. tebligat gideri, 9,00 TL. posta gideri olmak üzere toplam) 158,30 TL yargılama gideri toplamı 6.768,90 TL.’nin davanın kabul oranına göre (%60’ı) 4.061,34 TL.’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan 121,30 TL. istinaf yoluna başvurma harcı, 24,38 TL. posta gideri olmak üzere toplam 145,68 TL. yargılama giderinin davanın red oranına göre (%40’ı) 58,27 TL.’sinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacılar tarafından yatırılan 358,63 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,”
III-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcı ile davacı tarafça fazladan yatırılan 121,30 TL. istinaf yoluna başvurma harcının istek halinde yatıranlara iadesine,
IV-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
31.05.2023 tarihinde, HMK’nın 362/(1)-a. maddesi uyarınca (Ek madde 1 uyarınca yeniden değerleme oranına göre belirlenen 238.730,00 TL. kesinlik sınırının altında kaldığından) KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 31/05/2023

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza