Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/686 E. 2023/399 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/686 – 2023/399
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/686
KARAR NO : 2023/399

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18.09.2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2016/648 E., 2018/602 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili, müvekkiline ait … bor işletmesi sosyal sitesinde yer alan lojman binalarının 2015 yılı yangın poliçesinin davalı sigorta şirketince yapıldığını, 01.02.2015 tarihinde meydana gelen fırtınada, sigortalanan lojman binalarında toplam 720 m2 alanın mantolamasının hasara uğradığını, bu durumun 05.02.2015 tarihinde davalıya bildirildiğini, davalı tarafça görevlendirilen eksperin tespitleri doğrultusunda davalının, “hadisenin lojman binalarının dış yüzey kaplamalarının zamanla kabarması ve eskimesi sonucu gerçekleştiğinin tespit edildiği, sigorta kapsamında olmadığı ve bu nedenle hasar tazminatı tahakkukun yapılmayacağını” müvekkiline bildirdiğini, oysa söz konusu fırtına hasarının poliçe kapsamında olduğunu, müvekkilince … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/6 D.İş dosyasında tespit talebinde bulunulduğunu ve tespit dosyasından alınan raporda, meydana gelen hasarın fırtınadan kaynaklandığının tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere hasar bedeli olan 45.000,00-TL’nin KDV’si ile hasar tarihi olan 01.02.2015’ten itibaren işleyecek faizi ve faizin KDV’si ile birlikte; ayrıca … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/6 sayılı D.İş dosyasında sarf edilen 722,20-TL’nin 25.03.2016’dan itibaren işleyecek faizi ve faizin KDV’si ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, açılan hasar dosyasında yaptırılan ekspertiz incelemesinde hasarın fırtınadan kaynaklanmadığı, lojman binalarının dış yüzey kaplamalarının zamanla kabarması sonucu meydana geldiği anlaşıldığından talebin reddedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince “…Bofor değeri 7’den büyük olan fırtınalarda meydana gelen hasarların teminat kapsamında olduğu, … Müdürlüğü’ne hitaben 22.04.2015 tarihli yazısı incelendiğinde; 31.01.2015 tarihinde 10 bofor tam fırtına, 01.02.2015 tarihinde 11 bofor çok şiddetli fırtına, 02.02.2015 tarihinde 10 bofor tam fırtına meydana geldiği ifade edilmekte olup, 01.02.2015 tarihinde meydana gelen hasarın 7 bofor sınırından çok daha yüksek olan 11 bofor çok şiddetli fırtına meydana gelmesi açısından fırtına klozu teminatı kapsamında olduğu, davalı tarafça görevlendirilen 20.02.2015 tarihli ekspertiz raporunda “ekspertiz sırasında yapılan incelemede fırtına hasarı öncesinde duvarlarda sıva kabarması olduğu, sıvaların geçici olarak tutturulduğu, fırtına nedeniyle kalkan sıva ve mantolamanın düştüğünün tespit edildiği” ifadesinin kullanıldığı ancak rapor içeriği itibariyle bu durumu ispatlar nitelikte yani fırtınadan önce duvarlarda sıva kabarması olduğuna ve sıvaların geçici olarak tutturulduğuna dair bir belge veya bu durumu ispatlar nitelikte bir fotoğrafa yer verilmediği, bu açıdan rapora içeriği itibari ile itibar edilmediği, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/6 D.İş dosyası kapsamında sunulan 06.04.2016 tarihli bilirkişi Raporunda; “A, C, D, F ve İ bloklarda oluşan hasarın sıva kabarması, eskimesi nedeniyle oluşmadığı kanaatine varıldığı, B, E, H, ) bloklarda yapılan incelemede sıva kabarmasından kaynaklanan hasarlara rastlanmadığı, hasarın 01.02.2015 tarihinde meydana geldiği fırtına sonucu meydana geldiği, bu hususun Meteoroloji Gözlem İstasyonu kayıtlarının da doğruladığı” tespitlerine yer verildiğinin görüldüğü, raporda sunulan fotoğraflar, yapılan tespitler, Meteoroloji kayıtları da göz önüne alındığında rapora itibar edildiği, dosya kapsamında fırtına hasarı öncesinde duvarlarda sıva kabarması olduğu, sıvaların geçici olarak tutturulduğu bu sebeplerle fırtına nedeniyle kalkan sıva ve mantolamanın düşmesini gösteren bir belge veya bu durumu ispatlar nitelikte bir fotoğrafın yer almadığı, bu sebeple 2008 yılında dış cephe mantolamasının yapıldığı ve 01.02.2015 tarihinde meydana gelen hasar durumu düşünüldüğünde 2008 yılında yapılan imalatın eski bir imalat olmadığı görülmekte, bu sebeplerle hasarın fırtına öncesi meydana gelen bozulmalardan kaynaklı olduğuna dair iddiaların yerinde olmadığı, bilirkişi marifeti ile yerinde yapılan tespitlerde hesaplanan metrajlara ve gözlemler, dosya kapsamında sunulan 2 farklı fiyat teklifi, ekspertiz raporunda yapılan fiyat çalışması dikkate alınarak meydana gelen hasarın maliyetinin 45.000,00-TL + KDV olmak üzere toplam 53.100,00-TL olacağı anlaşılmakla davanın kabulüyle, toplam 53.100,00-TL’nin 05.03.2015 tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunu uyarınca uygulanacak faiz oranı işletilmek suretiyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Hasarla ilgili olarak müvekkili şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, yaptırılan ekspertiz incelemesinde hasarın fırtınadan kaynaklanmadığı, lojman binalarının dış yüzey kaplamalarının zamanla kabarması sonucu meydana geldiğinin anlaşıldığını, poliçede eskime sonucu meydana gelen zararlara ilişkin teminat yer almadığından talebin reddedildiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, akdedilen yangın sigortası poliçesi kapsamındaki fırtına teminatından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/648 E., 2018/602 K. sayılı dava dosyasında verdiği 18.09.2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 3.073,95-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 906,90-TL harcın düşümü ile kalan 2.167,05-TL harcın davalıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
01.03.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 03.03.2023

Başkan Üye Üye Katip