Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/595 E. 2022/1886 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2017
ESAS-KARAR NUMARASI : ….
Taraf vekillerince, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, davacının davalı kooperatife üye olduğunu, üye aidatlarını ödemiş olmasına rağmen hakkında Ankara 12 İcra Müd. 2011/9747 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını ileri sürerek, söz konusu takibe esas alınan aidat borcu nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava dilekçesinde dava değerinin belirtmediğini eksik harç yatırıldığını, genel kurul kararları gereği belirlenen aidatın davacı tarafından ödemediğini, davacı hakkında icra takibi başlattıklarını, takibin haklı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince, “…takibe konu alacağın kooperatif aidat borcu olduğu, bunun kooperatif genel kurul kararına istinaden talep edildiği genel kurul kararlarının iptal edilmediği müeddetçe tüm üyeleri bağladığı olayımızda genel kurul kararlarının iptal edilmediği ve davacının davalı kooperatifin üyesi olup dava konusu aidat borçlarını ödemediği bundan dolayı ve sorumlu olduğu kooperatif genel kurul kararı ile süresinde ödenmeyen aidat borçlarının aylık % 5 oranında faiz uygulanması öngörüldüğü, faiz konusunda sınırlama getiren TBK 120. Maddesi yasanın yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonraki olaylara uygulanabileceği bu durumda bu tarihe kadar talep edilen % 5 aylık faizin doğru olduğu ancak bundan sonraki dönemde aylık % 1,5 oranında faiz uygulanabileceği bu durumda takip tarihi itibariyle davalının davacıdan talep edebileceği alacak miktarının 14.000,00 TL asıl alacak 26.200,62 TL faiz olmak üzere toplam 40.200,62 TL olduğu davacının bu miktarda davalıya borçlu olduğu davacının fazladan talep edilen 27.299,38 TL yönünden davalıya borçlu olmadığına tespitine fazlaya ilişkin talebin reddi…” yönünde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Müvekkilinden talep edilen alacak miktarının tamamen afaki olduğunu, müvekkiline daha önceden çıkartılan bir borcun müvekkili adına … tarafından kooperatife ödendiğini, alacak miktarının zamanaşımına uğradığını, borcun kaynağının belli olmadığını, müvekkilinin başkasının hissesini devralarak kooperatife girdiğini ve ondan sonraki tüm ödemelerini yaptığını, müvekkilinin kooperatife yapılmamış hiçbir ödemesinin olmadığını, davalının müvekkilinin iki dairesi olduğu ve bu dairelerde kiracı olduğunu bildiği halde bugüne kadar hiçbir işlem yapmayıp alacağını tahsil yoluna gitmeyerek borcuna faiz işletmesi ile usul ve yasaya aykırı bir şekilde fahiş faiz talep etmesinin kabul edilemez olduğunu beyan ederek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Davanın süresinde açılmadığını, dava dilekçesinde davacının kaç liralık borç için menfi tespit davası açtığını miktar olarak belirtmediğini,mahkemece harcın ikmali için verilen sürede bir miktar harç ödenmiş ise de, kaç lira için bu miktarın ödendiği hususunun açıklığa kavuşmadan yargılamanın sürdürülmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, takip tarihindeki yasal düzenlemeler ve Yargı kararları çerçevesinde, hesaplamış oldukları faiz tutarının davacı-borçlunun itiraz etmemesi suretiyle kesinleşmiş olduğunu, TBK.’nun 120. maddesi gereğince, takip öncesi döneme ait faizin yeniden hesaplanarak düşürülmesinin hak ve adalete aykırı olduğunu, davaya davacı sebebiyet verdiğinden dava masraflarının üzerinde bırakılması gerektiğini, davalının yasal değişikliği bilebilme imkânı olmaması nedeniyle, faiz hesabında kasıtlı olarak borçlu aleyhine talepte bulunulmadığını beyan ederek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, kooperatif aidat ve ferilerinden sorumlu olunmadığına dair menfi tespit istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına; göre; taraf vekillerinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1045E., 2017/971K. sayılı dava dosyasında verdiği 26/12/2017 tarihli kararına yönelik davacı ve davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-a)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile kalan 36,30 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
b)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.864,82 TL’den peşin olarak alınan 466,20 TL’nin mahsubu ile kalan 1.398,62‬ TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı ve davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
30/11/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 30/11/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …