Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/588 E. 2023/689 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/588 – 2023/689
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)

ESAS NO : 2019/588
KARAR NO : 2023/689

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18..12.2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2018/336 E., 2018/863 K.

DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
VEKİLİ :

Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352’nci maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili müvekkilinin içinde bulunduğu otobüsün 03.06.2011 tarihinde kaza yaptığını, kaza sonrasında müvekkilinin sağ bacağında ağrı bulunduğunu, sakatlık ve geçici iş göremezlik tazminatı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.750,-TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Karayolları Trafik Kanunu’nun 109’uncu maddesi uyarınca uyarınca motorlu araç kazalarından doğan zarar tazminine ilişkin taleplerin zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren 2 yıl içinde zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin sorumlu tutulabilmesi için sigortalının kusurlu olması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince “…Kaza tarihi 03.06.2011 tarihidir. 6102 sayılı TTK 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kaza tarihi itibariyle 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu yürürlüktedir.
6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli hakkında Kanun’un 6. Maddesinin,
“(1) Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı süreleri ile hak düşürücü süreler eski hukuka tâbidir.
(2) Zamanaşımı ile hak düşürücü sürelere ilişkin diğer hususlar, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Türk Ticaret Kanununa tâbidir.”
Hükmü çerçevesinde, 6102 sayılı yasanın yürürlüğünden önce gerçekleşen olay nedeniyle işleyen zamanaşımı süresi hakkında uygulanması gereken 6762 sayılı yasanın TTK 1268. Maddesinin ” Sebepsiz yere ödenmiş bulunan primin veya sigorta bedelinin geri alınması alacakları dahil sigorta mukavelesinden doğan bütün mutalebeler, iki yılda müruruzamana uğrar.” hükmüne göre sigortaya ilişkin tazminat taleplerinde zamanaşımı süresi 2 yıldır. Bu hükmün tekrarı olan Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının 20. Maddesinde de taleplerin 2 yılda zamanaşımına uğrayacağı belirtilmekterdir.
Kaza 03.06.2011 tarihinde meydana gelmiştir. Zamanaşımını kesen sebep bulunmamaktadır. Dava tarihi itibariyle 2 yıllık zamanaşımı dolmuştur. Davacı tarafın savunmasında belirtilen 2918 sayılı KTK 109/2. Maddesindeki uzamış zamanaşımı KZMSS poliçesi kapsamındaki talepler için geçerlidir. Eldeki davaya uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
Dava 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığından davanın zamanaşımı nedeniyle reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde :
-Sigorta sözleşmesinden doğan her türlü tazminat davası, hak sahibinin zararı ve tazminat yükümlülerini öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve herhalde zarara neden olay tarihinden itibaren on yıl sonra zaman aşımına uğrayacağını bildirerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE :
Dava, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası tazminatına ilişkindir.
Kara Yolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının zamanaşımını düzenleyen C.7 maddesinin ikinci fıkrasına göre bu sigorta türünde uzamış ceza zamanaşımı süresi de dikkate alınır.
Somut olayda fiil ayrıca suç da teşkil ettiğinden uzatılmış ceza zamanaşımı süresinin dikkate alınması suretiyle yargılama yapılarak bir sonuca varılmak gerekirken, bu sürenin hatalı belirlenmesi sonucunda yanılgılı karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve davacı vekilinin istinaf başvuru sebebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir (HMK m.353/1-a.6).
HÜKÜM :
1- Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/336 E., 2018/863 K sayılı dava dosyasında verdiği 18/12/2018 tarihli kararın ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE.
2-Peşin alınan istinaf karar harcının iadesine.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından hükümle birlikte değerlendirilmesine.
4-HMK m.359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m.302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
12.04.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m.353/1-a ve 362/1-g gereğince KESİN olmak üzere OYBİRLİĞİYLE karar verildi. (GK Yazım Tarihi: 12.04.2023 )

Başkan Üye Üye Katip