Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/34 E. 2022/708 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
ESAS NO : 2019/34
KARAR NO : 2022/708

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/05/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2016/870E., 2018/498K.
DAVACI : S.S.ÖRNEK SİYASAL KONUT YAPI KOOPERATİFİ
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
ASLİ MÜDAHİL :
VEKİLİ
Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, davalı üyenin parasal yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle hakkında icra takibi yapıldığını, davalının haksız şekilde takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, kooperatif kayıtları ile davalının borçlu durumda olduğunun sabit olduğunu ileri sürerek, 16.783,00 TL asıl alacak, 2.934,80 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.717,80 TL yönünden başlatılan takibe itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, icra takibinde borcun sebebinin belli olmadığını, 4.000,00 TL borcu olduğunu öğrendiğinde bankaya gidip 5.320,00 TL para yatırdığını, ekte dekontunu sunduğunu, kooperatif evrakları incelendiğinde mükerrer ödemelerinin bulunduğunun anlaşılacağını, kooperatif başkanının öz ağabeyi olduğunu, rahmetli babasından kalan haklarını istemiş olması nedeni ile aralarında husumet yaşandığını, genel kurullar ve borcuna ilişkin usulüne uygun tebligatın yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “… davalının yaptığı 16.000.00TL lik ödemenin babası adına yaptığına ilişkin beyanı ve tüm dosya kapsamından davalı borçlunun davacı alacaklı kooperatife olan borç aslının dava tarihi itibari ile 11.908,00 TL olduğu, aidatlarını geç ödemesi nedeni ile oluşan gecikme faizinin ise 7.231,95 TL olduğu, toplam borcun 19,139,00 TL olduğu …” gerekçesiyle davanın 11.908,00 TL asıl alacak, 7.231,95 TL gecikme faizi yönünden kısmen kabulü ile kabul edilen miktar üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Kooperatif tarafından bir ihtarname gönderilip gönderilmediğinin tespit edilemediğini, usulüne uygun bir bildirim yapılmasının borcun muacceliyeti ve faizinin hesaplanmasında önem taşıdığını, genel kurul kararlarının üyeye bildirilmesi gerektiğini, davalının babasının borcunu yatırırken hileli davranarak kendi adını yazmış olmasının aidatları biriktirip ödemekten kaçındığı anlamına gelmeyeceğini, mahkeme huzurunda babası adına ödemeyi ikrar ettiğini, ek bilirkişi raporunda gösterilen faiz tablosunun birinci satırında yer alan 32.783-TL’nin ve altıncı satırında gösterilen 8.680-TL’nin mahiyetinin anlaşılamadığını, hesabın hatalı olduğunu, icra inkar tazminatı şartları oluşmadığından reddi gerektiğini beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılması ile davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, kooperatif ortaklığından kaynaklanan parasal yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
I- HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
II- Bir davada hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Bu talebin azına karar verilebilmesine rağmen daha fazlasına veya talepten başka bir şeye karar verilemez. Nitekim, “Taleple bağlılık ilkesi” başlıklı HMK’nın 26. maddesinde; “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hakimin, tarafların talepleriyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.” hükmüne yer verilmiştir.
Davacı kooperatif tarafından davalı hakkında 16.783,00 TL asıl alacak, 2.934,80 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.717,80 TL yönünden takip başlatılmıştır. İİK’nın 67. maddesi gereğince açılan itirazın iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı olup, takip talebi kapsamında değerlendirme yapılması gerekirken, mahkemece faiz kalemi yönünden talep aşılarak 7.231,95 TL gecikme faizi için takibin devamına hükmedilmesi doğru görülmediğinden Dairemizce davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıdaki gibi yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle; HMK m. 353/1,b,1 gereğince; Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/870E., 2018/498K. sayılı dava dosyasında verdiği 29/05/2018 kararına yönelik davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
II- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK m. 353/1,b,2 gereğince, Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/870E., 2018/498K. sayılı dava dosyasında verdiği 29/05/2018 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre:
“1.-Davanın kısmen kabulü ile davalının Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2016/16910E. Sayılı dosyasına vaki itirazının 11.908,00 TL asıl alacak, 2.934,80 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 14.842,80 TL yönünden iptali ile takibin devamına,
2.-Kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 2.968,56 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3.-Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 1.013,92 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 238,15 TL’nin mahsubu ile noksan olan 775,77 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4.-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.-Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 4.875,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6.-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL Başvurma ve 238,15 TL Peşin harç toplamı 267,35 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7.-Davacı tarafından yapılan 665,99 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 501,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8.-Davalı tarafından yapılan 150,00TL yargılama masrafından kabul oranına göre 37,10 TL si ile 98,10 TL istinaf yoluna başvuru harcının (toplam 135,20 TL) davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,”
II- Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının iadesine,
III- HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
27/04/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 26/05/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …