Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/2734 E. 2023/273 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2019/2734
KARAR NO : 2023/273

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22/10/2019
ESAS-KARAR NUMARASI : 2018/890E., 2019/787K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, verilen hizmet kapsamında çalışan dava dışı işçi …’ın kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde iş sözleşmesinin sonlandırıldığını ve hesaplanan kıdem tazminatının davalı tarafından davacıya ödenecek hakedişten kesildiğini, hizmet alım sözleşmesi ve eklerinde kıdem tazminatının davacı tarafından ödenmesine ilişkin bir düzenleme bulunmadığını ileri sürerek, davacının hakedişinden haksız yere kesilen 5.000,00 TL’nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, usuli itirazlarda bulunarak, işçilerin alt işveren olan yüklenici davacının işçisi olduğunu,dava dışı …’ın davacı şirkette çalışırken emekli olduğunu, sözleşme hükümlerine göre kıdem tazminatından davalının sorumlu olmadığını, yapılan kesintinin hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “… taraflar arasında 2016/385792 ihale kayıt numaralı … ve Teleferik İşletmesi Temizlik Hizmeti Alımına Ait Sözleşmesinin düzenlendiği, sözleşme ve şartname hükümlerine göre dava dışı işçilere ödenecek kıdem tazminatının tamamının alt işverene ait olacağına dair bir düzenleme bulunmadığı, 4857 sayılı İş Kanununun 2/6, 1475 sayılı İş Kanununun 14/3. maddesi dikkate alındığında son işverenin dava dışı işçiyi çalıştırdığı dönemle sınırlı olmak üzere kıdem tazminatından sorumlu olacağı, bu itibarla davalı tarafından dava dışı …’a ödenen kıdem tazminatının tamamının davacının hak edişinden kesilmesinin yerinde olmadığı, sadece dava dışı işçinin davacı yanında çalıştığı 01/12/2016 – 01/04/2018 tarihleri arasındaki süreye ilişkin olarak kesinti yapabileceği, bilirkişi raporuna göre de dava dışı …’nun davacı yanında çalıştığı süreye ilişkin kıdem tazminatı miktarının 3.046,95 TL olduğu, bu hali ile davacının hak edişinden yapılan kesintinin 7.380,28 TL’lik kısmının haksız olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: İlk derece Mahkemesince sözleşme ve eki şartname hükümlerinde alt işverenin çalıştırılacak işçiye ödenmesi gereken kıdem tazminatının tamamından sorumlu olacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığından yola çıkılarak karar verilmişse de, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin 8. maddesi ve sözleşmenin eki Teknik Şartnamenin 6. maddesi uyarınca kıdem tazminatından davacı yüklenicinin sorumlu olacağını, dava dışı işçinin davacı şirket işçisi olarak çalıştığını ve emekli olduğunu, İlk derece Mahkemesince alt işverenin sorumluluğunun sadece kendi dönemi ile sınırlı tutulduğunu ve dava dışı işçinin çalıştığı döneme ilişkin kısmından sorumlu olduğunun kabul edildiğini, Yargıtay kararlarında süresi sona eren alt işverenin bir fesih bildirimi ya da başka yerde çalıştırmak üzere çağrı yapmaksızın işyerinden ayrılması ve işçilerin yeni alt işverende çalışmaya devam etmelerinin alt işverenler arası işyeri devri olarak değerlendirildiğini, işyeri devrinde devir tarihinde mevcut iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceğini beyan ederek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak dava dışı işçiye ödenen ve davacı hak edişinden kesilen kıdem tazminatı tutarının istirdatı istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve istinafa gelenin sıfatına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/890E., 2019/787K. sayılı dava dosyasında verdiği 22/10/2019 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 504,15 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak alınan 126,04 TL’nin 378,11 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
15/02/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 15/02/2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır