Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/2598 E. 2023/1552 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2598 – 2023/1552
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2019/2598
KARAR NO : 2023/1552

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/07/2019
ESAS-KARAR NUMARASI : 2016/452E., 2019/648K.
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :

Davacılar vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacılar vekili,davacı …’ın hamileliği boyunca kadın doğum uzmanı … tarafından takip edildiğini, ne var ki anılan doktorun genel olarak tıbbi kötü uygulaması sonucu davacı …’in down sendromlu olarak doğduğunu, dava dışı …’in davalı sigorta şirketi nezdinde tıbbi kötü uygulamaya ilişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi ile sigortalı olduğunu beyan ederek, davacı-küçük … … için 15.000,00-TL iş göremezlik (bakıcı ücreti dahil) tazminatının ve 20.000,00-TL manevi tazminatın, davacılar … ve … … için ayrı ayrı 10,000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; davacı-küçük … … yönünden talep edilen tazminat miktarını arttırarak 360.000,00-TL maddi tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına karşın, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “…davacı ailenin down tarama testleri konusunda bilgilendirilmesinin güncel tababet uygulamaları içerisinde ise de tarama testlerinin Sağlık Bakanlığı tarafından uygulanması zorunlu bir tetkik olarak bildirilmemesi, test sonucunda doğacak bebekte down sendromu vardır veya yoktur şeklinde kesin bir kanaate ulaşılamaması, davacı … …’ın 11/05/2011 tarihinde yapılan tarama testi risk sınırının altında (1/10.000) olduğundan (risk sınır 1/250) kişiye aminosentez önerilmeyebileceğinin tıbben bilinmesi cihediyle dava dışı …’in tıbbi kötü uygulamasının bulunmadığı kabul edilerek, her bir davacı yönünden açılan davanın ayrı ayrı reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle: somut olayda down sendromunun gebelikte tespitinin mümkün olduğunu ve gebeliğin 10. haftasından sonra da gebeliğin sonlanmasına imkan veren bir özür olduğu belirlendiğinden mahkemenin davanın kabulüne karar vermesi gerektiğini, dosyada doktorun davacı anneyi değil tarama testleri, hiçbir konuda bilgilendirdiğine herhangi bir evrak, bilgi ve belgenin bulunmadığını, Yargıtay’ın aradığı hususları açıklamayan hatalı Adli Tıp Kurumu raporuna dayanılarak davanın reddinin isabetsiz olduğunu, hastanın aydınlatılmamasının bile tıbbi kötü uygulama olduğunu beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, zorunlu mesleki sigorta poliçesi kapsamında tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacılar vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/452E., 2019/648K. sayılı dava dosyasında verdiği 11/07/2019 tarihli kararına yönelik davacılar vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak alınan 225,45 TL’nin davacılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4- HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
11/10/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 11/10/2023

Başkan Üye Üye Katip