Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/242 E. 2023/530 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/242 – 2023/530
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/242
KARAR NO : 2023/530
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2015/571 E.-2018/358 K.
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkilince dava dışı…’a ait iş yeri için 09.04.2015-09.04.2016 tarihleri arasını kapsayan İşyeri Paket Sigorta Poliçesi düzenlendiğini, 03.06.2015 tarihinde meydana gelen yoğun yağışlar nedeniyle iş yerinin bodrum katındaki gider borularının patladığını ve sigortalı işyerinde hasar meydana geldiğini, ekspertiz tarafından belirlenen hasar bedelinin 29.07.2015 tarihinde sigortalıya ödendiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 115.301,73 TL.’nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; ASKİ Kanalizasyon Şebekesine Deşarj Yönetmeliğinin 10. maddesinin (m) bendinde, “Kanalizasyon şebekesine bağlı veya bağlanacak olan binaların bodrum katlarının atık suları, cazibe ile akıtabilse dahi mal sahibi, müteahhit veya apartman yöneticisi parsel çıkış bacasında atık suyun geri gelmesini önleyecek tedbirleri almak zorundadır. Aksi takdirde, binaların uğrayabilecekleri zarardan idare sorumlu olmaz.” düzenlemesinin bulunduğunu, aynı maddenin (r) bendi uyarınca da yükümlülerin atık su parsel bacası ile kanalizasyon şebekesi arasındaki parsel hattında meydana gelebilecek tıkanıklıkları gidermek, gerekli bakım ve onarımı yapmakla yükümlü olduklarını, sigortalının kusurundan kaynaklanan zararın müvekkili İdare’den tazmin edilmek istendiğini, diğer taraftan mimari projede kömürlük ya da depo olarak gözüken yerin konut olarak kullanılması durumunda sigortalı işyeri sahibinin kusurlu olacağını, kabul anlamına gelmemek üzere talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, sigortalının basiretli bir tacir gibi davranıp davranmadığının tespit edilmesi gerektiğini, ekspertiz raporunun tek taraflı hazırlandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “… bilirkişiler inşaat mühendisi… ve sigortacı uzman … 10/04/2017 tarih ve 6 sayfadan ibaret raporlarında kısaca; somut olayın meydana geliş şekli göz önünde tutulduğunda davalının sorumluluğunda olan bakım hizmeti eksikliğinden kaynaklanmadığını, atık suyu toplama ve deşarj işlemini sorumsuz olarak yerine getirmekte olan kanalizasyon şebekesinin yağmur suyunun tahliyesinde yetersiz kalmasından kaynaklandığını, bunun da mal sahibi, müteahhit veya apartman yöneticisinin sorumluluğunda olduğunu ifade etmişler, davacı vekilinin itiraz ve beyanlarını karşılayacak şekilde aynı bilirkişiler 25/09/2017 tarih ve 2 sayfa olarak verdikleri ek raporda; çek-valf (geri dönüş ventili) olarak tabir edilen mekanizmanın hiçbir şartta atık su bağlantı borusunun içerisinde ters yönde su girişine izin vermeyeceğini, eğer mekanizma dış tesirler nedeniyle hasarlandı ise bunda davalının kusurunun bulunmadığını, dolayısıyla kök raporda bir değişikliğe gerek olmadığını bildirmişlerdir.
Yukarıdaki deliller ile tüm dosya kapsamından,….uyuşmazlığın; sigortalı ile davacı arasındaki sözleşmenin geçerli olup olmadığı, hasarı kapsayıp kapsamadığı, davacının ödediği miktar için rücu hakkının doğup doğmadığı, doğmuş ise talep ettiği miktarın ne kadar olduğu hususlarından ibaret olduğu tespit edilmiş olup dosya içeriğine uygun ve gerekçesi yerinde olan bilirkişilerin raporları da dikkate alındığında davalıya atfedilecek bir kusur olmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunda, “somut olayın … …’ye ait kanalizasyon hattındaki boru çapının yetersiz kalması nedeniyle biriken suyun akış yönünün tersine kanalizasyon şebeke borusunu doldurması ve kanalizasyon bacasına bağlanan bina bağlantı borusundan geri tepen suların PVC boruda hasara yol açarak depoyu su basması şeklinde vuku bulduğu…Kullanılmış sular ile yağış sularının toplanması, yerleşim yerlerinden uzaklaştırılması ve zararsız bir biçimde boşaltma ve yerine ulaştırılması… davalı …’nin görevleri arasındadır….somut olayın ….. pissuyu toplama ve deşarj işlevini sorunsuz yerine getirmekte olan kanalizasyon şebekesinin yağmur suyunun tahliyesinde yetersiz kalmasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.” denildiğini, bilirkişi raporunun açıklamalarında hem Kanun ve Yönetmelik maddelerine değinilerek kullanılmış su ve yağış sularının davalı …’nin sorumluluğunda olduğunun belirtildiğini, hem de dava konusu olayın pissu şebekesinin yağmur suyunun tahliyesinde yetersiz kalmasından kaynaklandığının tespit edildiğini, tüm bu tespitlere rağmen raporun sonuç kısmında davalının sorumlu olmadığının belirtildiğini, Mahkemece bu çelişkinin giderilmediğini, yerinde keşif yapılmadığını, raporun sonuç bölümünde yazan cümleye göre davanın reddine karar verildiğini, davalının belirli bir hizmeti sunarken meydana gelecek pek çok hususu baz alarak gerekli bakım ve onarım işlerini yapmak zorunda olduğunu, çevresel faktörler de göz önüne alınarak atık su sistemi yapılması gerekirken, çevresel faktörlerin göz ardı edildiğini ve atık su sisteminin meydana gelen yağışlar sonucunda da yetersiz kaldığını, davalının üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini ve bu nedenle davaya konu hasarın meydana geldiğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, İşyeri Paket Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine ve özellikle sigortalı işyerinin bulunduğu taşınmazın kanalizasyon bağlantı vizesinin bulunmadığının ve Deşarj Yönetmeliğinin 10. maddesinin (g) bendi uyarınca parsel bacasının yapılmadığının anlaşılmasına, buna göre dava konusu olayın oluşumunda davalıya atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı sonucuna varılmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL. istinaf karar harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubuyla kalan 144,00 TL.’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
22.03.2023 tarihinde, HMK’nın 362/(1)-a. maddesi uyarınca (Ek madde 1 uyarınca yeniden değerleme oranına göre belirlenen 238.730,00 TL. kesinlik sınırının altında kaldığından) KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 22/03/2023

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza