Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/240 E. 2022/1058 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

…..

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 08.11.2018
ESAS-KARAR NUMARASI : ……
Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; davalı sigortacıdan maruz kalınan zararın talep edilmesi üzerine, hırsızlığın kasanın anahtarı kullanılmak suretiyle gerçekleştiği gerekçesi ile zararın teminat kapsamında olmadığını bildirdiğini, ancak, hırsızlık eyleminin tavan boşluğuna tırmanılarak, taş izolasyonlar kırılıp sökülerek, kasa anahtarının yer aldığı kilitli dolap zorlanıp kilit sistemi bozularak, profesyonel şeklinde tanımlanabilecek bir ustalıkta icra edildiğini, 5684 Sayılı Sigortacılık Kanununun 11/4 maddesi hükmünde “sigorta sözleşmelerinde kapsam dahiline alınmış olan riskler haricinde, kapsam dışı bırakılmış riskler açıkça belirtilir. Belirtilmemiş olan riskler teminat kapsamında sayılır” ifadesine yer verildiğini, sigortanın hasarı karşılamamasının kanuna aykırı olduğunu, özel … şirketinin tehlike ve saldırılara yönelik olarak hem önleyici tedbirlerin alınması hem de tehlike ve saldırının gerçekleşmesi ihtimalinde men ve def’e yönelik gerekli korumanın sağlanması gerektiğini, hırsızlık olayında özel … şirketinin de ihmalinin olduğunu ileri sürerek, kasa hırsızlığı nedeniyle davacı şirketin uğradığı 105.714,30 TL.maddi zararın, ödeme talebinin reddi tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … … Hizmetleri vekili; olayın gerçekleştiği ve kasanın bulunduğu idari ofis binasında alarm sistemi olduğunu, kurulduktan sonra odaya herhangi bir giriş, müdahale vs. olması durumunda sinyal vereceği, olayın yaşandığı 29.09.2013 tarihinde 07;45’de alarmın açıldığının tespit edildiğini, alarm sistemi tarafından sisteminin kapanması ile ertesi sabah açılması arasında geçen süre zarfında ofis binasına herhangi bir giriş tespit edilmediğini, test edilen alarm sisteminin düzgün bir şekilde çalıştığının hem müvekkili hem de olay akabinde intikal eden görevlilerce tespit edildiğini, kasanın da bulunduğu idari ofis olarak kullanılan odanın kapı anahtarının davacı yetkililerinde bulunduğunu, özel güvelik görevlilerinin kasanın bulunduğu odaya girişlerinin mümkün olmadığını, giriş kapılarının şifreli olduğunu, şifrelerin özel … personelinde olmadığını, olay günü ile ilgili yapılan incelemelerde, kasanın olduğu odaya davacı yetkililerinden …’ın hep İbrahim Kantemir’e ait şifresiyle giriş yaptığını ve kasanın açıldığı gün 30.09.2013 saat 07;45’e kadar kasa bölgesine herhangi bir giriş olmadığını, sinyallerin normal geldiğinin görüldüğünü, paranın kasada olmadığı iddiasının davacının kasa ile ilgili yetkili personeli … Hanım tarafından bildirildiğini, müvekkili tarafından olaydan sonra sistemde aksama olup olmadığını belirlemek üzere tüm çalışmaların yapldığını, sistemin kurulmasından pasif duruma getirilmesine kadar geçen 1,5 günlük süre içerisinde elektrik arızasının dahi olmadığı raporu alındığını, kolluk tarafından da kontrolünün yapıldığını, kasada anılan miktarda para olduğuna ve bu paranın kasaya konulduğuna dair herhangi bir somut delil bulunmadığını, olay günü ihbar üzerine gelen kolluk kuvveti görevlilerinin yaptığı araştırmada da kasa üzerinde harhangi bir darbe ya da zorlama izinin olmadığını, sözleşmedeki ihbar yükümlülüğü gereğince müvekkilinin olaydan önce istasyondaki kemaraların … amaçlı değil daha çok işleyişin kontrolü amaçlı kullanılmakta olduğunu, bu sebeple hem alarm hem de kameraların görmediği ölü bölgelerin bulunduğunu, bunun da nakit emtia riskini artırdığını, Gölbaşı istasyonunda … görevlilerinin kamera kayıtlarını inceleyemediğini, en azından mesai saati sonrası iç ve dış ortam kameralarının … görevlileri tarafından izlenebileceği bir alt yapı kurulmasının … açısından önemli bir husus olduğunu, 10.07.2010 tarihli risk bildiriminde istasyonların ofis binaları içinde bulunan alarm sistemine bağlı olarak çalışan … Detektörlerinin gerek açıları gerekse önlerine konulan engeller nedeni ile istasyonlarda bulunan para kasalarının görmediği ve güvenliğinin sağlanamadığı hususlarınınn davacıya yazılı olarak ihbar edildiğini, önlem alınmasının önerildiğini, ancak davacı tarafından ihbar edilen riskleri gidermeye yönelik önlemler alınmadığını, müvekkilinin istasyonun idari binalarının dışarıdan gelecek sıkıntılara karşı fiziki olarak korunmasını üstlendiğini, idare ve hizmet binalarının içlerinin işleyişi, kilitlenmesi, kasanın kilitlenmesi ve anahtarının muhafazasının da davacının uhdesine bırakıldığını, yaşanılan hırsızlık olayının idari bina ve kasanın bulunduğu odalara rahat girebilen kimseler tarafından yapılmış olabileceğini, müvekkilinin ihmalinin olmadığını, müvekkili şirketin haksız bir fiili olmadığını, ayıplı hizmet vermediğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir .
Davalı … Sigorta vekili; müvekkili ile davacı arasında akdedilen 06.02.2013 – 06.02.2014 vadeli kobi paket sigorta poliçesinin 3.sayfasında yer alan kasa hırsızlık klozu hükümleri gereği, kasanın anahtarını kullanmak suretiyle yapılan hırsızlıkların teminat dışı olduğunu, poliçe teminatında olmayan bir hususun zorlama yorumlarla dahil edilmeye çalışıldığını, işyerindeki kasanın anahtarı kullanılarak kasadaki paralar çalındığına göre poliçe özel şartları gereği talebin teminata dahil olmadığını, bir an için poliçede kasanın anahtarı kullanılarak gerçekleşen hırsızlığın teminat harici tutulmadığı düşünülse dahi, davacının rizikonun gerçekleşmesinin önleyici tedbirleri almayarak üzerine düşen yükümlülüğünü layıkıyla yerine getirmemesi sebebiyle talep edilen tazminat yine poliçe tenimatına dahil olmayacağını, davacının kasanın anahtarını kolayca bulunabilecek bir yerde bıraktığını, işyerinde alarm olduğunu ve hırsızların anahtarı temin etmeye çalışırken alarmın devreye girmediği göz önünde bulundurulduğunda, hırsızların anahtarı aramak için hiç uğraşmadığının açıkça anlaşıldığını, dava konusu olayda davacının tedbirsiz davrandığını, gerekli önlemleri almayarak hırsızlığın gerçekleşmesine kusuruyla sebebiyet verdiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “Dava; işyeri sigorta poliçesine istinaden işyerinde meydana gelen hırsızlıktan dolayı oluşan zararın davalı sigorta şirketi ve kusurlu bulunduğu iddiasıyla davalı … şirketinden tahsili isteminden ibarettir.
Davalı … şirketi ile davacı şirket arasında düzenlenen sözleşme, sigorta poliçesi örneği, tanık beyanları, olay yeri inceleme raporu, hırsızlık olayı müracat ve görgü tespit tutanağı, ekspertiz raporu, bilirkişi raporları ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Davalı … şirketi ile davacı şirket arasında düzenlenen sözleşmenin incelenmesinde; taraflar arasında ilk olarak 31.10.2008 tarihinde imzalanan Özel … Hizmetleri Sözleşmesi ve devamında belli aralıklarla süre uzatım protokolleri akdedildiği, davalı … şirketinin davacı şirketin toplam 7 araç muayene istasyonunda … hizmeti sağladığı anlaşılmıştır.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; davalı sigorta şirketi ile davacı şirket arasında davacıya ait işyeri kasası muhtevası, davalı sigortacı nezdinde yangın, hırsızlık ve muhtelif risklere karşı 06.02.2013*2014 vade tarihli KOBİ paket sigorta poliçesi ile sigorta genel ve poliçe özel şartları ile klozlar dahilinde hırsızlık riskinin teminat altına alınmak üzere 200.000,00-TL limitle sigorta poliçesi tanzim edildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu hırsızlık olayı nedeniyle 30/09/2013 tarihinde ilgili jandarma merkezince düzenlenen olay yeri inceleme raporunda; hırsızlık olayının yemekhanenin batı istikametinde bulunan dıştan girilen giriş kapısının kilit sistemde zorlama olmadan idari binaya girilerek sistem odasındaki asma tavandan 56×58 cm ebadında bir adet tavan izolasyon taş yünün yerinden çıkarılacak çatıya çıkıldığı ve İstasyon Amiri odasına geçiş yapıldığı, buradan inilerek pasa kasasına gidildiği, İstasyon Amirinin odasında bulunan para kasasının anahtarının bulunduğu beyan edilen etajerin üst çekmesinin zorlandığı ve kilit sisteminin bozulup burada bulunan kasa anahtarı ile söz konusu hırsızlık eyleminin gerçekleştiği sonucuna varılmıştır.
09/10/2013 tarihli Hırsızlık Hasar Ekspertiz Raporunda; Hasar nedenine ilişkin görüşte sigortalı binanın arka cephesine bakan açık kapıdan girilmesi, trafo odası asma tavanının kırılması suretiyle kasanın bulunduğu idare bölümüne geçilmesi ve kilitli çekmecenin zorlanarak açılması sureti ile anahtarı elde edilen kasadan nakit paranın çalındığı, tesiste sürekli alarm izleme ve kamera sistemi bulunduğu, kimliği meçhul kişi ya da kişilerce giriş yapılan alanlar ile kasanın bulunduğu alanın ölü noktada kaldığı, alarmın da hırsızlık sırasında bu nedenle devreye girmediği, işyerinde belirgin bir risk unsuruna rastlanılmadığı, ancak kasanın bulunduğu alana … kamerası yerleştirilmesinin caydırıcı olabileceği, hırsızlığın kasa anahtarı ile yapıldığından poliçe kapsamında değerlendirilemeyeceği tespit ve kanaat edinilmiştir.
Davalı … şirketi tarafından davacı şirkete gönderilen 13.07.2009 tarihli yazı ve 14.03.2011 tarihli e-posta incelendiğinde bu yazıların … riskleri ve güvenliği arttırılması hakkında olduğu anlaşılmıştır.
Sigorta sözleşmeleri ile ilgili düzenleme 6102 sayılı TTK 1401 vd maddelerinde yapılmıştır. Sigorta sözleşmeleri; sigortacının bir prim karşılığında, kişinin parayla ölçülebilir bir menfaatini zarara uğratan tehlikenin, rizikonun meydana gelmesi halinde bunu tazmin etmeyi ya da bir veya bir kaç kişinin hayat süreleri sebebiyle ya da hayatlarında gerçekleşen bazı olaylar dolayısıyla para ödemeyi veya diğer edimlerde bulunmayı yükümlendiği sözleşmedir (TTK m. 1401/1).
Bilirkişi kurulunca mahkememize sunulan 15.12.2015 tarihli kök rapora ve kök rapora uygun olan ek rapora göre, davalı … … Hizmetleri A.Ş.nin, … görevlilerinin görev yerini terk ettikleri, görevleriyle ilgili dikkatli ve titiz davranmadıkları, iş yerinde yeterli kontrol yapmadıkları ve olayları zamanında yetkililere bildirmediklerinden, söz konusu olayda % 30 oranında kusurlu olduğu, davacı şirketin istasyon amiri olarak görevli …’ın para kasasının anahtarını muhafaza da yeterli özen göstermediği, … görevlilerinin işyerinden ayrılmasına izin vererek … açığı oluşturduğu, ayrıca para kasasının korunması için şirket tarafından yeterli önlem alınmadığından % 70 oranında kusurlu olduğu, davalı … … Hizmetleri A.Ş.nin ise mevcut zararın % 30 kusur oranına isabet eden 31.714,29 TL.sinden sorumlu olduğu, hırsızlık teminat kapsamını belirleyen klozda, zararın teminat dışı kalması için anahtarın ne şekilde ele geçirilmiş olduğu konusuna atıfta bulunulmadığı, kasanın anahtar ile açılması yeterli sebep olarak kabul edilmiş olduğuna göre, riskin kasa hırsızlık klozu hükümleri gereği sigorta sizleşmesi teminat kapsamı dışında kaldığı, mahkemece riskin sigorta sözleşmesi teminatı kapsamında olduğunun kabul edilmesi halinde, davacı zararının 105.714,30-TL.olduğu, sigortacının teminat limiti dahilinde kalan zararın tamanından sorumlu olacağı, davalı sigortacının 02.11.2013 tarihinden itibaren temerrüde düştüğü, davacı, alacağın ödeme talebinin reddi tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, dosyada red tarihine ilişkin bir evrak bulunmadığından taleple bağlılık ilkesi gereği, red tarihi 02.11.2013 tarihinden önceki bir tarih ise davacının 02.11.2013, sonraki bir tarih ise red tarihinden itibaren avans faizi talep edebileceğinin bildirildiği,
10.04.2017 tarihli yeni bilirkişi heyetinden alınan rapora göre, dava konusu hırsızlık olayı dolaysıyla kusur oranlarının rakamsal olarak takdiri mahkemeye ait olmak üzere davacı tarafın % 80 oranında, davalı … … Hizmetleri A.Ş.nin ise % 20 oranında kusurlu olduğu, mahkeme davalı … … Hizmetleri A.Ş.nin dava konusu hırsızlık olayı sebebiyle kusurunu % 20 olarak takdir ederse hırsızlık sebebiyle meydana gelen zararın 21.142,86 TL.lık kısmından sorumlu olduğu, davalı … Sigorta A.Ş.ile imzalanan sigorta sözleşmemesinde kasa hırsızlığının kasa anahtarı kullanılarak gerçekleştirilmesi durumunda hasarın teminat dışında kalacağı şeklindeki düzenleme gereğince davalı … Sigorta A.Ş..nin meydana gelen hasardan sorumlu olmadığı, dolayısıyla davacının davalı … Sigorta A.Ş.ne yönelik taleplerinin yerinde olmadığının bildirildiği ,
Mahkememizce her iki rapor arasında bulunan çelişkinin giderilmesi amacıyla yeni bir bilirkişi heyetinden alınan 17.05.2018 tarihli rapora göre, davacının işletmeye açmış olduğu, tesislerinde noksanlıklarının bulunduğu, işletmede organizasyonu sağlayacak deneyimli bir yönetim boşluğunun olması sonucu olarak birçok olumsuzlukların görüldüğünü ve vuku bulan bu hrırsızlık olayının da hala senelerdir bir sonuca bağlanamamış olduğunun görüldüğünü, olayın oluş şeklinden ve dosyada mevcut tutanaklardan görüleceği üzere, muayene istasyonunda birçok yapısal noksanlıklar olduğunu, bu norsanlıkların kendi bünyesi içinde giderilmesinin gerektiğini, dava konusu olan hırsızlık olayı ile ilgili olarak heyetlerince daha önceki bilirkişi heyetinin de kabul etmiş olduğu ve takdiri de mahkememize ait olmak üzere istasyon amiri olarak görev yapan …’ın dava konusu olaydan da görüleceği üzere, kasa anahtarının muhafazasında, yeterli özeni göstermemesinin sonucu olarak davacı şirketin % 80 oranında, davalı … … Hizmetleri A.Ş.nin dava konusu hırsızlık olayında kusurunun % 20 olarak takdir edilmesi halinde meydana gelmiş olan zararın 105.714,30 x % 20 = 21.142,86 TL.kısmından sorumlu olacağını, davacı şirket ile davalı sigorta şirketi arasında imzalanan sigorta sözleşmesinde “sigortalı mahalde bulunan çelik kasa içerisindeki nakit para, çek, senet vb.kıymetler ile poliçede özellikleri yazılı kasa, hırsızlık sigortası genel şartları ile kasa hırsızlık kloz şartları esaslarınca teminat kapsamına dahil edilmediğini, kasanın anahtarı ve şifresini kullanmak suretiyle yapılan hırsızlıklar teminat dışında olduğu” şeklinde ifadeye yer verildiğini, buradan da görüleceği üzere hırsızlığın, kasa anahtarının kullanılarak gerçekleştirilmesi halinde, oluşan hasarın teminat dışında kalacağını, sigorta şirketinin meydana gelen hasardan sorumlu olamayacağını, dolaysıyla davacının, davalı sigorta şirketine yönelik taleplerinin yerinde olmadığı sonucuna varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporları genel itibarıyla dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, tarafların ağırlıklı olarak kusurları tespit edilmiş, bu hususlar hükme esas alınarak yargılamaya devam olunmuş, raporlar arasındaki kusur yönünden çelişkiler giderilerek yargılama sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda; Gölbaşı ilçesi …parselde kayıtlı bulunan araç muayene istasyonunda meydana gelen hırsızlık olayında faillerin meçhul olduğu ve faillerin bulunması için ilgili soruşturması dosyasında (Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/3448 sor. numaralı dosyası) daimi arama kararı verildiği, davacı zararının 105.714,30-TL.olduğu, olayın ayrıntılarının 30.09.2013 tarihli yukarıda belirtilen ilgili Jandarma tutanağında izah edildiği, buradan hareketle istasyon alanını çevreleyen tel çitlerin boyutunun yüksek olmayıp dikenli telle de donatılmadığı, bu hususa ilişkin olarak davalı … şirketinin davacıyı uyardığı ancak söz konusu eksikliklerin yerine getirilmediği, kasa anahtarının bulunduğu alanda kamera bulunmadığı, kasanın bulunduğu binadaki kameraların ise yetersiz olduğu, ancak olaydan sonra davacı şirketin para kasasını gören bir kamerayı taktırdığı, bu yönüyle davacı şirketin kusurundan bahsedilebileceği, diğer yandan davacı şirket ile davalı … şirketi arasındaki sözleşme uyarınca özel … personelinin işyerini terk etmesinin yasak olduğu, nöbeti devralmadan önce bütün kapıları elle kontrol ederek açık olan kapı varsa kapatması gerektiği, ayrıca mesai günlerinde mesainin bitmesine yarım saat kala bütün … araçlarını kontrol ederek istasyon amirine rapor vermesi gerektiği, olay günü davalı … firması çalışanlarınca bu belirtilen yükümlülüklerin ihlal edildiği, bu açıdan davalı … şirketinin kusurundan bahsedilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Diğer yandan davalı sigorta şirketinin sorumlu olup olmadığı konusuna gelindiğinde; sözleşme ile davalı işyerinde bulunan kasa muhteviyatının hırsızlık riskini de kapsar bir şekilde teminat altına alındığı, poliçe özel şartlarında arasında yer alan hırsızlık klozu ile ”kasanın anahtarı ve şifresi kullanılarak yapılan ve sigortalının müstahdemleri veya hizmetinde çalışan kimseler tarafından yapılan hırsızlıkların teminat kapsamı dışında olduğu” şeklinde bir ibarenin bulunduğu, dolayısıyla bu husus ile kasanın kendi anahtarı ile açılması halinde zararın teminat dışı kalacağının açık ve net bir şekilde metne işlendiği, bu klozun genel şartlara aykırı olmadığı, bilindiği üzere sigorta ettiren kimsenin zararı önlemeye, azaltmaya ve hafifletmeye yarayacak tedbirleri almakla yükümlü olduğu, davacının ise bu yükümlülüğünü yerine getirmediği, hal böyleyken kasadaki hırsızlığın anahtar kullanılarak zorlama, kırma, delme vb hareketlerle yapılmaksızın uygulanması dikkate alınarak teminat dışı olduğu (bkz. benzer konuda Y. 11. HD.’nin E. 2005/149 ve K. 2006/99 sayılı 16.1.2006 tarihli ilamı) anlaşıldığından davacının bahse konu zararı nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumluluğuna gidilmesinin mümkün olmadığı tespit edilmiştir.
Dosya içerisinde toplanan deliller, … hizmet sözleşmesi, sigorta poliçesi, emniyet kayıtları, yukarıda yapılan tespitler ve tüm dosya içeriğine göre; davacının işyerinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle tarafların sorumluluklarının tespiti bakımından mahkememizce bilirkişi incelemesine gidildiği, ilk iki bilirkişi raporlarındaki kusur oranlarının farklı olması sebebiyle alınan üçüncü bilirkişi raporunda çelişkilerin giderildiği, böylece genel itibarıyla yukarıda nedenleri belirtildiği üzere davacı şirketin yüzde 80, davalı … şirketinin ise söz konusu olay nedeniyle yüzde 20 oranında sorumluluğunun bulunduğunun tespit edildiği, davalı sigorta şirketi yönünden ise belirtilen nedenlerle hırsızlığın teminat dışı kalmasından dolayı davanın reddine karar verilmesi gerektiği, faiz istemi yönünden davalı sigorta şirketine başvuran davacı yanın dava dilekçesinde ödeme taleplerinin reddi tarihinden itibaren faiz yürütülmesini talep ettiği, ancak davalı … şirketi yönünden bu istemin geçerliliği bulunmadığından (ve haksız fiilin gerçekleştiği tarihe ilişkin talep olmadığından) dava tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte tespit edilen sorumluluk nispetinde 21.142,86-TL’nin davalı … … A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davalı … … Hizmetleri A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle: Kasanın bulunduğu alanın müvekkili şirketin sorumluluğunda olmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda müvekkili şirket tarafından oda kapısının açık olup olmadığının kontrolünün yapılmadığı, … araçlarının kontrol edilerek istasyon amirine rapor verilmesi gerektiği belirtilerek kusur atfedildiğini, ancak kusurun hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, kasanın bulunduğu alanın müvekkili şirket personelinin sorumluluk alanında olmadığını, … personelinin kapıları kontrol etmesinin mümkün olmadığını, devriye görevinin sadece bina ile çitler arasında yapıldığını, kasanın bulunduğu odadaki alarm sisteminin de davacı şirket yetkililerince aktif hale getirilmediğini, hırsızlığın %100 davacının kusuru ile gerçekleştiğini, olayın oluş şeklinden hırsızlığın davacı şirket personeli ve/veya personelin tanıdığı kişiler tarafından yapıldığı kanaati olduğunu, … eksikliklerinin tamamlanması için davacı şirketin müvekkilince uyarıldığını, bu nedenle müvekkiline %20 kusur isnat edilmesinin doğru olmadığını bildirerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, işyeri sigorta poliçesine istinaden işyerinde meydana gelen hırsızlıktan dolayı oluşan zararın davalı sigorta şirketi ve kusurlu bulunduğu iddiasıyla davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı … … Hizmetleri A.Ş vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- HMK m. 353/1,b,1 gereğince; Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/835E., 2018/680K. sayılı dava dosyasında verdiği 08/11/2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.444,27 TL’den peşin olarak alınan 362,00TL’nin düşümü ile kalan 1.082,27TL’nin davalı … … Hizmetleri A.Ş ‘den alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
22.06.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 22.06.2022

……