Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/2346 E. 2023/1131 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2346 – 2023/1131
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/2346
KARAR NO : 2023/1131

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 17.05.2017
ESAS-KARAR NUMARASI : 2015/270 E., 2017/357 K.
Asıl ve birleşen davada:
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :

Davalı … vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde/duruşmalı yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Asıl davada davacı vekili, dava dışı …’in müvekkili şirkette acil tedavi sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, 24.07.2011 tarihinde davalı …’ın kullandığı … plakalı aracın içinde yolcu iken sürücünün arkadan kamyona çarpması sonucunda yaralandığını, müvekkili şirket tarafından …’in tedavi masrafı olarak 4.750,00-TL ödeme yapıldığını, davalı SGK’nun müvekkili şirket tarafından hastaneye ödenen sağlık hizmet bedelini iade etmekle yükümlü olduğunu, … plakalı aracın kamyona arkadan çarpması nedeniyle tam kusurlu olduğunu, aracın … Sigorta A.Ş.nin sigortalısı olduğunu, poliçe limitleri dahilinde işbu kaza nedeniyle sorumlu olduğunu, müvekkili şirket adına davalılar aleyhine Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2012/7595 esas sayılı icra dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalıların takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek 4.750,00-TL asıl alacak ve ödeme tarihi olan 15.08.2011 tarihinden itibaren işlemiş faizi olan 298,06-TL’ye yönelik davalılarca yapılan itirazın iptaline, icra takibine itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeni ile %40 inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, …’in müvekili şirketin acil tedavi sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı …’ın kullandığı … plakalı aracın içinde yolcu iken 24.07.2011 tarihinde trafik kazası sonucu yaralandığını, poliçe gereği sigortalı …’in tedavi masrafı olarak 500,00-TL ödeme yapıldığını, SGK’nun davacı şirket tarafından hastaneye ödenen sağlık hizmet bedelinin müvekkil şirkete iade etmekle yükümlü olduğunu, kazada davalı …’ın tamemen kusurlu olduğunu, kazaya karışan aracın … Sigorta A.Ş.’de sigortalı olduğunu, poliçe limitleri dahilinde davalı şirkete yapılan başvuruya rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalılar aleyhine Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2012/3349 esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalıların itiraz ederek takibi durdurduklarını beyan ederek 500,00-TL asıl alacak ve ödeme tarihi olan 22.08.2011 tarihinden itibaren işlemiş faizi olan 23,62-TL’ye yönelik davalılarca yapılan itirazın iptaline, itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeni ile %40 inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, yetki, derdestlik, husumet ve hak düşürücü süre yönünden haksız açılan davanın reddi gerektiğini, …’in 24.07.2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu oluşan ve davacı sigorta şirketi tarafından ödenen tedavi giderleri hakkında müvekkili kuruma başvuru yapılmadığını, davacı tarafından bu hususta müvekkili kuruma başvuru yapılması halinde işbu taleplerinin SUT ve ilgili mevzuat gereği değerlendirme yapılacağını beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, sağlık hizmetlerine ilişkin giderlerin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, müvekkili şirketin taraf olmadığını, bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete 27.05.2011-2012 tarihleri arasında zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortalının kusuru oranında olmak üzere bedeni zararlarda şahıs başına 200.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediğini beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
İlk derece mahkemesince “…Toplanan delillerden; davacı sigortanın dava dışı …’e acil tedavi poliçesi düzenlediği, bu kapsamda yapılan ödemelerin tedavi giderlerine ilişkin olduğu, bu ödemelerin olaydan sorumlu oldukları iddiası ile davalılardan istediği; Davalı … Sigorta A.Ş kaza tarihinde … plakalı aracın ZMMS poliçesini düzenlediği, tedavi giderleri ile ilgili olarak 6111 sayılı yasanın 59 mdsi ile 2918 sayılı kanunun 98 mdsinin değiştirildiği, buna göre Trafik Kazaları Sebebi ile verilen sağlık hizmet bedellerinin SGK tarafından karşılanacağı, trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalardan katkı paylarının %15’ini aşmamak üzere SGK aktarılarak yükümlülüklerinin sona erdiğinin düzenlendiği, bu kapsamda davalı … sigortanın tedavi giderinden sorumlu olmadığı, davalı …’ın aracın sürücüsü olmadığından olaydan sorumlu olmadığı anlaşılmakla, davalılar … sigorta ve … yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Poliçe kapsamındaki tedavi giderlerinden davalı SGK’nun sorumlu olduğu miktarın tespiti için bilirkişi kurulundan rapor alınmış, 12/02/2016 tarihli ek raporda hekim bilirkişi Doç. Dr. …’in katılımı ile alınan raporda, sağlık uygulama tebliğ fiyatları (SUT) dikkate alınarak hesaplanmış dosya kapsmında uygun olmakla rapora itibar edilmiş, asıl dava yönünden Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2012/7595 Esas sayılı dosyasında 4.750,00 TL asıl alacak ve 124,15 TL işlemiş faiz ile ilgili borçlu SGK’nun itirazının iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa işletilecek yasal faiziyle birlikte takibin devamına, fazla talebin reddine, ve birleşen dava yönünden Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2012/3349 Esas sayılı dosyasında 500,00 TL asıl alacak ve 6,45 TL işlemiş faiz ile ilgili borçlu SGK’nun itirazının iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa işletilecek yasal faiziyle birlikte takibin devamına, fazla talebin reddine, karar altına alınan miktar hesaplama ile tespit edilmekle alacak likit olmadığından şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle:
…’in geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu oluşan ve davacı sigorta şirkete tarafından ödenen tedavi giderleri hakkında müvekkili kuruma başvuru yapılmadan icra takibine başlandığını, müvekkili kuruma bu hususta başvuru yapılması halinde işbu taleplerin trafik kazaları ile ilgili sunulan sağlık bedellerinin tahsili hakkındaki yönetmelik ve bu konudaki genelge, sağlık hizmeti bedelleri hakkında SUT ve ilgili mevzuat gereği değerlendirme yapılacağını, dolayısıyla SHS ve genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü oldukları kişiler dışında herhangi bir kurum veya kuruluşa ödeme yapılmasının mümkün olmadığını;
Yasa kapsamında, acil hallerde sağlık hizmeti bedelinin kurumdan sağlık yardımı almayı hak eden kişilere ödeneceğinin düzenlendiğini, mevcut yasal düzenlemelerde acil hallerde alınan sağlık hizmeti bedelinin SGK sigortalısı tarafından talep edilebileceğinin hüküm altına alındığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, davacının dava dışı sigortalısına ödediği trafik kazasından kaynaklanan tedavi giderlerinin 2918 sayılı KTK’nun 98. m. gereğince davalıdan rücuen tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı … vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/270 E., 2017/357 K. sayılı dava dosyasında verdiği 17.05.2017 tarihli kararına yönelik davalı … vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-… harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına.
3-Davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
21.06.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 23.06.2023
Başkan Üye Üye Katip