Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/233 E. 2022/1802 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)

ESAS NO : 2019/233
KARAR NO : 2022/1802
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/03/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2017/240 E.-2018/200 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; davalı kooperatifçe müvekkilinin dava dışı …’ın payını devralması nedeniyle peşin bedelli ortak olarak kabul edildiğini, borçlu olduğu aidat tutarını ödemediği gerekçesiyle müvekkiline yöntemine uygun olmayan biçimde ihtar yazıları gönderildiğini, kooperatif yönetim kurulunun 12.03.2017 gün ve 31 sayılı kararıyla müvekkilinin kooperatif üyeliğinden ihracına karar verildiğini, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ileri sürerek, yönetim kurulunun 12.03.2017 gün ve 31 sayılı ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili kooperatifin 20.10.2016 tarihli genel kurulunda bütün ortakların ödemelerini 80.000,00 TL’ye 20.11.2016 tarihine kadar tamamlamasına oybirliği ile karar verildiğini, genel kurul kararında davacının da hazır bulunduğunu, davacının bu ödemeyi yapmaması üzerine 1. ihtarnamenin 02.01.2017 tarihinde, 2. ihtarnamenin 06.02.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, yasaya uygun ihtarlara rağmen ödeme yapılmaması üzerine ihracına karar verildiğini savunarak, davanın davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “Davalı kooperatifin defter ve kayıtlarının tetkikinde; davacıya hissesini devreden …’ın 06.04.2004 tarihinde sabit ve peşin ödemeli ortak olarak üyeliğe alındığı, kayıtlarda 50.000,00 TL ödeme yaptığı ve bu üyeliği 15.10.2012 tarihinde davacıya devrettiğinin yazılı olduğu, davacının toplam ödemesinin 59.000,00 TL olduğunun göründüğü, davacının devredenin haklarına sahip olduğu, tapu ödemeleri hariç kooperatife borcu olmadığı hususunun yazılı olduğu, kooperatifin 08.02.2004, 08.02.2006 ve 21.06.2009 tarihli genel kurullarında peşin ödemeli ortak alınması yolunda kararlar alındığı, davalı kooperatife ait 03.05.2016 ve 20.10.2016 tarihli genel kurullara ilişkin hazirun cetvellerinde ismine yer verildiği tespit edilmekle; davacının davalı kooperatife sabit ve peşin ödemeli ortak olduğu kanaatine varılmıştır.
Sabit ve peşin ödemeli ortaklar, inşaatın finansmanı için toplanan aidatlardan sorumlu kılınamazlar. Ancak kooperatif amacına ulaşıncaya değin yapılacak genel yönetim ve altyapı giderlerinden sorumludurlar. (Y.11.HD.25.03.2002T.,2002/10445E.,2002/2622K.)
Dava konusu edilen ihraç kararının dayanağı olan 21.11.2016 tarihli 1. İhtarnamede ve 01.02.2017 tarihli 2. İhtarnamede davacıdan ikmali istenen 80.000,00 TL’nin dayanağı kooperatifin 20.10.2016 tarihli genel kurulunda alınan kararlardır. Burada gündemin 2. maddesi görüşülürken, bütün ortakların ödemesinin 80.000,00 TL’ye tamamlanması hususu görüşülmüş ve neticede kabul edilmiştir. İstenen aidat inşaatların finansmanına yönelik bir miktardır. Davacının sabit ve peşin ödemeli ortak olduğu kabul edildiğinden, genel yönetim ve alt yapı giderleri dışında inşaatların finansmanı için istenen bu miktardan sorumlu tutulması doğru değildir. Öte yandan, kayıtlarda davacının 59.000,00 TL ödemesinin bulunduğu yazılıdır. Dayanak genel kurul kararında tüm ortakların ödemelerinin 80.000,00 TL’ye tamamlanacağı yazılı olmakla, bu anlamda davacıdan istenebilecek miktar (80.000,00 – 59.000,00) 21.000,00 TL’dir. Tüm bu izahatlar neticesinde, ihraç kararına dayanak yapılan ihtarnamelerde yazılı borç miktarı, davacının gerçek borç miktarını yansıtmadığı” gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı kooperatif yönetim kurulunun davacı hakkında verdiği 12.03.2017 tarih ve 31 sayılı üyelikten ihraç kararının iptaline karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının kooperatif üyeliğini dava dışı …’dan 59.000,00 TL bedelle aldığını iddia ettiğini ancak kooperatif kayıtlarına yansımış bir ödemesinin bulunmadığını, 20.10.2016 tarihli genel kurul toplantısına katıldığını, oybirliği ile alınan “bütün ortakların ödemelerini 80.000,00 TL’ye tamamlanması” kararına itiraz etmediğini, şerh düşmediğini, kendisinin de katılmış olduğu genel kurul kararı ile alınan bu borcu ödememesinin dürüstlük kurallarına uymadığını, peşin ödemeli üye olduğunu kabul etmemekle beraber peşin ödemeli üyenin kooperatife olan yükümlülüklerinin bitmediğini, genel kurul tarafından kararlaştırılan aidatları ödemek zorunda olduğunu belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
1-Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
HMK’nın 14. maddesinde, tüzel kişiler ile ortakları arasındaki davalarda tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemelerinin kesin yetkili olduğu belirtilmiştir. Buna göre kooperatifin ortaklarına ya da ortakların bu sıfatla diğer ortaklar veya kooperatife açacağı davalarda kooperatif merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkili olup, anılan yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin ve kesin nitelikte olduğundan, davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi, mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir. TMK’nın 51. maddesine göre de tüzel kişinin ikametgâhı anasözleşmede başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yerdir.
Ticaret sicili kayıtlarından, 18.08.2016 tarihinde tescil edilen kararla davalı kooperatifin adresinin “…” iken, “…” olarak değiştirildiği anlaşılmıştır. Dava dilekçesinde de davalının adresi bu adres olarak gösterilmiştir.
Buna göre İlk derece Mahkemesince, dava tarihi itibariyle kooperatifin muamele merkezinin Ankara olduğu, bu nedenle Ankara Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle mahkemenin kesin yetkisine ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın HMK’nın 114/(1)-ç ve 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasının incelenmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, HMK’nın 353/(1)-a.3. maddesi uyarınca, esası incelemeden İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Kararın kaldırılması nedenine göre davalı vekilinin istinaf itirazları incelenmemiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 353/(1)-a.3. maddesi uyarınca, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 28.03.2018 tarih, 2017/240 E., 2018/200 K. sayılı kararının ESASI İNCELEMEDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
3-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk derece Mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine,
5-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
16.11.2022 tarihinde, HMK’nın 353/(1)-a ve 362/(1)-g maddeleri uyarınca KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 17/11/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza