Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/2136 E. 2023/1028 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/2136
KARAR NO : 2023/1028

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : Doç. Dr. … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 30.04.2019
ESAS-KARAR NUMARASI : 2017/807 E., 2019/362 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … – (E-tebligat)
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili, davacı şirketin merkezi olan “…” adresindeki iş yerine 27.01.2017 tarihinde hırsız girdiğini, hırsızlık olayı nedeni ile bir çok eşyasının çalındığını ve giriş kapısı vs. bir çok yerin de zarar gördüğünü, olay sonrasında sigorta poliçesi uyarınca davalı … şirketine başvuru yapıldığını ve hasar dosyası oluşturulduğunu, ancak 29.03.2017 tarihinde verilen yanıtta, hasarın poliçe kapsamına girmediğinden reddedildiğinin belirtildiğini, ancak hasarın poliçe kapsamında bulunduğunu belirterek işyerinde oluşan zarar bedelinin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00-TL’nin hırsızlık olayının meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, meydana gelen hırsızlık olayının poliçe teminatı dışında olduğunu, çünkü davacı tarafından gerekli önlemlerin alınmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince “…Mahkememizce kusur ve hasar yönünden alınan bilirkişi heyet raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçeli olduğu görülmekle hükme esas alınmıştır.
Paket sigorta poliçesinin “Grup 5” içerisinde ve 26. sayfasında; hırsızlık teminatının “Güvenlik birimleri ile doğrudan bağlantılı alarm sistemi, demir parmaklık, kepenk, gece bekçisi, güvenlik kamerası tedbirlerinden en az birinin alınmış olması kaydıyla geçerlidir.” hükmü yer almıştır.
Yukarıda belirtilen hükme göre ,meydana gelen hırsızlık olayının poliçe teminatı kapsamında olması için, poliçede kararlaştırılan korunma önlemlerinin yerine getirilmesi gerekmektedir. Ancak eldeki davada, bilirkişi raporunda da belirlendiği şekilde davacı tarafından poliçede belirtilen koruma önlemlerinin alınmadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı taraf yüksek duvar ve çitin bulunduğunu belirtmiş ise de; dosyada mevcut fotoğraflardan ve ekspertiz raporundan da anlaşıldığı üzere mevcut zayıf, ince tellerden oluşan bahçe çitinin poliçede bağıtlanan demir parmaklık olarak kabulünün mümkün olamayacağı, binada bulunan otomatik garaj kapısının, malzeme cinsi ve çalışma sistemi itibari ile kepenk olarak değerlendirilemeyeceği belirlenmiştir. Diğer yandan güvenlik birimleri ile bağlantılı alarm sisteminin, gece bekçisinin ve güvenlik kamerasının da hırsızlık meydana gelen mahalde bulunmadığı dikkate alındığında sigorta sözleşmesinin hırsızlık teminatı ile ilgili mükellefiyetlerin davacı sigortalı tarafından yerine getirilmediği ve bu nedenle poliçe teminatı içerisinde bir zarardan söz edilemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Yukarıda belirtilen nedenlerle; davacı … ettirenin poliçe hırsızlık teminatı ile ilgili almak zorunda olduğu önlemleri almamış olduğu ve bu nedenle zararın poliçe teminatı kapsamında bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Olayın poliçe taminatı kapsamına girmesi için gerekli olan kırma-zorlama-tırmanma eylemlerinin gerçekleşmiş olup hırsızlığın tel örgülerin aşılarak kapı kilitleri kırılarak gerçekleştiğini, zira işyerinin çevresinin duvar ve tel örgüyle çevrili olup araç girişlerinde otomatik kepenk sisteminin de mevcut olduğunu, poliçenin 26. sayfasında; “hırsızlık teminatının alarm sistemi, demir parmaklık, kepenk, gece bekçisi, güvenlik kamerası tedbirlerinden EN AZ BİRİNİN alınması kaydıyla geçerlidir” hükmünün yer aldığını, dolayısıyla müvekkilinin bu asgari şartları ziyadesiyle yerine getirdiğini, ancak bunlara rağmen yerel mahkemenin müvekkilini mağdur edecek yönde karar verdiğini;
Müvekkilinin bu talihsiz olay sonucu birçok malzemesinin çalındığını ve bilirkişi raporunda hesaplandığı kadarıyla KDV dahil 102.955,00-TL ve 2. el piyasası olarak da 89.975,00-TL zararı olduğunu;
Yerel mahkemeye sunulan bilirkişi raporunun, davalı … şirketince aldırılan ekspertiz raporunun aynısı olduğunu, bilirkişi raporuna itiraz edip kurul halinde bir heyetten rapor alınmasını talep etmelerine rağmen tek raporla mahkemenin karar verdiğini, esas yönünde incelemede eksiklikler bulunduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, sigortalı işyerinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeni ile oluşan zararın işyeri sigortası poliçesi kapsamında tazmini istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/807 E., 2019/362 K. sayılı dava dosyasında verdiği 30.04.2019 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 44,40-TL harcın düşümü ile kalan 135,50-TL harcın davacıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
07.06.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08.06.2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır