Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/2117 E. 2022/1027 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22.05.2019
ESAS-KARAR NUMARASI ….
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10.04.2014 gün ve 2013/253 esas sayılı kararı ile iflasına karar verilen … ….A.Ş. ‘nin iflas tasfiyesinin Ankara 21. İcra Müdürlüğü’nün 2014/7 esas sayılı dosyasında sürdüğünü, 1. alacaklılar toplantısının yapılarak iflas idare memurlarının seçildiğini, müvekkilinin davalı şirketin taşeronu olan ….Ltd. Şti.’nde işçi olarak çalıştığını, işçilik alacaklarının tahsili amacı ile Ankara 10. İş Mahkemesi’nin 2012/382 esas sayılı dosyasında işveren ve üst işverenlere karşı dava açıldığını, dosyanın daha sonra Ankara 32. İş Mahkemesi’ne devredildiğini, iş mahkemesindeki yargılamada alacaklarının hesaplandığını, … ….A.Ş.’ye karşı açılan davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, işçilik alacağının masaya kaydı için yapılan başvuruya rağmen talebin reddedildiğini belirterek 5.894,55-TL alacağın iflas masasının 1. sırasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir,
Davalı İflas İdaresi vekili, müflis şirketin Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10.04.2014 tarih 2013/253 esas, 2014/276 karar sayılı ilamıyla iflasına karar verildiğini, anılan kararın kesinleştiğini, tasfiye işlemlerinin Ankara 21. İcra Müdürlüğü’nün 2014/7 sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, 28.11.2017 tarihinde 2. alacaklılar toplantısının yapıldığını, davacının Ankara 21. İcra Müdürlüğü’nün 2014/7 sayılı dosyasına 184 numaralı başvrusuyla alacak başvurusunda bulunduğunu, bu başvurunun iflas idare memurlarının 184 numaralı kararı ile reddedildiğini, kararda da belirtildiği üzere alacaklının talep ekindeki belgelerin incelendiğini, talep ettiği alacağın ilama dayandığını belirterek masaya alacak kaydında bulunduğunu, yapılan incelemede alacaklının Ankara 10. İş Mahkemesi’nde 2012/382 esas sayılı dosyasında dava açmış ise de müflis hakkındaki davasını takipsiz bıraktığını, müflis beyanında da alacaklıya borcunun bulunmadığını beyan ettiğinden taraflar arasındaki ihtilafın yargılamayı gerektirmesi nedeni ile talebinin reddedildiğini, idare memurlarının vermiş olduğu kararın bu yönüyle yasaya uygun olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece Mahkemesi’nce “…Davacının davalı şirketin asıl işverenliğinde dava dışı … ….Ltd. Şti. bünyesinde belirsiz süreli işveren akdi ile çalıştığı, davacının net 1.210,76-TL ihbar tazminatı, 2.590,00-TL ücret, 525,00-TL hafta tatili, 462,00-TL fazla mesai ve 70,00-TL … alacağının bulunduğu, söz konusu alacakların bulunduğuna ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği, bu alacaklardan davalı …’ın üst işveren sıfatı ile sorumlu olduğu, iflas tarihi itibari ile davacının asıl ve işlemiş faiz alacak miktarının 5.894,55-TL olduğu, bu miktarın iflas masasına kaydının gerektiği, davacının işçilik alacağının 2012 yılından önce olması ve iflas kararının 2014 yılında verilmiş olması nedeniyle alacağın masanın 4. sırasında değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmakla davanın kabulüne…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Yerel mahkeme kararının 5.894,55-TL alacağın iflas masasına kaydı yönünden yerinde olduğunu, ancak alacağın iflas masasına 4. sıra olarak kayıt ve kabulü yönünden usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının işçilik alacaklarının hüküm altına alındığı ilk mahkeme kararı olan Ankara 10. İş Mahkemesi’nin 2012/382 E., 2014/536 K. sayılı ve 09.05.2014 tarihli mahkeme kararının da tavzih suretiyle düzeltildiğini, 09.06.2014 tarihli mahkeme kararının dahi iflas tarihi olan 10.04.2014 tarihinden sonraki tarihli olduğundan alacağın 1. sırada değerlendirilmesi gerektiğini, buna ilişkin Yargıtay kararlarının da mevcut olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, işçilik alacağının iflas masasına kaydı istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/747 E., 2019/500 K. sayılı dava dosyasında verdiği 22.05.2019 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 44,40-TL harcın düşümü ile kalan 36,30-TL harcın davacıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
15.06.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 16.06.2022

….