Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/1965 E. 2023/690 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2019/1965
KARAR NO : 2023/690

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 23/05/2019
ESAS-KARAR NUMARASI : 2017/1290 E., 2019/497 K.
DAVACI : ….
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili tarafından … nolu Kobi Paket Sigorta Poliçesi ile sigorta edilen cam ve ayna üreten ….AŞ.’nin, …ndeki fabrikasında 09.02.2017 tarihinde işletmeyi besleyen ana şebeke/elektrik enerji hattında meydana gelen elektrik kesintisine bağlı olarak, fırın içerisinde kalmış ısınmış cam panellerin eriyerek üzerinde hareket etmekte olduğu seramik silindirlere yapışması sonucu hasar meydana geldiğini, …’nde elektrik dağıtım faaliyetini ve hizmetin yerine getirilmesini … Müdürlüğü’nün yürüttüğünü, …’ye yazılan yazının cevabında başka sanayicinin kendi parselinde yapmış olduğu kazıda enerji hattına zarar vermesi sebebiyle trafo binalarının kendisini koruma amacıyla kapatıldığının belirtildiğini, Ekspertiz raporunda kusurun … Müdürlüğünden kaynaklandığının belirtildiğini, … Müdürlüğünün koruma devresi oluşturmadığını ve zararı karşılamakla yükümlü olduğunu, Yönetmeliğe aykırı olarak sigortalı şirkete kaliteli ve sürekli elektrik enerjisi sağlama yükümlülüğünü ihlâl ettiğini, müvekkilinin hasar bedelini sigortalıya ödediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 7.441,00 TL’nin 06.03.2017 ödenme tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, görevli Mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini, dava konusu ödemeye müvekkili idarenin sebebiyet vermediğini, husumetin elektrik alınan şirkete yöneltilmesi gerektiğini, davaya karşı zaman aşımı itirazında bulunduklarını, zararın meydana gelmesindeki teknik itirazlarını sunduklarını, olayın raporda anlatıldığı şekilde meydana gelmiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca makinada önceden herhangi bir teknik arıza, kullanıcı hatası olup olmadığı tespit edilmeden elektrik kesintisi ile ilişkilendirilmesini kabul etmediklerini, talep edilen rakamın fahiş ve hatalı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “…Bilirkişi raporu; fennî sıhhati haiz, dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alınmış, davacının sigortalısına ait davaya konu seramik ruloların elektrik kesintisi nedeniyle hasarlandığı, söz konusu hasarın poliçe teminat kapsamında olduğu, davacının hasar bedelini sigortalısına ödeyerek onun haklarına halef olduğu, halefiyetin tüm şartlarının gerçekleştiği” gerekçesiyle, davanın kabulüne, 7.441,00 TL.nin 06.03.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili … Müdürlüğünün tacir olmadığını, dolayısıyla davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, uğranıldığı iddia edilen zarara yol açtığı beyan edilen elektrik kesintisi ile ilgili olarak husumetin elektrik dağıtımı yapan şirkete yöneltilmesi gerektiğini, elektrik kesintisinin müvekkili …’nin kusuru ile meydana gelmediğini, müvekkil ile kusur arasındaki illiyet bağının 3. kişinin eylemi ile kesildiğini, zarara ilişkin ekspertiz raporunun tek taraflı beyanlara dayalı olarak düzenlendiğini, olayın raporda anlatıldığı şekilde meydana gelmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, sigorta poliçesi gereği ödenen miktarın rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK’nın 355/(1). maddesi gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 5. maddesinde Organize Sanayi Bölgelerinin özel hukuk tüzel kişisi olduğunun açıklanmış olması nedeniyle davaya Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3). maddeleri uyarınca, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3). maddeleri uyarınca, davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 508,29 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak alınan 127,07 TL’nin mahsubu ile kalan 381,22‬ TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
12/04/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK’nın 362/(1)-a maddesi gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 12/04/2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır