Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/19 E. 2022/1962 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/19 – 2022/1962
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/19
KARAR NO : 2022/1962

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2017/413 Esas-2018/506 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, …ile dava dışı … arasındaki Horasan-Ağrı Enerji Hattı Tesisi işi için sözleşme imzalandığını, davalı sigorta şirketinin ise işyerini “İnşaat All Risk Sigorta” ve “İşveren Mali Mesuliyet Sigortası” poliçeleri ile sigortaladığını, işin yapımı sırasında dava dışı işçinin iş kazası sonucu yaralandığını ve Ankara 4.İş Mahkemesi’nde açılan ve kesinleşen dava sonucunda; belirtilen davanın davalıları dava dışı şirketler aleyhine maddi ve manevi tazminata hükmedildiğini, adı geçen bu davada davalı sigorta şirketine davanın ihbar edildiğini ancak sonuç alınamadığını, mahkeme kararının icraya konulması sonucu işveren … tarafından icra dosyasına ödeme yapıldığını ve yüklenici ortak girişim firmasının hakedişinden 180.971,00 TL’nın kesildiğini, kesinti yapılan bedelin sigorta poliçesi kapsamına giren tutarından davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, yüklenici ortak girişim grubunun davalıdan olan alacaklarını 15.07.2015 tarihli temlikname ile müvekkiline temlik ettiklerini, bedelin davalı sigorta şirketinden tahsili için dava açma zarureti doğduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin alacağının zarar tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, poliçede sigortalının … Grubu olduğunu, davalıya bu davada husumet yöneltilemeyeceğini, davanın bu nedenle reddi gerektiğini, ayrıca dava dışı işçinin ortak girişim grubunun elemanı olup olmadığının; iş kazasında müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığının, olayın poliçede belirtilen işyerinde meydana gelip gelmediğinin ve kazaya uğrayan işçinin poliçede sayıları belirtilen (80) işçi arasında olup olmadığının da tespit edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “Davacı tarafından yukarıda bahsi geçen alacağın temlik sözleşmesi kapsamında alacaklı olduğundan bahisle dava açmıştır. Davacı alacağın varlığını 20/04/2017 tarihinde öğrendiğini dilekçesinde beyan etmiş olup, düzenlenen temlik sözleşmesi ise yapılan ödemeye istinaden 15/07/2015 tarihli olarak düzenlenmiştir. Davacının duruşmadaki 20/04/2017 tarihinde alacağı öğrendiğine ilişkin beyanlarına göre temlik sözleşmesinin ortaklığı oluşturan şirketlerden… A.Ş.’nin iflasından sonra önceki tarihli olarak düzenlendiği anlamına geleceğinden bu durumda Adi Ortalık adına temlik eden’in adi ortaklığı temsil yetkisi bulunmayacağı gibi, 15/07/2015 tarihinde yapıldığı kabul edilse dahi adi ortalık sözleşmesinde …’ın Adi ortaklık sözleşmesinde yetkileri sınırlı olup, geçerli bir temlik olduğu söylenemez. Davacı Vekiline bu hususta Adi Ortaklığı oluşturan şirketlerin temlike icazetlerini sağlaması hususunda mehil verilmiş, davacı vekili tarafından adi ortalığı oluşturan şirketlerin icazetini sağlayamamıştır.
Bu nedenle davacı tarafından alacağın, müflis şirket ve diğer şirkete ödenmemesini, kendisine ödenmesini haklı kılacak adi ortaklığı oluşturan şirket temsilcileri tarafından sunulan temlikname sunamadığı gibi yetkisiz temsilci tarafından yapılan temliknameye de icazetlerini sağlayamadığından davanın aktif husumet nedeniyle reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Temlik sözleşmesinin ortak girişim grubunu temsilen dava dışı … tarafından imzalandığını, bu kişinin ortaklığı temsile tek yetkili olduğunu, tüm işlemleri bu kişinin yaptığını, ortak girişimin başka yetkilisinin olmadığını, adı geçen şahsın aynı zamanda ….A.Ş.’nin de şirket müdürü olduğunu, temlik tarihinin iflas takibinden önce olduğunu, müvekkilinin kesintiyi temlik tarihinde öğrendiğini, temlik işleminin davalı yanın rızasına ve/veya ortak girişimi oluşturan şirketlerin ayrı ayrı icazetlerine tabi olmaksızın geçerli olduğunu, temlik sözleşmesinin kanuna uygun olarak hazırlandığını, mahkeme kararının hatalı olduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
UYUŞMAZLIK :
Uyuşmazlık; dava dışı ortak girişim grubu ile yine dava dışı … arasında imzalanan Horasan-Ağrı İletişim Hattı İnşaatı işi sözleşmesini kapsayan ve davalı sigorta şirketi tarafından bu inşaat yapım işine ilişkin olarak düzenlenen “İnşaat All Risk Sigorta” ve “İşveren Mali Mesuliyet Sigortası” poliçeleri kapsamında işyerinde meydana gelen iş kazası nedeniyle dava dışı işçi tarafından iş mahkemesinde açılan dava sonucu hükmedilen tazminatın … tarafından sözleşmenin tarafını oluşturan ortak girişim grubunun hakedişinden yapılan kesinti sonucu dosyada mevcut 15.07.2015 tarihli temlikname ile alacağı devralan davacının işbu davada aktif husumetinin olup olmadığı hususlarında toplanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, dava dışı ortak girişim grubu ile yine dava dışı … arasında imzalanan Horasan-Ağrı İletişim Hattı İnşaatı işi sözleşmesini kapsayan ve davalı sigorta şirketi tarafından bu inşaat yapım işine ilişkin olarak düzenlenen “İnşaat All Risk Sigorta” ve “İşveren Mali Mesuliyet Sigortası” poliçeleri kapsamında işyerinde meydana gelen iş kazası nedeniyle dava dışı işçi tarafından iş mahkemesinde açılan dava sonucu hükmedilen tazminatın … tarafından sözleşmenin tarafını oluşturan ortak girişim grubunun hakedişinden yapılan kesintinin sigorta poliçesi kapsamına giren tutarının 15.07.2015 tarihli temlikname uyarınca davalı sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre ve özellikle temlik sözleşmesini imzalayan dava dışı …’in dosyada mevcut Ankara 21.Noterliği’nce verilen 12.03.2004 gün, … nolu imza sirkülerinde temlik için bir yetkisinin bulunmadığı, yetkinin dava dışı işveren ile imzalanan sözleşme uyarınca ihalenin hazırlanması, banka ve resmi dairelerde işlem yapılmasına ilişkin olmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/413 E., 2018/506 K.sayılı dava dosyasında verdiği 17/09/2018 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf harcından peşin alınan 35,90 TL’nın mahsubu ile bakiye 44,80 TL’nın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına,
14/12/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 14/12/2022

Başkan
Üye
Üye
Katip