Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/174 E. 2022/1306 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2019/174
KARAR NO : 2022/1306

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2016/866E., 2018/663K.
DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, davacı tarafından davalıya … proje onay hizmeti işine ilişkin yaptığı işlere istinaden 10/08/2015 tarihli 21001 sıra numaralı ve 8.850,00 TL bedelli, … proje onay hizmeti işine ilişkin yaptığı işlere istinaden 10/08/2015 tarihli 21003 seri numaralı 8.850,00 TL bedelli faturaların gönderildiğini ancak davalı şirketin ısrarla herhangi bir ödeme yapmaması ve temerrüde düşmesi üzerine takip başlatıldığını, davalı şirketin itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek, davalı şirketin haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile takibin devamına davalı şirketin %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşme gereği davalının tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini ancak davacı şirket sözleşmedeki edimlerini gereği gibi ifa etmediğinden … tarafından güneş enerji santrali projesinin kurulumuna izin verilmediğini, davacı faturasının tanzim ettiğini, sözleşme edimlerinin olduğu gibi yerine getireceği düşüncesiyle ticari defterlere işlendiğini, sözleşemenin ilerleyen aşamalarında davacı şirketin edimlerini düzgünce yerine getirmemesi sebebiyle iade faturası düzenlendiğini, bu faturanın kabul edilmediğini savunarak, davanın reddi ile %20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…Davalı defterleri üzerinde inceleme yapan bilirkişi raporu ile davalının defter kayıtlarında davacıya 7.350,00 TL borç kaydının bulunduğu, takip konusu faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, takip tarihinden sonra davalının 8.850,00 TL tutarlı iade faturası düzenlediği, davalı şirketin davacı tarafça düzenlenen faturalara itiraz ettiğine dair herhangi bir kayıt bulunmadığı tespit edilmiştir.
03/10/2018 tarihli bilirkişi raporu ile;
– Taraflar arasında akdedilmiş hizmet alım sözleşmesi uyarınca davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı ticari defterlerine kaydedilmiş olduğu, davalı şirketçe faturalara itirz edilmediği, takipten sonra davalının iade faturası düzenlediği ancak davacının iade faturasını kayıtlarına almadığı,
– … Proje İşlem Dosyası kapsamında yapılan inceleme neticesinde, … İlçesindeki projenin … proje ve tesis daire başkanlığının 15/07/2015 tarihli yazısı ile onaylanmış olduğunu, bu kapsamda davacının aralarındaki sözleşmeye uygun olarak edimini ifa etmiş olduğu sonucuna varılmış olup denetime elverişli oluşa uygun ve özellikle … Genel Müdürlüğünün cevabi yazısı ile doğrulandığı üzere davacının sözleşme kapsamında üstlendiği işi yerine getirdiği ve davalı tarafın ayıp ya da eksik iş ihbarının bulunmadığı ayrıca belirlendiğinden rapora itibar ile davanın kabulüne…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Davacı şirket ile imzalanan hizmet sözleşmesinde, müvekkilinin şirket ile birlikte yine müvekkili şirket ile irtibatlı olmakla birlikte farklı unvanlı ve tüzel kişiliğe sahip üç adet şirketin daha sözleşmede taraf olduğunu ve davacının bu şirketlere de Güneş Enerji Santrali kurulumu için hizmet vermeyi taahhüt ettiğini, ancak davacının müvekkili şirket adına Güneş Enerji Santrali kurmak için …’a yapmış olduğu müracaat esnasında sözleşmedeki diğer bir şirkete ait taşınmaz adına müracaatta bulunduğunu ve … tarafından bu şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine onay verildiğini, müvekkili şirket …’ın onayından sonra … kurulumuna başmak için onayın verildiği bölgedeki elektrik dağıtım şirketine (…) yapmış olduğu müracaatta bu durumu anladığını, davacının parsel bilgisinde yapmış olduğu hata nedeniyle müvekkili şirket …’in kurulumu işlemini gerçekleştiremediğini ve yüzbinlerce euro zarara uğradığını, davacının müvekkili şirket adına …’a müracaatta bulunurken sözleşmedeki diğer bir şirket olan … Üretim Ltd. Şti’ne ait taşınmaz adına müracaatta bulunduğunu, ancak mahkemece alınan bilirkişi raporunda yalnızca …’ın cevabi yazısı gözönüne alınarak davanın kabulüne karar verildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle faturaya itiraz edilmemiş olmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/866E., 2018/663K. sayılı dava dosyasında verdiği 05/11/2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 502,08-TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak alınan 125,52-TL’nin mahsubuyla kalan 376,56-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
14/09/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 19/09/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …