Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/16 E. 2022/1713 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/16
KARAR NO : 2022/1713

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 17.10.2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2017/689 E., 2018/828 K.
MÜTEVEFFA/DAVACI :
VEKİLİ :
MİRASÇILAR :
DAVALI :
VEKİLİ :

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatifin üyesi olduğunu, müvekkilinin, 2010 yılında ihraç edildiğinin öğrenildiğini, 18.02.2010 tarihli ihtarla on günlük süre verilen ihtarın müvekkili ile ilgisi olmayan …’e tebliğ edildiğini, ihtarın içerik ve tebliğ şekli olarak usulsüz olduğunu beyan ederek kooperatif yönetim kurulunun 09.06.2010 tarih ve 10 sayılı kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı kooperatif vekili aşamalardaki beyanlarında davanın reddini istemiştir.
İlk derece Mahkemesi’nce “…Somut olayda; kooperatif anasözleşmesinin 14. maddesine göre ihraç işleminin başlatılabilmesi için aidatın son ödeme gününden itibaren gecikmiş olması gerektiği ve buna göre Ocak 2010 aidatı için son ödeme gününün 31.01.2010 olduğu ve 30 gün geçmekle 03.03.2010 tarihinin istenebilir olacağı, halbuki ödeme ihtarlarında son ödeme gününden itibaren 30 gün geçmeyen Ocak 2010 aidatının da talep edildiği izlenmiştir. Dolayısıyla, usulüne uygun 1.ve 2. ihtardan bahsetmek mümkün değildir. Yine de ihraç kararının tebliğinden itibaren üç aylık hak düşürücü süre içinde iptal davasının açılması gerekir. Ankara 59. Noterliği’nin 14.06.2010 tarih ve … yevmiye numaralı ihraç kararının, aynı çatı altında birlikte çalışan ehil ve reşit daimi yetkilisi işçisi …’e tebliğ edildiği gözlenmiştir. 1. ve 2. ödeme ihtarları ile ihraç kararı “…” adresine tebliğe gönderilmiştir. Bu kişinin, Ağustos 2009 ile Şubat 2011 yılların arasında şirketin sigortalı çalışanı olduğu, bilirkişi görüşünden belirlenmiştir. Davacının, kooperatife gönderdiği 27.09.2006 tarih ve… yevmiye numaralı ihtarnamede bu adres yazılıdır. Kooperatifin 1995-2012 yıllarına ait genel kurul toplantılarına ilişkin çağrı listelerinin ve hazirun cetvellerinin adresi olarak ayrı yer gösterilmiştir. Sonuç itibariyle anılan adreste yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu ve 18.08.2010 tarihine göre davanın yasal üç aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığı kanaatine varılmıştır.
Yine, bilirkişinin incelemelerinden ve tespitlerinden; ihtarnamelerde istenen en eski aidatın 2009 yılı 6. ayına ait olduğu ve dolayısıyla davacının en son 2009 yılı 5. ayına ait aidatı ödemiş olduğu, birinci ödeme ihtarının 2010 yılı 2. ayında düzenlendiği ve davanın ise 16.10.2017 tarihinde açıldığı görülmekle, davacının 7 yıl 7 ay kooperatife hiç uğramadığı anlaşılmıştır. Kooperatifin genel kurul kararlarıyla aidat toplayan kooperatif olduğu sabittir. Bilirkişi tespitinden, davacının 31.01.2010 tarihi itibariyle 1.400,00-TL asıl aidat borcu ile 84,82-TL işlemiş faiz borcunu yerine getirmediği saptanmıştır. Davacı, 21.05.2006 günü yapılan 2005 yılı genel kurul toplantısında ortak olarak görünmüş olup, toplantılara çağrılmasına karşın beş toplantıya katılmadığı, 04.06.2011 yılında yapılan genel kurul toplantısından 14.10.2017 tarihli genel kurul toplantısına kadar olanlara ise ihraç edildiği gerekçesiyle çağrılmadığı belirlenmiştir. Tüm bu bilgi ve belgelerden, sonuç olarak davacının, aidat yükümlülüğü bulunan davalı kooperatife 11 yılı aşkın süre ile uğramadığı, aidat borcunu sorgulamadığı ve ortaklıktan çıkma iradesini bu şekilde ortaya koyduğu anlaşıldığından davanın bu nedenle TMK’nun 2. maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı olduğu gerekçesiyle reddine…” karar verilmiştir
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Müvekkilinin Almanya’da çalıştığını ve ikamet ettiğini, bu nedenle kooperatifin fiilen hiçbir genel kuruluna katılmasının mümkün olmadığını, bu hususun kooperatiften ayrılma isteğine yorumlanmasının tamamen kötüniyet göstergesi olduğunu, müvekkilinin başlangıçta çok yüksek giriş bedeli ödediğini, 2009 yılı ortasına kadarda düzenli aidat ödediğini;
Gerek ana sözleşmede gerekse Kooperatifler Kanunu’nda ihraç işleminin sıkı bir prosedüre bağlandığını, bu prosedürlerin işlemin geçerlilik şartı olup, uyulmadan yapılmış olması halinde işlemin geçersiz olacağını, yani bu hukuki işlemin hiçbir sonuç doğurmayacağını, böyle işlemlere karşı dava açma süresinin işlemeyeceğini ve her zaman geçersizliğinin ileri sürülebileceğini;
Müvekkilinin, adreste bulunan şirketin ortağı ve tebliğ edilen şahsın çalışan olduğunun ifade edildiğini, TTK’da yapılan değişiklikten önce limited şirket kurulması için en az iki ortak olunma zarureti bulunduğundan yasal şartları yerine getirmek amacıyla göstermelik olarak ortak gösterildiğini, yoksa şirket işleri ile ilgilenme ya da şirket işyerinde bulunma gibi bir durumun söz konusu olmadığını;
“…” adresinin müvekkilinin yasal ve doğru adresi olmadığını, müvekkilinin Türkiye’ye geldiğinde oturduğu adresin “…” olduğunu, müvekkilinin son 3-4 yıl öncesine kadar bu adreste ikamet ettiğini, kooperatifin, müvekkilinin yurt dışında oturduğunu bildiğini, buna rağmen tüm tebligatları oğlunun çalıştığı işyerine 3. kişiye yaptığını;
Davalı tarafından süresinde davaya cevap verilmediğini ve delil bildirilmediğini, daha sonra HMK’ya aykırı şekilde delil bildirilmesinin sağlanması ve bildirilen delillere göre işlem yapılmasının, kooperatif tarafından alınan ihraç kararının yasaya ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu, ihraç kararının tebliğinin de geçersiz olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, kooperatif ortaklığından ihraca ilişkin yönetim kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/689 E., 2018/828 K. sayılı dava dosyasında verdiği 17.10.2018 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 35,90-TL harcın düşümü ile kalan 44,80-TL harcın davacıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
09.11.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 10.11.2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır