Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/159 E. 2022/2052 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/159 – 2022/2052
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ

(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2019/159
KARAR NO : 2022/2052

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 05/03/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2016/345E., 2018/123K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirket ile arasındaki hizmet sözleşmesi gereği üstlendiği edimi 31.12.1014 tarihinde tamamladığını, davalı şirketçe dava dışı 66 işçiye kıdem tazminatı tutarı olarak 74.681,35 TL ödendiğini, ödenmeyen izin tutarına karşılık gelen 22.475,61 TL’nin kesin teminatlardan bloke edilerek kalan kısmının müvekkili davacı şirkete iade edileceğini bildirildiğini, bu işlemlerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin işçilerin iş akitlerini sonlandırmadığını, dava dışı işçilerin kıdem tazminatına hak kazanmadığını, hak kazandıkları varsayımında da bundan müvekkilinin değil davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, hak edişlerden kesilen 38.249,40 TL’nin iadesine, kesin teminat mektubunun tahvili işleminin iptali ile 22.500,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili; taraflar arasında akdedilen sözleşme ve şartname gereğince yüklenici firmanın işçilerine ödemekle yükümlü olduğu işçilik alacaklarından dolayı üst işveren olan davalı kurumca bir ödemede bulunulması durumunda, ödenen bu miktarın davacının istihkakından teminatından tahsil edileceğinin kararlaştırıldığını savunarak, davanın reddinin talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “…taraflar arasındaki sözleşmenin yukarıda ayrıntısına yer verilen 8,12,22 ve Hizmet Genel Şartnamesinin yine yukarıda ayrıntısına yer verilen 38 ve 51. maddeleri uyarınca davacı yanında çalışmakta olan işçilerin iş akitlerinin feshedilmesi durumunda ortaya çıkacak işçilik alacaklarının tamamından davacının sorumlu olduğu, bu yönüyle bilirkişi raporuna itibar edilmediği, davalının davacı tarafından ödenmeyen işçilik alacaklarının tahsili için davacının hak edişlerinden kesinti yapması ve teminat mektubunu nakde çevirmesi işleminin taraflar arasındaki sözleşmesinin 12 ve Hizmet Genel Şartnamesinin 51. maddesine uygun olduğu” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: işçilerin iş akitlerinin müvekkilince feshedilmediğini, bu sebeple işçilerin kıdem tazminatına hak kazanamayacaklarını, hak kazandıkları varsayımında da müvekkilinin bunu ödemekle yükümlü olmadığını, bu sorumluluğun taraflar arasında yarı yarıya karşılanması gerektiğinin Yargıtay kararlarıyla düzenlendiğini, 6552 Sayılı Kanununun 8. Maddesi ile 4857 sayılı İş Kanununun 112. Maddesinde yapılan değişiklikle kıdem tazminatlarının asıl işveren olan kamu kurumlarınca ödeneceğinin düzenlendiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esastan değerlendirme yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan istirdat istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359’uncu maddesinin 3 numaralı fıkrası uyarınca dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olayın saptanmasında ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir..
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/345E., 2018/123K. sayılı dava dosyasında verdiği 05/03/2018 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak alınan 35,90 TL’nin mahsubuyla kalan 44,8‬0 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
21/12/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 21/12/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır