Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/1531 E. 2023/264 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

ESAS NO : 2019/1531
KARAR NO : 2023/264

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 21.05.2019
ESAS-KARAR NUMARASI : 2018/570E., 2019/482K.
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ :
DAVALI : … –
VEKİLİ :
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; davacının davalı kooperatifin …numaralı üyesiyken davalı kooperatif yönetim kurulunun 15/05/2018 tarih ve 3 numaralı kararı ile kooperatif üyeliğinden ihracına karar verildiğini, ihraç kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ihraç kararını alan yönetim kurulu üyelerinin bu kararı almaya yetkili kişiler olmadıklarını, bu kişilerin 2010 yılı genel kurulu toplantısında yönetim kuruluna serçilmelerine dair 14 nolu karar alınırken karar nisabına uyulmadığı ve kararın mutlak butlanla batıl olduğu iddiası ile Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2014/308 Esas sayılı davasının açıldığını, davanın derdest olduğunu, davacıya gönderilen ihtarnamelerin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, edilse bile içerik itibari ile ihtarnamelerin yasaya aykırı olduğunu belirterek, davacı aleyhinde verilen ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı aleyhinde kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesine uygun 10 günlük ve 1 aylık ihtarnamelerin tebliğ edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine Yönetim Kurulunun ihraç kararını aldığını ve bu kararı da noterden tebliğ ettiğini, konut kesin maliyet bedelinin iptali için Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2010/84 Esas, 2010/432 Karar sayılı davanın reddine karar verildiğini ve kararın onanarak kesinleştiğini, genel kurul kararının yokluğu ve iptal davasının Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2017/191 Esas nolu dosyası ile devam ettiğini, alınan ihraç kararının usul ve yasaya ve eşitlik ilkesine uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “Dava; kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali talebine ilişkindir.
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile davalı kooperatife yazılar yazılmış, ana sözleşmesi, genel kurul kararları, davacı hakkında verilmiş ihraç kararı, ihraç kararı öncesi gönderilmiş ihtarnameler ve bunların davacıya tebliğine dair tebligat evrakı istenmiştir. Gelen cevaplar incelenip dosyasına konulmuştur.
Somut olayda; davacı taraf 27.06.2010 tarihli yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin genel kurul kararının iptal edilmesi halinde iş bu davaya konu edilen 15/05/2018 tarih, 3 nolu ihraç kararının geçersiz olacağını, anılan karar iptal edilmese dahi kendisine gönderilen ihtarnamelerin usule uygun olmadığını, zira kalem kalem borçların yazılmadığını, ayrıca ihtarnameye konu borçla ilgili olarak alınan genel kurul kararının iptaline yönelik olarak Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/191 esas sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğini belirterek, kooperatifin 15/05/2018 tarih, 3 nolu ihraç kararının iptal edilmesini talep etmektedir.
Davalı kooperatif, davacı üyesi hakkında 15/05/2018 tarih, 3 sayılı yönetim kurulu kararıyla üyelikten ihraç kararı vermiş, bu karar davacıya 23/05/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafından yasal 3 aylık süre içinde yani 14/08/2018 tarihinde işbu dava açılmıştır.
Davacı taraf dava dilekçesinde, davalı kooperatifin kendisine gönderdiğini iddia ettiği ihtarnamelerin (İhraç kararı öncesindeki 1. ve 2. İhtarnameler) kendilerine yani davacıya usulüne uygun olarak yapılmadığını ve tebliğ edilmediğini de iddia etmiştir. Davanın niteliği gereği ihraç kararı öncesi gönderildiği iddia edilen 1. ve 2. ihtarnamelerin davacı üyesine usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini ispat yükü davalı kooperatif üzerindedir. Bu yönden davalı kooperatife yazılan müzekkereye verilen cevap ve ekindeki tüm tebligat belgeleri incelendiğinde, davalı kooperatifçe 1. ve 2. İhtarnamelerin noter kanalıyla gönderildiği, ilk ihtarın Kayseri 1. Noterliği’nin 07 Mart 2018 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin 09/03/2018 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, 2. ihtar olan Kayseri 1. Noterliği’nin 26 Mart 2018 tarih, …yevmiye nolu ihtarnamesinin 29/03/2018 tarihinde davacıya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Bu nedenlerle sonuç olarak davalı kooperatifçe davacı üyesine ihraç öncesi gönderildiği iddia edilen 1. ve 2. ihtarnamelerin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ihtarnamelerde verilen sürelerin beklendikten sonra takip eden ihtarnamenin keşide edildiği görülmüştür.
Kooperatif ortağı hakkında ihraç kararı verilebilmesi için 1. ve 2. ihtarnamelerin usulüne uygun olarak düzenlenmiş olması gerekir. Yani davacı üyeden istenen borcun kaynağı, dönemleri, miktarı, ödenmediği taktirde yasal sonuçlarının ne olacağı, özellikle de ihraç kararı verileceğinin ihtarlarda açıkça ve hiçbir tereddüde yol açmayacak şekilde yazılı olması gerekir. Bu yönden 1. ve 2. ihtarnameler incelendiğinde, ödenmesi istenen bedeller olarak kesin maliyet borcu olarak 901,48 TL, işlemiş faiz borcu olarak 6.440,13-TL ve emlak vergisi borcu olarak da 725,83 TL olmak üzere toplam: 8.067,44-TL’lik borcunun bulunduğu ve ödenmesinin istendiği, davalı kooperatifin davacıya gönderdiğini iddia ettiği ve ihraç kararına dayanak gösterdiği söz konusu 1. ve 2. ihtarnamelerin içeriğinin kooperatifin ana sözleşme hükümlerine ve Kooperatifler Yasasına uygun olduğu görülmüştür.15/05/2018 tarih, 3 sayılı kooperatif ihraç kararının davacıya 23/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Bu şekilde, şekli olarak ihtarnamelerde bir usulsüzlük olmadığı görülmektedir.
İhtarnamelere konu edilen kesin konut maliyeti kasım 2009 kesin maliyet hesap raporuna istinaden çıkarılmıştır. Her ne kadar davacının da içinde bulunduğu bir kısım kooperatif üyeleri tarafından kesin maliyet raporunun iptali için Kayseri 1. Ticaret Mahkemesi’nin 2010/84 esas sayılı dosyada dava açılmış ise de davanın reddine dair verilen karar, 24/04/2013 tarihinde kanun yolları tüketilerek kesinleşmiştir.
İhtarnamelere konu kesin konut maliyetine ilişkin işlemiş faiz oranı ile ilgili olarak 08/01/2017 tarihli genel kurul toplantısında aylık %1,5 olarak karar alınmış olup 08/01/2017 tarihli genel kurul kararının iptali için Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/191 esas sayılı dosyasında halen davanın derdest olduğu, anılan dosyada alınan bilirkişi raporunda genel kurul kararın iptalini gerektirecek bir usulsüzlük olmadığının belirtilmiş olduğu, genel kurul kararları iptal oluncaya kadar geçerli olduğundan anılan dosyanın sonucunun beklenmesine gerek görülmemiştir. Bu halde işlemiş faiz oranının Yargıtay kararlarına ve TBK’nın 120. maddesine uygun olduğu açıktır.
Yine Kayseri 1. Ticaret Mahkemesi’nin 2014/308 esas sayılı dosyasında batıl olduğu tespit edilen 27/06/2010 tarihli Genel Kurul toplantısında alınan kararlardan, gündemin 9., 10., 12., ve 14. maddeleri arasında yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin maddenin de bulunduğu ancak davaya konu ihraç kararın dayanağı davacının borcunu ödememesine dayandığından yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin maddenin iptal edilmesi iş bu davayı etkilemeyeceğinden, yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin madde iptal edilmiş olsa bile kooperatiflerde (ticari şirketlerde) süreklilik ve devamlılık ilkesi gereğince yönetim kurulunca verilen kararların batıl olmasını gerektirmeyeceğinden, Kayseri 1. Ticaret Mahkemesi’nin 2014/308 esas sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesinin beklenmesine gerek görülmemiştir.
Davacıya gönderilen ihtarnamelerde emlak vergisi borcu da belirtilmiş ise de emlak vergisi alınmasına yönelik alınan genel kurul kararı olmadığı, emlak vergisinin kooperatif üyesi olmanın bir vecibesi olmadığı, emlak vergisi ödenmemesi nedeniyle üyenin ihraç edilmesinin mümkün olmadığı, kaldı ki davalı kooperatifin emlak vergisi ödediğine dair bir delil de sunmadığı görülmüştür.
Sonuç olarak, davacının kooperatif üyesi olduğu, ihtarname tarihi itibariyle 901,48 TL kesin maliyet bedeli borcu ve 6.440,13-TL işlemiş faiz borcu olmak üzere toplam 7.341,61 TL davalı kooperatife borcu olduğu, kooperatif tarafından düzenlenen ihtarnamelerde borç miktarı 8.067,44 TL olarak gösterilmiş ise de emsal nitelikteki Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2012/1339 esas, 2012/3549 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere davacıya ödeme bakımından zorlayacak miktarda ve fahiş bir farklılık bulunmadığı (725,83 TL), buna göre, davacının kooperatif üyeliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğinden, Kooperatifler Kanunu’ nun 27. ve 16. maddeleri gereğince alınan ihraç kararının yerinde olduğu sonuç ve kanaatine varılmış ve davanın reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: eksik inceleme ve eksik delil ile karar verildiğini, özellikle borcun ödenmesine ilişkin kısmi itirazları icra takip dosyalarının Sanayi ve Ticaret Bakanlığı inceleme raporunun celp edilmediğini, davanın sonucunu etkileyebilecek olan Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/191 Esas sayılı dosyasının ve Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/308 Esas sayılı dosyasının sonucunun beklenmediğini, ihraç kararını veren yönetim kurulu üyelerinin bu kararı vermeye yetkili olmadıklarını, ortada kesinleşmiş maliyet hesabının olmadığını, ihtarnamede bahsedilen maliyet borcunun icra takibi üzerine ödendiğini, müvekkili aleyhine başlatılan Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün 2016/7544 Esas sayılı dosyasında takibe kısmi itiraz edildiğini, davalı kooperatifçe itiraz edilen kısım için itirazın iptali davası açılmadığını, faiz alınmasını öngören geçerli bir genel kurul kararı olmadığını, %1.5’a göre borç faizi ilave edip, yapılan kısmi ödemeyi faize mahsup edip kalan tutarı ana para sayarak gönderdikleri ihtarnamelerin geçersiz olduğunu, dayanak olarak gösterilen 2010 yılı Genel Kurulunun 12. maddesinin Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/308 Esas, 2019/115 Kararı ile iptal edildiğini, emlak vergisi isteminin de davalı kooperatifin keyfi uygulamalarından biri olduğunu, hukuki dayanağının olmadığını bildirerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali talebine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. ve davalı kooperatif anasözleşmesinin 14/2. maddelerinde parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen kooperatif üyelerinin ihracı prosedürü düzenlenmiş olup, bu tür davalarda, mahkemece öncelikle, aidat borcunun ödenmesi için üyeye iki ihtarın gönderilip gönderilmediği ve bu ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, ilk ihtarnamenin ödemesi 30 gün geciktirilmiş borcu içerip içermediği, böyle bir borcun ödenmesi için birinci ihtarda 10 gün, ikinci ihtarda 1 aylık sürenin verilip verilmediği, bu süre içerisinde ödememe halinde müeyyidenin ne olduğunun ve ödenmesi istenen borcun miktarının ve neye ilişkin olduğunun açık ve anlaşılır olarak belirtilip belirtilmediği tespit edilmelidir. Tüm bu aşamalarda bir eksiklik bulunmaması halinde ihtarlarda istenen borcun gerçek borç olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Dosyada mevcut ana sözleşmenin 14. maddesinin parasal yükümlülükler ile ilgili ihraç prosedürüne ilişkin 2. fıkrasında ihraç kararı verilmeden önce parasal yükümlülüklerini 30 gün geciktiren ortaklara 10 günlük ödeme süresi içeren ilk ihtarnamenin gönderilmesi gerektiği öngörülmüştür.
Davalı kooperatif tarafından keşide edilen 07.03.2018 tarihli birinci ihtarnamede, Aralık 2019-28.02.2018 dönemine ilişkin şerefiye ve kesin konut maliyet bedeli borcu ile 725,83 TL. emlak vergisi toplamının ödenmesi istenilmiş olup, ödeme gününe göre 30 gün geciktirilmiş borcun istenmesi koşuluna uyulmamıştır.
Buna göre İlk derece Mahkemesince ödemesi 30 gün geciktirilmemiş borcun yer aldığı ilk ihtarnameye dayalı olarak ihraç kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, ihtarnamelerin ana sözleşme ve Kanun hükümlerine uygun olduğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek davanın kabulüne dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
Kararın niteliğine göre davacı vekilinin esasa ilişkin ihraç sebeplerine yönelik istinaf itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
HMK m. 353/1,b,2 gereğince, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/570E., 2019/482K. sayılı dava dosyasında verdiği 21/05/2019 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE.
Kararın niteliğine göre davacı vekilinin esasa ilişkin ihraç sebeplerine yönelik istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına
Buna göre:
“1-Davanın KABULÜNE,
Davalı …’nun 15.05.2018 tarihli ve 3 sayılı davacı …’ın ortaklıktan çıkarılması hakkındaki kararının İPTALİNE.
2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL’den peşin olarak alınan 35,90-TL’nin düşümü ile kalan 144,00-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL harç, 98,00-TL tebligat, 67,50-TL posta, 1.000,00-TL bilirkişi masrafı, 121,30 TL. istinaf yoluna başvurma harcı, istinaf aşamasında yapılan 32,40-TL tebligat, 32,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.387,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, “
II-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının iadesine,
III-Davacı tarafından yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak davacıya iadesine,
IV-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
15.02.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 16.02.2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır