Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/1413 E. 2023/316 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

ESAS NO : 2019/1413
KARAR NO : 2023/316
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2019
ESAS-KARAR NUMARASI : 2018/551 E.-2019/302 K.
DAVACI : … -…
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLİ :

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken yönetim kurulunun 15.05.2018 tarih ve 3 numaralı kararı ile ihracına karar verildiğini, müvekkilinin ihraç kararında belirtilen miktarda borcunun bulunmadığını, ihraç ihtarlarını gönderen ve ihraç kararını alan kişilerin böyle bir karar vermeye yetkili kişiler olmadıklarını, bu kişilerin seçildiği genel kurul toplantısında toplantı nisabının bulunmadığı hususunun Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/303 E. sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda tespit edildiğini, ayrıca bu kişilerin süresinin dolduğunu, ihtarnamelerin usulüne uygun olarak gönderilmediğini, ihtarnamelerde istenen borcun kaynağı, dönemi, miktarı, ödenmediği takdirde yasal sonuçlarının ne olacağı, özelikle de ihraç kararının verileceğinin açık ve hiçbir tereddüde yol açmayacak şekilde belirtilmesi gerektiğini, ihraca konu şerefiye ve kesin maliyet borcu ile ilgili genel kurul kararının yokluğu davasının Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde halen devam ettiğini, yapılan maliyet hesabının itirazlar sebebiyle kesinleşmediğini, müvekkilinin ihraç kararının iptali ile ilgili Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1001 E. sayılı dosyası ile açtığı davanın derdest olduğunu, ihraç prosedürü işletilirken Kooperatifler Kanununun 23. maddesindeki eşitlik ilkesine de uyulmadığını ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilince davacı ortağa gönderilen ihtarların ana sözleşmenin 14. maddesine uygun olduğunu, noter aracılığı ile davacıya tebliğ edildiğini, tasfiye yönetim kurulunun 27.06.2010 tarihli genel kurulda seçildiğini, ana sözleşme ve Kooperatifler Kanunu gereğince yetkili olduğunu, konut kesin maliyet bedelinin iptali için Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesine açılan davanın 2010/84 E., 2010/432 K. sayılı kararla reddine karar verildiğini, kararın onandığını ve şerefiye ve konut kesin maliyet bedellerinin kesinleştiğini, şerefiye ve konut kesin maliyet bedellerine itirazların yeniden değerlendirildiğini ve itiraz eden üyelere bildirildiğini, 27.06.2010 tarihli genel kurulun 12. maddesinde şerefiye ve konut kesin maliyet bedeli borçlarının nasıl ödeneceğine dair karar alındığını, davacıya konutunun 28.01.2002 tarihinde teslim edildiğini, o tarihten beri kullandığını, bu üyeye ait emlak vergilerinin müvekkili kooperatifçe ödendiğini, müvekkilince 4926 üyeye tapularının devredildiğini, sadece borçlarını ödememekte direnen 10 üyeyi ihraç ettiğini, bu üyelerin kesinleşmiş borçlarını ödemeleri halinde tapularının verileceğini, müvekkilinin Kooperatifler Kanununa ve ana sözleşmeye uygun işlemler yaptığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “Davacıya gönderilen ihtarnamelerde emlak vergisi borcu da belirtilmiş ise de emlak vergisi alınmasına yönelik alınan genel kurul kararı olmadığı, emlak vergisinin kooperatif üyesi olmanın bir vecibesi olmadığı, emlak vergisi ödenmemesi nedeniyle üyenin ihraç edilmesinin mümkün olmadığı kaldı ki davalı kooperatifin emlak vergisi ödediğine dair bir delil de sunmadığı görülmüştür.
Sonuç olarak, davacının kooperatif üyesi olduğu, ihtarname tarihi itibariyle 1703,17-TL şerefiye borcu ve 7.326,21-TL işlemiş faiz borcu olmak üzere toplam 9.029,38- TL davalı kooperatife borcu olduğu, kooperatif tarafından düzenlenen ihtarnamelerde borç miktarı 9.779,38-TL olarak gösterilmiş ise de emsal nitelikteki Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2012/1339 esas, 2012/3549 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere davacıya ödeme bakımından zorlayacak miktarda ve fahiş bir farklılık bulunmadığı, buna göre, davacının kooperatif üyeliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğinden, Kooperatifler Kanunu’ nun 27. ve 16. maddeleri gereğince alınan ihraç kararının yerinde olduğu” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; İlk derece Mahkemesince delillerinin tamamı toplanmadan karar verildiğini, sonuçlanmasının beklenmesine gerek görülmeyen derdest olan Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/191 E. sayılı dosyasının genel kurul kararlarının yokluğunun tespiti istemine ilişkin olduğundan iş bu davanın sonucunu etkileyeceğini, yine Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/308 E. sayılı dosyasında 27.06.2010 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlardan 9, 10, 12 ve 14 numaralı gündem maddelerinin mutlak butlan ile batıl olduğuna karar verildiğini, 14 numaralı karar yönetim kurulunun seçimine ilişkin olduğundan ihraç kararı veren yönetim kurulu üyelerinin yetkisiz hale geldiğini, bu davanın kesinleşmesi de iş bu dosya açısından önem arzetmekte iken mahkemece kesinleşmesinin beklenmesine gerek görülmediğini,
Müvekkili ile birlikte 350’ye yakın üyenin kesin maliyet raporuna itiraz ettiğini, bu itirazların usulüne uygun sonuçlandırılıp müvekkiline bildirilmediğini, davalı kooperatifin kesinleşmiş kesin maliyet raporu olmamasına rağmen usulsüz ihtarnameler göndererek müvekkilinin ihracına karar verdiğini, müvekkili hakkında verilen 12.05.2017 tarihli ihraç kararı ile ilgili davada, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1001 E. 2018/916 K. sayılı kararı ile dava tarihi itibariyle davacının üyeliğinin devamı söz konusu olduğundan ve ihraç işlemi bulunmadığından konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini,
İhtarnamelerde müvekkilinden istenen borcun kaynağı, dönemleri, miktarı, ödenmediği takdirde ne ile karşılaşacağı, özelikle de hakkında ihraç kararı verileceği hususlarının açık ve net biçimde yer alması gerektiğini ancak davalı kooperatifçe bu usule riayet edilmediğini, ihtarnamede belirtilen maliyet borcunun icra takibi üzerine müvekkilince ödendiğini, ancak Mahkemece ilgili icra dosyalarının getirtilmediğini, davalı kooperatifçe genel kurul kararı olmamasına rağmen faiz talep edilip yapılan kısmi ödemeyi de öncelikle fer’ilere mahsup ettiği iddiasıyla müvekkilini borçlu addettiğini,
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/308 E. 2019/195 K. sayılı kararı ile 27.06.2010 tarihli genel kurulun 12. maddesi ile alınan aylık %10 gecikme faizi uygulanacağına ilişkin kararın mutlak butlanla batıl olduğuna karar verildiğini, kooperatif yönetimince aylık %1,5 oranı üzerinden hesaplama yaptıklarını savunduğunu, oysa genel kurul kararı yoksa bu oranın da kanuna aykırı olduğunu, dolayısıyla ihtarnamelerin geçersiz olduğunu,
Bilirkişi kurulunca istenen emlak vergisi miktarının çok büyük olmadığınin tespit edildiğini, 750 lira gibi dayanaksız bir rakamın büyük miktar değil denilerek usulsüz ihraç ihtarnamesinin yasal kabul edilmesinin hukuki dayanağı olmadığını,
Belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I-Dava, davalı kooperatif yönetim kurulunun ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. ve davalı kooperatif anasözleşmesinin 14/2. maddelerinde parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen kooperatif üyelerinin ihracı prosedürü düzenlenmiş olup, bu tür davalarda, mahkemece öncelikle, aidat borcunun ödenmesi için üyeye iki ihtarın gönderilip gönderilmediği ve bu ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, ilk ihtarnamenin ödemesi 30 gün geciktirilmiş borcu içerip içermediği, böyle bir borcun ödenmesi için birinci ihtarda 10 gün, ikinci ihtarda 1 aylık sürenin verilip verilmediği, bu süre içerisinde ödememe halinde müeyyidenin ne olduğunun ve ödenmesi istenen borcun miktarının ve neye ilişkin olduğunun açık ve anlaşılır olarak belirtilip belirtilmediği tespit edilmelidir. Tüm bu aşamalarda bir eksiklik bulunmaması halinde ihtarlarda istenen borcun gerçek borç olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Dosyada mevcut ana sözleşmenin 14. maddesinin parasal yükümlülükler ile ilgili ihraç prosedürüne ilişkin 2. fıkrasında ihraç kararı verilmeden önce parasal yükümlülüklerini 30 gün geciktiren ortaklara 10 günlük ödeme süresi içeren ilk ihtarnamenin gönderilmesi gerektiği öngörülmüştür.
Davalı kooperatif tarafından keşide edilen 07.03.2018 tarihli birinci ihtarnamede, Aralık 2019-28.02.2018 dönemine ilişkin şerefiye ve konut kesin maliyet borcu ile 750 TL. emlak vergisi toplamının ödenmesi istenilmiş olup, ödeme gününe göre 30 gün geciktirilmiş borcun istenmesi koşuluna uyulmamıştır.
Buna göre İlk derece Mahkemesince ödemesi 30 gün geciktirilmemiş borcun yer aldığı ilk ihtarnameye dayalı olarak ihraç kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, ihtarnamelerin ana sözleşme ve Kanun hükümlerine uygun olduğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek davanın kabulüne dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
II-Kararın niteliğine göre davacı vekilinin esasa ilişkin ihraç sebeplerine yönelik istinaf itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle; HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 29.03.2019 tarih ve 2018/581 E., 2019/302 K. sayılı kararını DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre;
“1-Davanın KABULÜNE, davalı kooperatif yönetim kurulunun 15.05.2018 tarihli 3 no’lu kararının davacı …’ın ihracıyla ilgili kısmının İPTALİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179.90 TL. karar ve ilam harcından peşin yatırılan 35,90 TL.’nin mahsubuyla kalan 144.00 TL.’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9200,00 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 77,00 TL. ilk masraf, 1.000,00 TL. bilirkişi ücreti, 84,00 TL. tebligat gideri, 83,35 TL. posta gideri, 121,30 TL. istinaf yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 1.365.65 TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak yatırana iadesine,”
II-Yukarıda (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin esasa ilişkin ihraç sebeplerine yönelik istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
III-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
IV-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
22.02.2023 tarihinde, HMK’nın 361/(1). maddesi uyarınca, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 22/02/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza