Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/1405 E. 2023/646 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/1405 – 2023/646
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2019/1405
KARAR NO : 2023/646
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2013/269 E., 2018/759 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili ile … Sigorta A.Ş. arasında 26.10.2010 tarihinde “… Ticari Paket Sigorta Poliçesi” akdedildiğini, poliçe gereğince müvekkili şirkete ait Ankara Sincan, Ankara 1. Organize Sanayi Bölgesindeki İrmik Tesisi, Makarna Tesisi ve Yem Üretimi Yapılan Yerlerin Sincan/Ankara ilinde faaliyet gösteren … Acente numaralı … Organize Sanayi Şubesi aracılığıyla, 26.10.2010 başlangıç ve 26.10.2011 bitiş zamanlı olarak 7.360.000,00 TL’ye kadar teminat ile sigortalandığını, bu hususun 05.11.2010 tarihli “Zeyilname” ile de tekrarlandığını, işbu sigorta poliçesi kapsamında anılan fabrika, meslekle ilgili emtia, makinalar ve demirbaş üzerine çeşitli bedellerle sigorta yapıldığını, “Hırsızlık” rizikosu için tespit ve sözleşme konusu edilen sigorta bedelinin 3.890.000,00 TL olarak öngörüldüğünü, poliçe konusu müvekkiline ait işyerinde 16.06.2011 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayında, pirinç ve demir dökümden imal edilmiş makarna şekil kalıplarının çalındığını, telefon ile davalı acentesine ihbarda bulunularak poliçe kapsamında gerekli ödemelerin yapılmasının talep edildiğini, müvekkili şirkete herhangi bir dönüş yapılmadığını ve oyalandığını, yoğun girişimler ve telefon görüşmeleri sonucunda 07.10.2011 tarihli yazı ile “…eksper raporu ve evrakların tetkiki sonucunda, genel şartlar A.3.2 maddesine göre; hırsızlığa konu kalıpların ek sözleşme ile poliçeye ilave edilmediği tespit edilmiş olduğundan hasar tazminatı ile ilgili bir değerlendirme yapılmadığı”nın bildirildiğini, eksper raporu dahil, inceleme ile ilgili hiçbir belgenin müvekkili şirkete gönderilmediğini, müvekkilince 13.10.2011 tarihli yazı ile hırsızlığa konu kalıpların pres makinalarının ayrılmaz ancak çeşit bazında değişken parçalar olduğu, ayrı bir listede belirtilmesinin söz konusu olmadığı, mevcut sigorta kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin davalıya bildirildiğini, davalı tarafça 26.10.2011 tarihli yazı ile hasar evraklarının talep edildiğini, müvekkilince 02.11.2011 tarihli yazı ile dosya halinde gönderildiğini, yapılan inceleme üzerine … Sigorta A.Ş. tarafından müvekkiline gönderilen 22.12.2011 tarihli faks ile “… Sigorta A.Ş.’nin kendi sorumluluğuna düşen hasar bedeli olan 19.477,00 TL’yi müvekkili şirketin tamamen ve nakden aldığı ve neticeden … Sigorta A.Ş.’yi ibra ettiği” hususunu ihtiva eden ibranamenin imzalanmasının talep edildiğini, fakat müvekkili şirketin haklarının zarara uğramaması adına bu ibranameyi imzalamadığını, aynı içerikteki ibranamenin yine … Sigortanın faks numarasında müvekkili şirkete 13.07.2012 tarihinde gönderildiğini, müvekkilinin aynı gerekçeyle bu ibranameyi de imzalamaktan imtina ettiğini, davalı sigorta şirketi tarafından bu ibranamenin ihtirazı kayıtla imzalanması da kabul edilmediğinden önerdikleri 19.477,00 TL’nin dahi müvekkili şirkete ödenmediğini, müvekkili şirkete ait işyerinde gerçekleşen hırsızlık neticesinde çalınan kalıpların pres makinasının esaslı unsuru olan, makinanın işlevini tamamlamak için makina ile birleşen, özlerine zarar vermeksizin makinadan ayrılmayan bütünleyici parçalar niteliğindeki eşyalar olduğunu, her biri takriben 25 Kg ağırlığında olan söz konusu kalıpların makinadan ayrı şekilde kullanılması veya makinanın bu kalıplar olmaksızın kullanılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle sigorta poliçesinde ayrıca belirtilmesinin gerekmediğini, makinanın sigortalanması ile bütünleyici parçası olan kalıpların da mevcut sigorta poliçesi kapsamında değerlendirilmesinin gerektiğini, Sincan 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/108 D. İş dosyasında düzenlenen bilirkişi raporunda; makarna üretim hattının vakumlama ve presleme makinalarında makarnaya şekil veren kalıpların kullanılmadığı takdirde makarna üretiminin yapılamayacağının aşikar olduğu, dolayısıyla üretimde kullanılan kalıpların makinaların bütünleyici ayrılmaz bir parçası olduğu kanaatinde olduğunun belirtildiğini, kalıpların tespit tarihi olan 05.10.2012 tarihi itibarıyla değerlerinin eskime payı düşüldükten sonra toplam 161.856,71 TL olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, sigorta sözleşmesinden doğan rizikonun gerçekleşmiş olması nedeniyle-iş durması nedeniyle kaybı da dikkate alınmak kaydıyla müvekkilinin toplamda uğramış olduğu zararın tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 19.477,00 TL’nin muacceliyet tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş;
23.10.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 125.472,15 TL’ye artırmıştır.
Davalı vekili, davacının müvekkili şirket nezdinde … numaralı ticari sigorta poliçesinin mevcut olduğunu, Yangın Sigortası Genel Şartlarında, “Yangın Sigortası Genel Şartlarında belirtildiği üzere, aşağıda sayılanların teminat kapsamı dışında olduğu, ancak sigorta bedellerinin poliçede ayrıca belirtilmesi kaydıyla ek sözleşme ile teminat kapsamı içine alınabilir….madde 3.2: modeller, kalıplar, plan ve krokiler, ihtira beratları, belgeler, ticari defterler ve benzerleri” düzenlemesinin bulunduğunu, çalındığı beyan edilen makarna kalıpları ile ilgili gerekli araştırmaların yapılması ve sigorta poliçesinde herhangi bir ek sözleşmenin olmaması nedeniyle sigortalının talebinin reddi gerektiğini, müvekkili şirketin davacıya söz konusu hasarla ilgili ibraname gönderdiğini, ibranamenin imzalanmasını müteakip tazminatın ödeneceği hususunda bilgilendirme yapıldığını, ancak davacının bugüne kadar ibranameyi imzalamadığını, bu sebeple müvekkili şirketin temerrüde düşürülmediğini, ayrıca davacıya sigorta poliçesinde makina değeri düşük gösterildiğinden eksik sigorta hükümlerinin uygulandığını, poliçede belirtilen makina değerinin 3.525.000,00 TL olup, yapılan araştırmalarda makinanın rayiç bedelinin 5.162.953,00 TL olduğunun belirlendiğini, ayrıca poliçede her bir hasar için %10 tenzili muafiyet uygulanacağı belirtildiğinden, 21.641,00 TL – 2.164,00 (% 10) = 19.477,00 TL hasar tespit edildiğini, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddinin gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “… taraflar arasında düzenlenen sigorta poliçesinde 3.890.000,00 TL hırsızlık teminat klozu bulunduğu, davacı müflis şirkete ait iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayında çalınan makarna kalıplarının davalı şirketçe düzenlenen poliçe kapsamında olduğunun yaptırılan inceleme ile davalı şirketin kabulünde olduğu, öte yandan makarna kalıplarının makinelerin bütünleyici parçaları olması nedeniyle teminat kapsamında olduğunun kabulü gerektiği, kalıpların değerinin 139.413,51 TL olduğu, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca yapılan tenzilat sonucu davacının 125.472,15 TL talep edebileceği, alacağa davacının davalıya başvuru tarihi dikkate alınarak faiz işletilmesi gerektiği” belirtilerek, davının kabulüne, 125.472,15 TL.’nin 17.08.2011 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; çalındığı iddia olunan makarna şekil kalıplarının poliçede verilen teminat kapsamına girmediğini, Poliçe Genel Şartlarına göre ek sözleşmenin bulunması halinde talep konusu edilen kalıpların teminat kapsamına alınabileceğini ancak böyle bir ek sözleşmenin bulunmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davacı işyerinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle uğranılan zarar bedelinin, taraflar arasındaki düzenlenen sigorta sözleşmesi kapsamında davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/269 E., 2018/759 K. sayılı dava dosyasında verdiği 27/11/2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 8.571,00 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak alınan 2.142,75 TL’nin mahsubu ile kalan 6.428,25‬ TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4- HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
05/04/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 06/04/2023

Başkan Üye Üye Katip