Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2019/139 E. 2022/2099 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2019/139
KARAR NO : 2022/2099
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/09/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2015/407 Esas-2018/613 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili ile davalı taşeron firma arasında 01.07.2009-30.06.2011 tarihlerini kapsayan birer yıllık hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, dava dışı işçinin 19.03.2004-28.04.2011 tarihleri arasında taşeron şirket işçisi olarak müvekkili kurumun Genel Müdürlüğü bünyesinde çalışırken işine son verildiği gerekçesiyle Ankara 19.İş Mahkemesi’ne işçilik haklarından kaynaklanan alacakları için dava açtığını ve davanın mahkemece kısmen kabulüne karar verildiğini, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından dava dışı işçinin vekiline bedelin ödendiğini ileri sürerek ödenen bedelin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, ancak davalı davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “İddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya içeriği bütün olarak değerlendirildiğinde, davacı şirket ile davalı şirket arasında mevcut hizmet sözleşmesi kapsamında, dava dışı işçi …’nin davalı şirkette çalıştığı dönem itibari ile alacaklı olduğu miktarın bütünü ile bizzat davalı şirket tarafından ödendiği, davacının, davalı şirketten dava dışı işçi …’ye yapılan ödeme ile ilgili yasal düzenleme ve yerleşik Yargıtay kararları dikkate alındığında, davalı şirketten talep edebileceği bir alacak tutarı bulunmadığı anlaşılmakla ve mahkememizce de bu yönde kanaat edinilmiş olmakla davanın reddi”ne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: müvekkili kurumun mahkeme kararı uyarınca dava dışı işçiye ödeme yaptığını, davalı şirketin işçinin tüm alacaklarını ödemediği için dava açılmasına sebep olduğunu, işçinin her türlü özlük haklarından yüklenici şirketin sorumlu olduğunu, en son alt işverenin işçinin tüm alacaklarından sorumlu olduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini belirerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
UYUŞMAZLIK :
Uyuşmazlık; davacı idare ile davalı taşeron yüklenici firma arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi nedeniyle dava dışı işçi tarafından işçilik haklarına dayalı olarak iş mahkemesine açılan dava sonucunda davacı idare tarafından ödenen bedelin davalı taşeron yükleniciden tahsili talebinin yerinde olup olmadığı hususlarında toplanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, işçilik alacaklarından kaynaklanan dava nedeniyle dava dışı işçiye işveren davacı idare tarafından ödenen tazminatın taşeron davalı şirketten rücuen tahsili istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/407E., 2018/613K. sayılı dava dosyasında verdiği 04/09/2018 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf harcından peşin alınan 35,90 TL’nın mahsubu ile bakiye 44,80 TL’nın ravacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
28/12/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 28/12/2022
Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza