Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/978 E. 2021/1867 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E … A H K E … E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….

T Ü R K … İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E … A H K E … E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … …
ÜYE :……. …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12.12.2017
ESAS-KARAR NUMARASI ….
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK ….) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkilinin 1997 yılından 10.06.2007 yılına kadar davalı kooperatifin yönetim kurulu başkanlığı yaptığını, bu tarihten 20.11.2007 tarihine kadarda başkan yardımcılığı görevini sürdürdüğünü, müvekkilinin başkanlığı döneminde kooperatifin maddi olarak zor duruma düştüğü zamanında emekli ikramiyesini kooperatife verdiğini, yine eşinin adına kredi çekip kooperatifin masraflarına harcadığını, genel kurulda kendisine verilen daireyi borçların ödemesi için geri almak şartı ile yine davalı kooperatife iade ettiğini, müvekkilinin sağlığı bozulduğu için üyelikten ayrılmak isteyip, alacaklarını talep ettiğinde, yeni yönetimin bu alacakları ödememek için müvekkili hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, müvekkili hakkında Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava sonunda mahkemece beraat kararı verildiğini ve kararın kesinleştiğini, bu davada alınan bilirkişi raporunda müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğu 41.731,64-TL’nin avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının alacağının 2007 yılında doğduğunu iddia ettiğini, bu nedenle alacağın zamanaşımına uğradığını ayrıca müvekkilinin defter ve kayıtlara göre; davacının müvekkili kooperatife 110.740,15-TL borçlu olduğunun anlaşıldığını, ceza davasında alınan raporun müvekkili kooperatifin yokluğunda alındığını, bu nedenle itiraz edilmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…Dosya içerisinde mevcut tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; kooperatif defterleri üzerinde yapılan incelemelerde 2007 yılı yevmiye defteri kayıtlarına göre 10.06.2007 günü itibariyle kasa mevcudunun 6.783,63-TL, 20.11.2007 günü itibariyle ise 52.987,15-TL olduğu, davacının yönetimden istifa ettiği 20.11.2007 günlü 8 nolu yevmiye kaydıyla kasa hesabının bu tarihteki bakiyesinin 52.987,15-TL, iş avansları hesap bakiyesinin 23.755,00-TL ve alacak senetleri hesabında toplam 34.005,00-TL olmak üzere toplam 110.747,15-TL’nin … hesabına borç olarak kaydedilmiş olduğu, .. Cumhuriyet Savcılığı ve ceza mahkemesi dosyası içinde bulunan muavin defter dökümlerinde 8 nolu maddedeki işlemlerin görülmediği, 20.11.2007 tarihi itibariyle ortaklara borçlar (…) hesabında 60.170,79-TL bulunduğu, gerek dosyamızda alınan ve gerekse ceza dava dosyasında alınan bilirkişi raporları ve belgelerden sabit olduğu üzere 18.439,15-TL baz istasyonu kirasının davacı uhdesinde kaldığı, davacının başkan yardımcısı olduğu dönemde ortaklara borçlar emeklilik ikramiyesi açıklamasıyla 31.07.2007 tarihinde 18.000,00-TL, …. … verilen daire bakiyesi açıklamasıyla 9.755,00-TL olmak üzere toplam 27.755,00-TL’nin …. … hesabına alacak olarak aynı tarihte “…” açıklamasıyla 4.000,00-TL’nin aynı hesaba borç olarak kaydedilerek 23.755,00-TL’nin iş avansları hesabına borç olarak kaydedildiği, paranın davacı tarafından kooperatife kullanılmak üzere diğer yönetim kurulu üyelerinden birisine ödendiğine ilişkin bir belge bulunmadığı, dolayısıyla paranın akıbetinin net olarak tespit edilemediği, ortaklara borçlar hesabında davacı alacağı 20.11.2007 tarihi itibariyle 60.170,79-TL görülmekte ise de davacının kullandığı ve kooperatife verdiği kredinin faizlerine ilişkin taksit ödemelerinin kooperatifçe bu tarihten sonra da yapıldığı, 31.12.2007 tarihi itibariyle davacının bu hesaptan alacağının 58.627,57-TL olduğu, ancak davacının yönetimden istifa ettiği tarih itibariyle davalı kooperatif kasa bakiyesinin 52.987,15-TL olup davacının yeni yönetime parayı devrettiğine dair bir belge sunmadığı, tüm bu açıklamalardan kooperatif defterlerinin kapanış tasdiki yaptırılmadığından usulune uygun tutulmadığı, hesapların karışıklığı, kasa bakiyesinden ve avans hesabından davacının ne miktarda sorumlu olduğu/olmadığı net bir şekilde belirlenemediği gibi davacı alacağını ispat eder defter kayıtları hariç yazılı delil dosyaya sunulamadığı gibi ceza dava dosyasında da davacının şüpheden sanık yararlanır ilkesi çerçevesinde beraatine karar verildiği, davacının 1997 yılından 10.06.2007 tarihine kadar yönetim kurulu başkanlığı, 10.06.2007 tarihinden istifa ettiği 20.11.2007 tarihine kadar da yönetim kurulu başkan yardımcılığı yaptığı, yönetim kurulu başkan yardımcılığı yaptığı ve davacı alacağına dayanak defter kayıtlarının tanzim edildiği dönemde de başkanlığı döneminde olduğu gibi kooperatif iş ve işlemleri gerçekleştirdiği anlaşıldığından, davacının davalı kooperatiften alacağı olduğu yeterli delille ispat olunamadığından açılan davanın reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 26.605,00-TL bedelli senedin müvekkilinin uhdesinde olsa da olmasada müvekkilinin davalıya borçlu değil alacaklı olduğunu, her iki mahkemede alınan bilirkişi raporunda müvekkilinin sorumlu olmadığının tespit edildiğini, raporda müvekkilinin 40.188,42-TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin tahsilat ve harcama yetkisinin bulunmadığını, 23.755,00-TL avans alacağının kooperatif defterinde görüldüğünü, müvekkilinin gerek yönetim kurulu başkanı gerekse 2.başkan olduğu dönemde kooperatife borç verdiğini, müvekkilinin istifa ettiği tarihte 2. başkan olduğunu, bu nedenle kasa hesabından sorumlu olmadığını, sorumlu kişinin … olduğunu, dosyaya sunulan rapora itiraz dilekçelerinin ve belgelerin dikkate alınmadığını, davanın kabulü gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, davacının davalı kooperatifin yönetim kurulu başkanı ve 2. Başkanı olduğu dönemde davalı kooperatife verdiği iddia edilen borçlardan dolayı alacaklı olup olmadığı ve varsa miktarı hususlarında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davacının eski yöneticisi olduğu davalı kooperatife verdiği borçtan kaynaklı alacağın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
HMK …. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK …. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK …. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dava dosyasında verdiği 12.12.2017 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 35,90-TL harcın düşümü ile kalan 23,40-TL harcın davalı/karşı davacıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK …. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile …. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
08.12.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK …. 362/1,a gereğince miktar veya yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08.12.2021
….