Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/907 E. 2021/916 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19.12.2017
ESAS-KARAR NUMARASI :…
Taraf vekilleri tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili tarafından TMI/13.8.1. grup kodlu iletim trafo merkezlerinin hizmet alım yolu ile işletilmesi işinin 29.05.2012 tarihinde imzalanan sözleşme kapsamında 01.08.2012 ile 30.09.2015 tarihleri arasında yürütüldüğünü, davalı tarafından söz konusu iş kapsamında alınan teminat mektuplarının işin sözleşmeye uygun olarak ifa edilmesine karşın haksız olarak uhdesinde tutularak iade edilmediğini, davacının davalı teşekküle herhangi bir borcunun olmadığını, aynı zamanda …’dan ilişiksiz belgesinin alınarak davalıya ulaştırıldığını, bu sebeple bu aşamadan sonra teminat mektuplarının davalı elinde tutulmasının haksız olduğunu, davalının verilen teminat mektuplarını nakde çevirme iradesi gösterdiğini, telafisi mümkün olmayan zararlara uğramaması için davacıya ait … … …. seri numaralı 250.000,00-TL ve … … … seri numaralı 40.000,00-TL tutarındaki teminat mektuplarının üzerine dava sonuna kadar tedbir konulması ve dava sonunda davacıya iadesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, davacı şirket ile müvekkili arasında 29.05.2012 tarihinde imzalanan sözleşme ile TMİ/13.8-1 grubunda 01.08.2012-30.09.2015 tarihleri arasında trafo merkezi işletmeciliği işi yaptırıldığını, iş bitiminde davacının sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak işi yerine getirdiğini ve davalıya vermiş olduğu teminat mektubunun tarafına iade edilmesini talep ettiğini, davalı tarafından davacıya verilen cevabi yazı ile … soğuk damgalı ilişiksiz belgesi ve TMI/13.8-1 grubunda yüklenicinin çalıştırdığı personellerin kıdem tazminatlarının ödendiğine dair dekontların davalı kuruma ibraz edilmesini müteakip söz konusu teminat mektuplarının iade edileceğinin davacıya bildirildiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin “kesin teminat ve teminatın geri verilmesi” başlıklı 11.4. maddesinde teminat mektuplarının hangi şartlarda geri verileceğinin açıkça belirtildiğini, bu doğrultuda davacı tarafından …’dan istenilen soğuk damgalı ilişiksiz belgesinin teslim edilememesi nedeniyle teminat mektubunun verilmediğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…Davaya konu uyuşmazlıkta ise taraflar arasında akdedilen 29.05.2012 tarihli “154 kV. İletim Trafo Merkezleri İşletmesinin Hizmet Alımı Yolu ile Yapılmasına Yönelik Birim Fiyat Hizmet Alımı Sözleşmesi” sona erdikten sonra iş yeniden ihale edilmiş ve davacının uhdesinde kalmıştır. Bu nedenle bu iş kapsamında çalışan işçilerin iş ilişkisi sona ermediğinden feshe bağlı olarak talep edilebilen kıdem tazminatını talep hakkı bulunmadığından davalı idarenin davacıdan çalıştırdığı personelin kıdem tazminatını ödediğine dair dekontu ibraz edememesi teminatın iadesi bakımından haklı gerekçe teşkil etmemektedir.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmede “Kesin teminat ve ek kesin teminatın geri verilmesi” başlıklı 11.4. maddesinde “Taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı teşekkülümüze herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra, …’dan alınan ilişiksiz belgesinin kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tamamı, yükleniciye iade edilecektir.” hükmüne yer verilmekle kesin teminatın iade koşulları belirlenmiştir. Söz konusu madde metninde de yer verildiği “…’dan alınan ilişiksiz belgesi alınması” teminatın iadesi bakımından zaruridir.
Dosya içeriğinde davacı tarafından 12.10.2015 tarihinde elektronik ortamda … Müdürlüğü’ne müracaat edilerek … ilişiksizlik belgesi verilmesi talebinde bulunulduğu, bu talebe istinaden 12.10.2015 tarihli … … … Merkezi’nce gönderilen yazı ile bir kısım hususların yerine getirilmesinin istendiği, bu hususların yerine getirilmesi için yazdığı 30.10.2015 tarihli yazı ile gereğini davalı İdarenin bilgilerine arz ettiği, idare tarafından 02.12.2015 tarihli yazı ile ilgili … Genel Müdürlüğü’nden soğuk damgalı ilişiksiz belgesi ve çalışan personelin kıdem tazminatlarının ödendiğine dair dekontların ulaşması ile teminat mektuplarının iade edileceğinin belirtildiği görülmüştür. Dosya içeriğinde davacı tarafından ilişik kesme talep evrakı bulunmakla birlikte …’dan alınmış bir ilişkisiz belgesine rastlanılmamıştır. Davacı tarafından bu belgenin davalıya ibrazı ile teminatın iadesini talep edebilir.
Ancak dava devam ederken davacı taraf ilişiksizlik belgesini …’dan aldığından dolayısıyla teminatın iadesi koşulları oluştuğundan davanın kabulü ile teminatların davacıya iadesine, dava tarihi itibariyle davacı ilişiksizlik belgesini temin edemediğinden, dolayısıyla davalı dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinden muaf tutulmasına…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Gerek tarafların beyanları, gerek 17.05.2017 tarihli bilirkişi raporu, gerekse açıkça yerel mahkeme kararında da belirtildiği üzere dava konusu uyuşmazlığın sadece “…’dan ilişiksiz belgesinin temin edilip edilmemiş” olması değil, esas meselenin personellerin kıdem tazminatlarının ödenmesinin gerekip gerekmediği olduğunu, …’dan ilişiksiz belgesinin firmaya değil, direkt olarak kuruma gönderildiğini, firmanın bu belgeyi hiç görmediğini, başından beri bu belgenin müvekkili firma tarafından sunulması gerektiğine dair anlayışın açıkça yanlış olduğunu, davanın açıldığı tarihte müvekkilinin hukuki yararının bulunduğunun açık olduğunu, davanın açılmasına sebebiyet verenin kıdem tazminatlarının ödenmemesi nedeniyle teminat mektuplarını bozduracağını bildiren davalı olduğunu beyan ederek mahkeme kararının 2, 3, 4 ve 5. maddelerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Sözleşme hükümlerinin hiçbir tereddüde mahal vermeyecek şekilde açık ve net olduğunu, teminat mektubunun hangi şartlar altında iade edileceğinin sözleşmeyle hüküm altına alındığını, davacı tarafından …’dan istenilen soğuk damgalı ilişiksiz belgesinin müvekkiline teslim edilmemesi nedeniyle teminat mektubunun iade edilmediğini, dava açıldıktan sonra davacının ilişiksiz belgesini kuruma sunduğunu, ancak müvekkili kuruma açılan ve davacıya ihbar edilen kıdem tazminatı davasının bulunduğunu, yerel mahkemece … ilişiksiz belgesinin ibrazı yeterli görülerek teminat mektuplarının iadesine karar verildiğini, oysa teminat mektuplarının davacı şirkete iadesi için bunun tek başına yeterli olmayıp, sözleşme hükümleri gereğince davacı şirketin, çalıştırdığı işçilerin kıdem tazminatlarını ödemesi ve diğer sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini, dava konusu ihale sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemelerinin iş bitiminde yüklenici tarafından yapılacağı hususunun taahhüt altına alındığını; yine sözleşmenin 11. maddesinde de teminat mektuplarının, yüklenicinin taahhütlerinin sözleşme ve ihale dokümanının hükümlere uygun olarak yerine getirilmesi halinde iade edileceği hususunun açıkça belirtildiğini, fakat söz konusu kararda kıdem tazminatlarına ilişkin ödemenin 1475 sayılı Mülga İş Kanunu’nun 14. maddesinde yer alan “iş ilişkisinin sona ermesi şartı” gerçekleştiği takdirde yapılacağının belirtildiğini, kıdem tazminatı ödemelerinin iş bitiminden sonra yüklenici tarafından yapılacağına dair ihale sözleşmesindeki maddelerin sözleşme serbestisi kapsamında değerlendirilmediğini, bu doğrultuda ilgili kararda hukuka aykırı olarak kıdem tazminatlarınının ödenmesini talep edemeyecekleri ifade edilerek, söz konusu teminat mektuplarını da iade etmeleri gerektiğinin hüküm altına alındığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
1-Dava, taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmesi nedeni ile davacı tarafça davalıya verilen banka teminat mektuplarının iadesi istemine ilişkindir.
Kesin teminatların geri verilmesi sözleşmenin 11.4.1. maddesinde, işin sözleşme ve ekleri hükümlerine uygun yerine getirilmesi ve davacının davalıya herhangi bir borcunun bulunmaması, …’dan alınacak ilişiksiz belgesinin ibrazı koşuluna bağlanmış; 11.4.2. maddesinde ise ücret ve ücret sayılan ödemelerden dolayı herhangi bir borcun bulunmaması şartına bağlanmıştır. Sözleşmenin 36.4.4. maddesinde ise davacının çalıştırdığı işçilerden ibraname ve ödeme belgesi alıp ibraz etmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Davacının davalı tarafa sözleşme ve ekleri uyarınca işçilik alacaklarına ilişkin herhangi bir ibraname ibraz ettiği iddia ve ispat edilmemiştir. Esasen işçilik alacakları sadece kıdem tazminatından ibaret değildir. Ayrıca sözleşme süresinden sonraki yeni dönemde işçilerin yine işi alan davacı yanında çalışmaya devam etmiş olmaları davacının çalışanlarına borcunun bulunmadığına dair belge ibraz etmemesini gerektirmez. Zira sözleşme hükmü açıktır.
İlişiksiz belgesi de davadan sonra sunulmuştur.
Bu itibarla, teminat mektubunun ve kesintilerin iadesi koşulları henüz oluşmadığından mahkemece davanın reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması doğru bulunmamış, davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
2-Verilen kararın niteliğine göre davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığı değerlendirilmiştir.

HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … K. sayılı dava dosyasında verdiği 19.12.2017 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE.
Buna göre:
” Davanın reddine.
Karar ve ilam harcı:
Alınması gereken 59,30-TL harcın peşin ve tamamlama yolu ile alınan 4.971,64-TL harçtan düşümü ile fazla alınan 4.912,34-TL harcın kararın kesinleşmesi ve istek halinde davacıya iadesine.
Yargılama giderleri ve gider avansı:
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak davacıya iadesine.
Davalı tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Vekalet ücreti:
A.A.Ü.T. uyarınca 28.750,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine.”
II-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına.
III-Peşin alınan istinaf karar harçlarının istek halinde ve karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
IV-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
16.06.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.