Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/902 E. 2021/551 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2018/902
KARAR NO : 2021/551

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN VEKİLİ : … …
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 04.07.2017
ESAS-KARAR NUMARASI : ……
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 19.09.2012 tarihli …….Belgelendirme Hizmeti sözleşmesinin akdedildiğini, sözleşmenin 3.1 maddesine göre ödenecek bedelin 8.000,-TL+KDV= 9.440,-TL olduğunu, 6.2 maddesi uyarınca ücretlerin tamamının belge tesliminde alınacağını, müvekkili şirketin sözleşme kapsamında …. danışmanlık bedeli olarak 04.10.2012 tarihinde kestiği 2.360,-TL’lik faturanın bedelinin davalı tarafça ödendiğini, müvekkilinin sözleşme uyarınca verdiği İSO 9001 ve İSO 13485 kapsamında danışmanlık ve eğitim hizmeti için belgelerin tamamlanmasından sonra davalıya 14.11.2013 tarihinde 7.080,-TL’lik fatura düzenlediğini, ancak davalı tarafın hizmeti almadıklarından bahisle faturayı iade ettiğini, bunun üzerine müvekkilince 19.12.2013 tarihli ihtarname ile fatura bedelinin 5 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiğini, buna rağmen davalının ödeme yapmadığını belirterek; davalı yandan tahsil edilecek bedele, ihtarnamenin davalı yana tebliğ tarihinden itibaren beş gün sonrasında itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsilini istediklerini; dava dış……….Ltd. Şti. ile müvekkili şirket arasında, davalı şirketin ürünlerinin uygunluk değerlendirmesi ve sertifikasyonu için sözleşme imzalandığını ve bu sözleşme kapsamında müvekkili şirketin dava dışı bu şirkete 6.000,-TL ödeme yaptığını, bu alacak kaleminin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini istediklerini; dava dışı…….. Tic. Ltd.Şti. tarafından sözleşme kapsamında davalı tarafa iş sağlığı ve güvenliği hizmeti verildiğini, bu nedenle müvekkilinin dava dışı anılan şirkete 1.180,-TL ödeme yaptığını, bu alacak kaleminin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini istediklerini; dava dışı….Ltd. Şti.’nin davalıya verdiği hizmet için müvekkiline kestiği faturaya istinaden müvekkilinin anılan şirkete 1.180,-TL ödeme yaptığını, bu alacak kaleminin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istediklerini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 3.000,-TL’nin temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizleriyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirketin müvekkilinden almış olduğu iki adet dolap ve bir adet servis pansuman tedavi arabasına ilişkin 12.04.2012 tarihli fatura bedelini ödememesi üzerine aleyhine Ankara 18. İcra Müdürlüğünün ……/……. takip sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin …../. E. sayılı dosyasında itirazın iptali davası açtıklarını, davanın müvekkili lehine sonuçlandığını, Yargıtay’da temyiz incelemesinde olduğunu, davacının takip borcunu ödememek için iş bu dava konusu faturayı keserek müvekkiline gönderdiğini, müvekkilinin de faturayı iade ettiğini, davacı tarafın bu davadaki iddialarını itirazın iptali davasında da ileri sürerek takas definde bulunduğunu, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, fatura konusu alacak ile ilgili kısmi dava açılamayacağını, söz konusu faturadaki hizmetlerin müvekkiline verilmediğini, daha önce davacı şirket temsilcisi Serdar Ayyıldız ile görüşmeler yapıldığını, danışmanlık ve eğitim bedeli olarak 2.360,-TL ödeme yapıldığını, …. …Ltd. Şti.’nden alınan ve karşılığı ödenmeyen bir hizmet bulunmadığını, yine……….’ın aracılığı ile başka bir danışmanlık firmasından hizmet alındığını ve hizmet bedellerinin ödendiğini, savunarak, davanın öncelikle usulden, aksi halde esastan reddini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın kayıtlarında sadece 14.11.2013 tarihli ve 7.080,-TL’lik faturaya dayalı bir alacak kaydı gözüktüğü, dava konusu diğer alacak kalemleri ilgili herhangi bir alacak kaydı bulunmadığı, tacirlerin kendi kayıtlarının kendileri aleyhine delil teşkil edeceği, tarafların ticari defter ve kayıtlarından taraflar arasında 2012 yılından itibaren devam eden bir ticari ilişki olduğu anlaşıldığı, her ne kadar davacı tarafın fotokopisini sunduğu aslı bulunmadığı için imza incelemesi yapılamayan 19.09.2012 tarihli sözleşmedeki davalı şirket yetkilisine atfen atılı imza davalı şirket yetkilisi tarafından inkar edilmiş ise de, esasen sözleşmelerin yazılı olmasının zorunlu olmadığı, davacının 14.11.2013 tarihli 7.080,-TL’lik faturaya konu hizmeti davalıya verdiğini ispat etmek için başka yazılı delil sunmadığı, davalı tarafa yemin teklif ettiği, davalı şirket yetkilisinin yetkilisi olduğu şirketin davacı şirkete borcu bulunmadığına ilişkin yemin ettiği, yemin kesin delil olup, davacı tarafın davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın sadece 19.09.2012 tarihli ……..hazırlama ve …….belgelendirme hizmet sözleşmesinden kaynaklanmadığını, müvekkilinin ayrıca dava dışı şirketlerle anlaşarak davalı şirkete bir kısım hizmetler verilmesini sağladığını ve bu hizmetler kapsamında dava dışı şirketler tarafından kesilen faturaları ödediğini, mahkemece istenmesi üzerine taleplerini somutlaştırdıklarını, ilk derece Mahkemesince incelemenin sadece 19.09.2012 tarihli sözleşme ile sınırlı tutulduğunu, bilirkişi kurulunca dava konusunun uzmanlık alanı dışında olduklarının ifade edildiğini, buna rağmen eksik ve hatalı tespitler içeren bilirkişi kurulu raporunun mahkemece hükme esas alındığını, mahkemece rapora itirazlarının dikkate alınmadığını, 19.09.2012 tarihli sözleşme ile kararlaştırılan hizmetin davalı şirket tarafından alındığının sabit olduğunu, müvekkilinin sözleşme ile kararlaştırılan KDV dahil 9.440,- TL alacağı olduğunu, davalının ödediği 2.360,- TL.’nin düşülmesinden sonra 7.080,00 TL. alacağı olduğunun sabit olduğunu, müvekkilinin davalı şirket adına yaptığı başvuru ve evrak takibi ile………… Ltd. Şti. den ISO 9001 belgesi alındığı sabit olup söz konusu İSO 9001 belgesinin dosyaya ibraz edildiğini, …….. şirketi ile davalı şirket arasında sözleşme mevcut olmayıp İSO 9001 belgesinin davalı şirketin talebi ve müvekkili şirketin başvurusu, evrak takibi neticesinde …. şirketinden alındığını, belge bedelinin müvekkilince adı geçen şirkete ödendiğini, yine müvekkilinin davalı şirket adına yaptığı başvuru ve evrak takibi ile ……………… Şti. (………………..)’den ISO .belgesi alındığını, 02.07.2013 tarihli İSO .belgesinin dosyaya ibraz edildiğini, bu belgenin alınması için müvekkili şirket tarafından yapılan belgelendirme başvuru formunun dava dosyasında bulunduğunu, müvekkilince dava dışı……Tic. Ltd. Şti. (…….) aracılığı ile davalı şirket çalışanlarına Genel İş Sağlığı ve Güvenliği, Temel Yangın, Temel İlk Yardım, Ergonomi, Kişisel Koruyucu Donanım, Genel Acil Durum hususlarında eğitim verdirildiğini, buna ilişkin eğitim katılma tutanakları, tatbikat katılım ve değerlendirme raporlarının da dava dosyasında bulunduğunu, yine müvekkilince dava dışı …… şirketi aracılığı ile davalı şirkete Risk Değerlendirme Analizi ve Eğitimi verildiğini, buna ilişkin raporun da dosyada bulunduğunu, dava dışı şirket tarafından müvekkiline keşide edilen 15.12.2013 tarihli 1.000,- TL. bedelli faturanın müvekkilince ödendiğini ve müvekkili kayıtlarında yer aldığını, 19.09.2012 tarihli sözleşmeye karşı davalı tarafça usulüne uygun imza inkârı bulunmamasına rağmen ilk derece mahkemesince bilirkişi raporu alındıktan sonra imza incelemesi yapılmasına karar verildiğini, esasen davalının sözleşme ilişkisini ikrar ettiğini, ilk derece mahkemesince kendilerince sözleşme aslının ibraz edilememesi üzerine 19.09.2012 tarihli sözleşme kapsamında yapılan yemin sonrası davanın reddinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, karar gerekçesinin dosya kapsamına uygun olmadığını, davalı şirket yetkilisinin 19.09.2012 tarihli sözleşmede yer alan imzanın kendisine ait olmadığına ve davalı şirketin sözleşme nedeniyle borcu olmadığına dair yemin ettiğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının usul yönünden bozulmasına, aksi düşünülürse kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL. istinaf karar harcından, peşin alınan 35,90 TL.’nin düşümü ile kalan 23,40 TL.’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
31.03.2021 tarihinde, HMK’nın 362/(1)-a. maddesi uyarınca (Ek madde 1 uyarınca yeniden değerleme oranına göre belirlenen 78.630,00 TL. kesinlik sınırının altında kaldığından) KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

Başkan Vekili . Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır