Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/529 E. 2021/1387 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE …. … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 04.10.2017
ESAS-KARAR NUMARAS….
Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı aleyhine Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde müdahalenin önlenmesi ve istinat duvarın kaldırılması ile ilgili dava açtığını, davanın kabulüne karar verilip, kararın Yargıtay denetiminden geçip kesinleştiğini, mahkeme kararında giderlerin bedeli belirlenmiş ve bunun davalı kooperatiften tahsiline karar verilmiş olmasına rağmen 5.629,52-TL’nin yazılmadığını, müvekkili tarafından ilamsız icra yoluna gidildiğini ancak davalının itirazı sonucu takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkili kooperatifin ortağı olduğunu ve kura çekimi sonucu kendisine isabet eden taşınmaz tapusunu aldığını, davacının açtığı dava sonucu müvekkilinin gerekli işlemleri yaptığını ve müvekkili kooperatifin herhangi bir müdahalesinin kalmadığını, mahkeme kararının infaz edildiğini, tüm masraflarında müvekkili tarafından karşılandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…Davacı vekili, Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi …. esasta görülen dava sonucu istinat duvarının kaldırılmasına, giderlerin davalı kooperatiften alınmasına karar verildiğini, temyizden geçerek kesinleştiğini, kararın gerekçe kısmında 5.629,52-TL giderin olduğu belirtilmiş ise de; hüküm kısmına yazılmadığından ilamlı icra takibi yapılamadığını, ilamsız takibe itiraz edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı vekili, istinat duvarının kaldırılarak kararın infaz edildiğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir. Ankara 27. İcra Müdürlüğü’nün…. sayılı dosyası celp edilmiş; 5.629,52-TL asıl alacak 2.434,73-TL işlemiş faizi için takip yapıldığı, davalının itiraz ettiği görülmüştür. Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası celp edilmiş; hüküm kısmında….. nolu bağımsız bölüme 8.12.2009 tarihli harita mühendisi bilirkişi rapor ve krokisinde A-B-C harfleri ile taralı alana davalı kooperatifin müdahalesinin mennini, istinat duvarının kaldırılmasına, giderlerin davacı kooperatifçe karşılanmasına karar verilmiş, gerekçe kısmında istinat duvarının yıkım bedelinin 616,54-TL yapım bedelinin 5.012,98-TL olduğu belirlenmiştir. …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce mahallinde keşif yapılmış; mahkeme kararında belirtilen istinat duvarının yıkıldığı ancak ancak kooperatifçe 13 nolu bağımsız bölüm kullanımını genişletecek şekilde tekrar yapıldığı, yeni duvarın kararda belirtilen yere kaldırılmadığı tespit edilmiş, maliyeti için yeniden alınan raporda ilk istinat duvarının uzunluğunun 16.68 metre olduğu, peyzaj projesine uygun olarak yapılmış duvarın uzunluğunun 25.09 m olduğu, 2009 yılına göre duvarın yıkım ve yapım bedelinin 7.269,76-TL olduğu tespit edilmiş, kesinleşmiş kararda duvarın yıkım bedelinin davalı kooperatifçe karşılanmasına dendiği, ancak bilirkişi raporu gereği istinat duvarı yapımının gerekli olduğu, davalı tarafça yapılan duvarın kesinleşmiş karara uygun yapılmadığının tespit edilmiş olduğu, bu nedenle kararın infaz edildiğinin kabul edilemeyeceği , ayrıca her ne kadar kararda yapım bedelinin tahsiline denmemiş ise de; davalı tarafça kesinleşmiş karara uygun yapılmayan duvarın yıkım ve yapım giderlerini davalının karşılaması gerektiğinden İİK 30. maddesinin infazda nazara alınmasının söz konusu olacağı gözetilerek, davanın kısmen kabulüne, Ankara 27. İcra Müdürlüğü’nün….. esas sayılı dosyasında 5.629,52-TL’ye yönelik itirazın iptaline, takip tarihinden yasal faiz yürütülmesine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Davacı tarafından Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan davadaki kararın infaz edilmediğinden bahisle takibe geçildiğini ancak müvekkilinin mahkeme kararının infazı için gereken imalatı yapıp herhangi bir müdahalesininde kalmadığını, gerekli belgelerin mahkemeye sunulduğunu, mahkemece farazi bir alacak üzerinden hüküm kurulduğunu ve davalının yapmadığı masrafların tahsiline karar verildiğini, bilirkişi raporunun eksik ve denetimden uzak olduğunu, davacının hiçbir masraf ve harcama yapmadığını, bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, davacıya ait taşınmaza davalı kooperatif tarafından yapılan müdahale nedeniyle açılan dava sonucunda mahkeme kararında belirlenen yargılama giderlerinin hüküm kısmında miktar olarak yazılmaması nedeniyle bu miktarın davalıdan tahsili için girişilen takip nedeniyle davacının haklı olup olmadığı ve somut olayda kesin hüküm bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davacıya ait taşınmaza davalı kooperatif tarafından yapılan müdahale nedeniyle açılan dava sonucunda mahkeme kararında belirlenen yargılama giderlerinin hüküm kısmında miktar olarak yazılmaması nedeniyle bu miktarın davalıdan tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı … tarafından davalı kooperatif ve bu davada olmayan … aleyhine Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi nin ….. K sayılı dosyasında dava açtığı ve davalı kooperatifin davacının bahçe istinat duvarını yaparken bahçesini diğer davalı yararına küçülttüğü iddiasıyla davalıların müdahalesinin önlenmesi ve duvarın kaldırılması ile yapımına ilişkin tespit edilen 7.412,58 TL nin tespit tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilerek, bilirkişi raporunda belirtilen alana davalı kooperatifin müdahalesinin menine, istinat duvarının kaldırılmasına, giderlerin davalı kooperatifçe karşılanmasına, fazlaya dair istemlerin reddine, davalı … hakkındaki davanın husumetten reddine karar verilmiş; gerekçe kısmında duvarın yıkılması için 616, 54 TL yapılması için ise 5.012,98 TL gerekli olduğu işaret edilmiştir. Mahkemece verilen kararın davalı kooperatif tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 27.12.2011 gün…… sayılı ilamıyla onanarak kesinleşmiştir.
Davacı tarafından davalı kooperatif hakkında ilamsız icra takibi başlatılarak duvarın yıkılması için 616,54 TL, yapılması için ise 5.012,98 TL toplamı 5.629,52 TL asıl alacak, 2.434,73 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.064,25 TL nin tahsili talep edilmiş ve davalı kooperatif tarafından takibe itiraz edilmiştir.
21/07/2017 tarihli …. …. yayınlanan ….. Karar sayılı … kararı ile ilamların genel haciz yolu ile ilamsız takibe konu edilmesinin icra hukukuna ve yargılama tekniğine uygun düşmediği, bu yola başvurmakta alacaklının hukuki yararının bulunmadığı gibi borçlunun hukuki durumunu ağırlaştırdığı ve taraflar arasındaki menfaat dengesini bozduğu gerekçesi ile ilama dayalı alacağın ilamsız takibe konu edilemeyeceği yönünde karar verilmiştir.
Somut olayda; kesinleşen ilamda istinat duvarının kaldırılmasına ilişkin giderlerin davalı kooperatifçe karşılanmasına hükmedilmiştir. Bu bedelin 616,54 TL olduğu anlaşılmaktadır. Anılan…… kararı gereği davacı yanın bu bedel yönünden ilamsız icra takibi yapamayacağı gözetilerek, usulüne uygun bir takip bulunmadığından davanın bu kısım yönünden usulden reddi gerekirken ilk derece mahkemesince bu hususun gözetilmemesi doğru görülmemiştir.
Duvarın yeniden yapılması bedeli olan 5.012,98 TL yönünden ise; yukarıda anılan mahkeme kararının hüküm kısmında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış gerekçe kısmında bu masraftan bahsedilmiştir. Buna rağmen davacı tarafça karar temyiz edilmemiş davalının temyiz istemi üzerine inceleme yapılmış ve karar kesinleşmiştir.
6100 sayılı HMK’nun dava şartları başlıklı 114. maddesinin i fıkrası “Aynı davanın, daha önceden kesin hükme (m. 303) bağlanmamış olması” hükmünü içermektedir.
Mahkemece aynı uyuşmazlık konusunda kesinleşmiş mahkeme ilamına konu edilen alacakla ilgili taleple ilgili davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esas hakkında hüküm kurulmasında isabet görülmemiş olup, 6100 sayılı HMK’nun 353/1,a,4 maddesi uyarınca kararın esası incelenmeden kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK m. 353/1,a.4 gereğince, Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce….. sayılı dava dosyasında verilen 04.10.2017 tarihli kararın, ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-Peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından hükümle birlikte değerlendirilmesine,
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
06.10.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 353/1,a ve 362/1,g gereğince KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 06.10.2021
Başkan … Üye … Üye … Katip …