Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F D İ L E K Ç E S İ N İ N R E D D İ)
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N E S A S T A N R E D D İ )
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
…
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12.04.2017
ESAS-KARAR NUMARASI …..
Davacı ve davalı vekilleri tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Asıl davada davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında 05/11/2008 ve 01/10/2009 tarihinde olmak üzere ……ile ilgili olarak iki adet sözleşme imzalandığını, davalı idarenin sözleşme dönemlerine istinaden müvekkili şirketin hak edişlerinden 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 81/1-ı bende gereğince %5’lik … prim kesintisi adı altında kesinti yaptığını, davalının müvekkili şirketin hak edişlerinden %5 tutarında kesinti yapmasının yasaya aykırı olup bu kesintinin dayanağının … tarafından çıkartılan 25/10/2008 tarihli resmi gazetede yayınlanan … Tebliğ hükmünün gösterilemeyeceğini, zira tebliğ hükmünde “…506 sayılı Kanuna göre kesilir” ifadesinin yer aldığını, 25/10/2008 tarihinde 5510 sayılı Kanun’un yürürlükte bulunduğunu, yayın tarihinde mülga olan bir kanuna dayanarak çıkarılan genel tebliğ düzenlemesinin yok hükmünde bulunduğunu,
Ayrıca 5510 sayılı kanunun 81/1- ı bendinde yapılan teşvik düzenlemesine ilişkin Kamu İhale Kurumuna tebliğ çıkarma yetkisi verildiğini, %5’lik Hazine desteğine ilişkin düzenlemelerin … Başkanlığı ile Hazine Müşteşarlığı tarafından yapılacağının yasa gereği olduğunu, idarenin müvekkilinin alacağını tam ödememekle kusurlu bulunduğunu, idarenin sözleşme kapsamında ödeyeceği bedelin almış olduğu hizmet karşısında ödediği hizmet bedeli olduğunu, müvekkilinin alacaklarından dava konusu 418.628,78 TL’yi keserek eksik ödeme yaptığını, bu miktarın 11/03/2011 tarihli ödeme emri ile 215.040,86 TL’sini, 09/05/2011 tarihli ödeme emri ile 145.937,54 TL’sini, 28/04/2011 tarihli ödeme emri ile 9.513,75 TL’sini, 22/06/2011 tarihli ödeme emri ile 12.135,73 TL’sini, 20/07/2011 tarihli ödeme emri ile 12.208,89 TL’sini, 22/08/2011 tarihli ödeme emri ile 11.664,16 TL’sini, 29/09/2011 tarihli ödeme emri ile de 12.127,85 TL olarak müvekkilinin istihkaklarından kestiğini, 09/05/2011 tarihli ödeme emrindeki kesintinin 05/11/2008 tarihli sözleşme dönemine ilişkin kesinti olup, 05/11/2008 tarihli sözleşmeye dayalı işin bitirilip …’dan soğuk damgalı ilişiksizlik belgesi alınarak kati teminatın idare tarafından serbest bırakılmasından sonra sözleşmeden doğan alacaklardan yapılan bir kesinti olduğunu, 12/04/2011 tarihinde davalı idareye başvurduklarını, olumlu cevap alamadıklarını ve davalının kesinti yapmaya devam ettiğini, …’nun 06/06/2011 tarihli… sayılı yazısı davalı idareye bildirilmesine rağmen yine kesintilerin devam ettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmelerden doğan ve davalı tarafından ödenmeyen istihkaklarından kesilen dava konusu, 418.628,78 TL alacağın her bir kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; dava konusu talebin zamanaşımına uğradığını, davanın bu nedenle reddi gerektiğini, müvekkili idarece yapılan kesintinin haklı ve yerinde olduğunu, yükleniciye yapılacak ödemelerde Hazinece karşılanan tutarların dikkate alınması ve hakediş ödemelerinden mahsup edilmesinin gerekli olduğunu, bu farkın hesaplanarak fiyat farkında gösterilmemesi halinde aynı prim tutarın hem ihale çerçevesinde bütçe ödeneklerinden, hem de yapılan düzenleme çerçevesinde Hazine tarafından karşılanmış olacağını, … Başkanlığı’nca yapılan 2008-2009-2010 denetimleri aşamasında hakedişlerden yukarıda belirtilen düzenlemeler doğrultusunda hakedişlerden kesilmeyen tutarların kamu zararı olarak nitelendirildiğini ve ilgili kişilere zimmet çıkartıldığını, 6183 sayılı Kanuna ve eklerine uygun olarak tahsiline gidilmesi gerektiği hakkında rapor düzenlediğini, bu yasal düzenlemelerin, kesintilerin yasal dayanağını oluşturduğunu, dava konusu %5 Hazine prim desteğine konu olan işin hizmet alım işi olup, hizmet alım ihalelerinde doğrudan hizmette çalışacak kişilerin maliyeti dikkate alınarak keşif bedeli dolayısıyla ihale bedelinin belirleneceğini, bu nedenle idarenin %5’lik prim desteğini dikkate alarak yapacağı ihalelerde ihale bedeli düşeceğinden … tarafından bahse konu % 5’lik Hazine prim desteğinin hakedişlerden niçin kesilmediğinin sorgulandığını, idari işlemde hukuka aykırı bir yön bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Birleşen Ankara 11.ATM’nin…. esas sayılı dava dosyasında, davacı vekili; taraflar arasında hizmet sözleşmesinden kaynaklı şimdilik 25.679,64-TL alacağın 16.852,34-TL’sinin 10/10/2014 tarihinden itibaren, kalan 7.827,30-TL’sinin de 06/11/2014 tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan tahsilini istediğini, bu konuda aynı zamanda Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… numaralı dosyası ile dava açtıklarını, bu dosya irtibatlı olup birleştirme talep edildiğini, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yukarıda belirttiği miktarların belirtilen tarihlerden itibaren davalıdan tahsili talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımından reddi gerektiğini, husumet itirazları bulunduğunu ve esas yönden de davanın reddini istemiştir.
Birleşen Ankara 1.ATM’nin…..esas karar sayılı dava dosyasında davacı vekili; 2009-2014 yılları ….. sağlanması işinin…. tarafından ihaleye çıkartıldığını, ihale sonucunda işin müvekkili şirkete verildiğini, bu iş ile ilgili olarak müvekkili şirket ile davalı … arasında biri 05/11/2008 ve diğeri 01/10/2009 tarihli olmak üzere 2 adet sözleşme imzalandığını, müvekkilinin …’den aldığı bu işin bir bölümünü taşeron olarak dava dışı …… ne verdiğini, davalı …’nin müvekkili şirketin hak edişlerinden 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı yasanın 81/ı maddesi gereğince % 5’lik … prim indirimi kesintisi yapıldığını, davalının bu şekilde kesinti yapması üzerine müvekkilinin davalının yapmış olduğu % 5’lik … prim indirimi kesintisini kendi taşeronlarına yansıttığını, taşeronlarının istihkaklarından kesinti yaptığını, davalının 215.040,86 TL kestiğini, bu miktarın taşeron …..isabet eden kısmın 140.496,18 TL olduğunu, davalı …’nin müvekkilinin istihkaklarından, müvekkilinin de taşeronlarından … Ltd. Şti’nden kestiği kısım için adı geçen taşeron şirketin Ankara 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…. esas sayılı dosyasıyla müvekkili aleyhine dava açarak, 140.496,18 TL’nin tahsilini istediğini, … Genel Müdürlüğü’nün müvekkilinin hakedişlerinden yaptığı kesintilerin taşeronlara yansıtılması neticesinde taşeron şirketler tarafından müvekkili aleyhine alacak davaları açıldığını, müvekkilinin de kendi istihkaklarından yasalara aykırı şekilde yapılan kesintilerin tahsili için Ankara 18. Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasıyla … Genel Müdürlüğü aleyhine alacak davası açtıklarını, bu nedenle mahkemenin…. esas sayılı dosyasının, Ankara 18. Ticaret Mahkemesi’nin …..esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…İncelenen asıl ve birleşen dava dosyalarının kapsamı taraf şirketler arasında imzalanan … … hizmet sözleşmeleri, bu hizmet sözleşmeleri kapsamında asıl dava yönünden davalı kurumun % 5 lik kesinti yaptığı miktar, birleşen davalar yönünden kesinleşen kararlar ve icra dosyalarına yapılan ödemeler ile alınan bilirkişi raporları karşısında;
Taraflar arasında “Ankara barajları ve ana isale hatlarının koruma ve güvenliğinin sağlanması işi” ile ilgili olarak 05/11/2008 ve 01/10/2009 tarihlerinde olmak üzere 2 adet sözleşme imzalandığı, asıl dava yönünden bu sözleşme dönemlerine istinaden davacı şirketin hakedişlerinden 5510 sayılı Kanun’un 81/1-ı bendi gereğince % 5 lik … prim indirimi kesintisinin davalı kurumca yapılmasının 5510 sayılı Yasa ve 4753 Yasa kapsamında haksız ve yersiz olduğu anlaşılmış, davacının talebi ile bağlı kalınarak 418.628,78 TL üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davacı vekili her ne kadar bu kesintilerin kesinti tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini talep etmiş ise de davalıyı bu davayI açmadan önce temerrüde düşürdüğüne iliskin ihtarname eklemediği, bu yönde iddiası da olmadığı gibi taraflar arasında imzalanan … … Hizmet Sözleşmelerinde davacı lehine faizin başlangıcı yönünden bir hüküm de bulunmadığı görülmekle, dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş, uyuşmazlık tacirler arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklı olup davacı dava dilekçesinde avans faiz istediğinden 3095 sayılı 2/2 maddesi uyarınca avans faizine hükmetmek gerekmiştir.
Birleşen her iki dava yönünden ise, iki bilirkişi raporu arasında bu dosyalar yönünden görüş ayrılığı oluşmuş ise de bu hususlar mahkemenin takdirinde olup davacının istihkaklarından kesilen %5 lik indirimin davacı tarafından alt taşeronlarına yansıtılması ve aleyhine açılan davaların kabul ile sonuclanması üzerine bu yargılama masraflarını, haksız eylemi nedeniyle bu işleme sebebiyet veren davalı kurumdan talep etmesi haklı ve yerinde görülmüş ve buna göre yapılan irdelemede;
Birleşen Ankara 11. ATM nin ….esas sayılı dava dosyası yönünden; yukarıda bahsedilen … … hizmet sözleşmesi kapsamında davalı …’nin bu şekilde kesinti yapması üzerine davacı şirketin, davalı idarenin yapmış oluduğu %5 oranındaki … prim kesintisinin kendi taşeronlarına yansıttığı ve istihkaklarından kesinti yapması üzerine bu şirketlerden biri olan … … … … A.Ş tarafından Ankara 10. Asliye Ticaret mahkemesi’ne….esas sayılı dosyası ile dava açarak istihkaklarından kesilen 145.937,54 TL’nin faizi ile tahsilini istediği, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile bu miktarın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davacıdan tahsiline karar verildiği, bu miktarın ve ferilerinin toplamı 24.679,64 TL’nin ödenmek zorunda kaldığı gerekçesi ile açılan bu davada, davacının bu talebinin haklı olduğu anlaşılmış ve bu miktarın da birleşen davadaki dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş,
Birleşen Ankara 1. ATM nin 2014/603 esas sayılı dava dosyası yönünden; yukarıda bahsedilen … … Hizmet Sözleşmesi kapsamında davalının bu şekilde kesinti yapması üzerine davacı şirketin davalı idarenin yapmış oluduğu %5 oranındaki … prim kesintisinin kendi taşeronlarına yansıttığı ve istihkaklarından kesinti yapması üzerine bu şirketlerden biri olan … … … …A.Ş tarafından Ankara 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne 2012/33 esas sayılı dosyası ile dava açarak istihkaklarından kesilen 140.496,18 TL’nin faizi ile tahsilini istediği, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile bu miktarın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davacıdan tahsiline karar verildiği, bu miktarın ve ferilerinin toplamı 47.761,31TL’nin ödenmek zorunda kaldığı gerekçesi ile açılan bu davada, davacının bu talebinin haklı olduğu anlaşılmış ve bu miktarında birleşen davadaki dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: haksız kesintilerin yapıldığı tarihten itibaren faize hükmedilmesinin gerektiğini, idareye yapılan 12.04.2011 ve 27.07.2012 tarihli başvurularının dikkate alınmadığını, asıl davaya konu 418.628,78 TL alacağın 215.040,86 TL’si 11.03.2011, 145.937,54 TL’si 09.05.2011, 9513,75 TL’si 28.04.2011, 12.135,73 TL’si 22.06.2011, 12.208.89 TL’ si 20.07.2011, 11.664,16 TL’ si
22.08.2011, 12.127,85 TL’si 29.09.2011 tarihinde müvekkilinin hakedişlerinden kesildiğini, davalıdan talebe haklı oldukları miktarların hakedişlerinden kesintilerin yapıldığı tarihlerden itibaren işlemeye başlayan avans faizleri ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesi gerekirken, faizin başlangıcına yönelik taleplerinin reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, birleşen Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014 /1209 E. sayılı dosyası ile davalının yapmış olduğu kesintiye dayalı olarak, müvekkilinin taşeronları ile yapmış olduğu sözleşme gereğince, taşeronlarına yansıttığı kesinti sebebi ile taşeron … … … A.Ş. tarafından müvekkili aleyhine Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012 / 82 E. (2014 / 398 E.) sayılı dosyası ile açılan dava sonucunda davanın müvekkili aleyhine sonuçlandığını, iş bu dava nedeni ile müvekkili tarafından dava dışı taşeron … … … A.Ş.’ne dava konusu asıl alacak ve faizlerin dışında ödeme yapıldığını, müvekkili tarafından dava konusu asıl alacak ve faizler dışında yapılan yargılama giderleri, avukatlık ücreti ve bu kalemlere ilişkin işlemiş faiz miktarları ile ilam harcı tutarlarının bu harcamaların yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlayan avans faizleri ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesi gerekirken, birleşen bu davaya konu alacak yönünden de faizin başlangıç tarihine ilişkin talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. sayılı dosyası ile müvekkilinin taşeronları ile yapmış olduğu sözleşme gereğince, taşeronlarına yansıttığı kesinti sebebi ile taşeron … … …… A.Ş. tarafından, müvekkili aleyhine Ankara 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin …sayılı dosyası ile açılan dava sonucunda davanın müvekkili aleyhine sonuçlandığını, iş bu dava nedeni ile müvekkili tarafından dava dışı taşeron … … … Eğ. … … A.Ş.’ne dava konusu asıl alacak ve faizlerin dışında ödeme yapıldığını, müvekkili tarafından ödenen dava konusu asıl alacak ve faizleri dışında müvekkili tarafından ödenmek zorunda kalınan mahkeme vekalet ücreti, yargılama masrafları, icra tahsil harcı, ilam harcı, icra avukatlık ücretinden ibaret alacaklar için bu harcamaların yapıldığı tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, birleşen bu davaya konu alacak yönünden de faizin başlangıç tarihine ilişkin talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının “davacının faizin başlangıcına yönelik talebinin reddine” bölümünün kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran-davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: talebin zamanaşımına uğradığını ve hakedişlere ihtirazi kayıt konmadığını, davacı … alt yükleniciye ödeme yaparken %5 kesintileri kestikten sonra ödemede bulunduğunu, bunun imzalanan sözleşme gereği olduğunu, kurumun … denetimine tabi olduğunu, yükleniciye yapılacak ödemelerde Hazinece karşılanan tutarların dikkate alınması ve hakediş ödemelerden mahsup edilmesi gerektiğini, bu farkın hesaplanarak fiyat farkında gösterilmemesi halinde, aynı prim tutarı hem ihale çerçevesinde bütçe ödeneklerinden hem de yapılan düzenleme çerçevesinde Hazine tarafından karşılanmış olacağını, … sorgularında yüklenici …’ya yapılan hakediş ödemelerinden %5’lik prim tutarının düşülmesi gerektiğinin vurgulandığını, hükme esas alınan 14.12.2016 tarihli bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, birleşen dosyalar yönünden alacak olmadığı belirlenmesine rağmen tahsil yönünden verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, avans faizine hükmedilmesinin de doğru olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I-Asıl davada, taraflar arasında … hizmeti işine ilişkin hizmet alımı tip sözleşmesi imzalandığı, davalı tarafından davacı hakedişlerinden 5510 sayılı Yasanın 81/1-ı maddesine dayanılarak haksız kesinti yapıldığı iddiası ile yapılan haksız kesintilerin kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili istenmiştir.
a-İstinaf (kesinlik) sınırı belirlenirken, yalnız asıl talep nazara alınır: faiz, icra tazminatı (İİK m. 67, m. 69, m. 72) ve (ihtarname, delil tespiti ve yargılama giderleri gibi) giderler hesaba katılmaz (Prof. Dr. Baki Kuru, İstinaf Sistemine Göre Yazılmış Medenî Usul Hukuku, Ağustos 2016 S: 672).
Asıl dava kabul edilmiş olup olup davacı vekilinin istinaf başvurusu feri nitelikteki faizin başlangıcına yöneliktir. Kesin olan kararlara yönelik istinaf istemleri yönünden HMK’nın 346/(1) maddesi uyarınca mahkemece bir karar verilebileceği gibi, aynı Kanun’un 352. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi’nce de karar verilebileceğinden, HMK’nın 346/(1) ve 352/(1)-b. maddeleri uyarınca davacı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
b-Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
II- a-Birleşen davalarda, davacı şirket ile davalı idare arasında … hizmeti işine ilişkin hizmet alımı tip sözleşmesinin imzalandığı, davalı tarafından davacı hakedişlerinden 5510 Sayılı Yasının 81/1-ı maddesine dayanılarak haksız kesintiler yapması üzerine davacının da işin bir bölümünü taşerona verdiği, davalının yaptığı %5’lik kesinti nedeniyle bu kesintiyi kendi taşeronlarına yansıttığı ve bu nedenle aleyhine açılan davalar sonunda verilen mahkeme kararları ve bu doğrultuda aleyhinde yapılan icra takipleri neticesinde, dava konusu asıl alacak dışında, ilam vekalet ücreti, yargılama gideri, icra tahsil harcı, icra avukatlık ücreti ödemek zorunda kaldığı iddiası ile asıl alacak dışında yapılan bu ödemelerin davalıdan ödeme tarihlerinden itibaren faizi ile birlikte tahsili istenmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yargılama sırasında alınan 11.08.2014 tarihli kök rapor ile 24.08.2015 tarihli ek raporda birleşen dava ile ilgili özetle; ” davacı …’nın 5510 sayılı Kanun kapsamına girmeyen bir firma olup alt taşeron olarak çalıştırdığı ve sözleşme gereği İdareye bildirimde bulunduğu firmaların bu teşvikten yararlanmaları sebebiyle hakedişlerinden kesinti yapıldığının belirlendiğini, bahse konu kesintilerin ikinci olarak imzalanan 01.10.2009 tarihli sözleşme döneminde ve ihaleye ait hakedişler üzerinden yapıldığı, herhangi bir ihtar ve talepte bulunulmadığı, kesilmesi gerektiği ifade edilen tarih ile fiili kesintinin yapıldığı tarih arasında gecikme cezası adı altında tahakkuk ettirilen miktarların ilave edildiğini, kesinti yapılmasına etken olan hususun … denetimi sırasında düzenlenen rapor ve bu kesintileri yerine getirmeyen personel hakkında soruşturma açılmasına bağlı olduğu” açıklanmış ve sonuç kısmında davacının alt taşeron … kesinti yapmasının doğru olmadığı belirtilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi’nce 14.12.2016 tarihli daha sonra alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, birleşen Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Sayılı ve birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin….Sayılı davalarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Birleşen davalarda her ne kadar davacı vekili, davalı tarafından müvekkilinin hakedişlerinden 5510 sayılı Kanun’un 81/1-1 maddesine dayanılarak %5 oranında haksız kesinti yapıldığı, bu nedenle müvekkili tarafından işin bir kısmının ihale edildiği, birleşen davalardaki davalı alt taşeronların hakedişlerinden müvekkili tarafından yapılan kesintiler nedeniyle, alt taşeron şirketler tarafından müvekkili aleyhine açılan davalar ve kesinleşen yargı kararları ve müvekkili hakkında başlatılan icra takipleri nedeniyle ödenen asıl alacak dışındaki icra giderleri yönünden talepte bulunmuş ise de davacının davalı …’nin 5510 Sayılı Yasanın 81/1-ı maddesine dayanılarak hakedişlerinden kesinti yapması nedeniyle dava dışı alt taşeronların hakedişlerinden bu nedenle kesinti yapması haklı bir nedene dayanmadığından, davacı vekili yapmış olduğu kesintiler nedeniyle maruz kaldığı icra takiplerinden dolayı ödemek zorunda kaldığı yargılama giderlerini, davalıdan talep edemez. Bu nedenle birleşen davaların reddi gerekirken kısmen kabul edilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, birleşen davalar yönünden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca İlk derece Mahkemesi kararını kaldırarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
b- Birleşen davalarda kararın kaldırılması nedenine göre davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
HÜKÜM :
I-Asıl davada; yukarıda (I-a) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin İSTİNAF DİLEKÇESİNİN REDDİNE,
II-Asıl davada; yukarıda (I-b) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
III-Birleşen davalarda; yukarıda (II-a) numaralı bentte açıklanan denenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
HMK m. 353/1,b,2 gereğince, Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. sayılı dava dosyasında verdiği 12.04.2017 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE.
Buna göre:
“A- Asıl dava yönünden,
Asıl davanın kısmen kabulü ile, 418.628,78 TL davacı alacağının 03.12.2012 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 28.596,53 TL harçtan peşin olarak alınan 6.216,65 TL’nin düşümü ile kalan 22.379,88 TL karar harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
2-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 30.695,15-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 6.216,65 TL harç ile 1,418,90 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 7.635,55 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B- Davacının birleşen Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı davasının reddine,
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin olarak alınan 421,50 TL’nin mahsubu ile kalan 362,20 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
C- Davacının birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı davasının reddine,
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin olarak alınan 815,65 TL’nin mahsubu ile kalan 756,35 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 7.164,19 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Asıl ve birleşen davalarda artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istek halinde taraflara iadesine,”
IV-Peşin olarak yatırılan istinaf harçlarının iadesine,
V-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
10.11.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 10.11.2021
….