Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/355 E. 2021/621 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 01/06/2017
ESAS-KARAR NUMARASI : ….

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, davacının davalı kooperatifin ortaklarından olduğunu, 19/10/2014 tarihinde yapılan Genel Kurulun davacıya bildirilmediğini, kurucu başkan ve son seçime kadar da başkanlık görevini yürüten davacının mernis adresi belli olmasına rağmen hem toplandının düzenleneceğinden hem de sonuçlarından haberdar edilmediğini, ayrıca devir ve kayıt işlemleri yapılan onlarca kooperatif üyelerinin de çağrılmadığını, düzenlenen genel kurulda çok sayıda yanlış karar alındığını, ek ödeme ve taşınmaz satışı yönünden nisaplara uyulmadığını ileri sürerek, 19/10/2014 tarihli genel kurulda alınan tüm kararların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı …’nın müvekkili kooperatifin kurucu üyelerinden olduğunu, davacının taahhüt ettiği sermayeyi kooperatife ödemediğini, davanın süresinde açılmadığını, davacı …’nın aynı türde başka kooperatiflerin Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yaptığını, kooperatif nezdinde kayıtlı adresine davacı adına tebligat çıkarılmış olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “… davalı kooperatifin 2013 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın 19.10.2014 tarihinde yapıldığı, toplantıdan önce gündemin ve davetiyenin davacıya iadeli taahhütlü tebligatla davacı tarafça beyan edilen adres bilgileri dikkate alınarak tebliğe çıkarıldığı, tebliğin bila tebliğ iade edildiği, davanın 1 aylık hük düşürücü süre geçtikten sonra 26.06.2015 tarihinde açıldığı, ayrıca genel kurulda alınan kararların yok hükmünde olmadığı gibi, kanuna, ana sözleşme hükümlerine ve dürüstlük kurallarına aykırı olmadığı sonucuna varılmıştır.
Yukarıdan beri açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında, davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Söz konusu kooperatife yıllarca emek verip başkanlık görevlerinde bulunmuş olan müvekkilinin adres yetersizliğinin mazeret gösterilerek yokluğunda karar alınmasının doğru olmadığını, bu denli önemli kararların alındığı bir toplantıdan müvekkilinin emeği ve tecrübeleride göz önüne alınarak tebligat yapılamasa bile telefonla ulaşılarak bilgi verilmesi ya da adres alınması gerektiğini, davacının, alınan kararları etkilemesine bilinçli ve kötüniyetli olarak engel olduklarını, ayrıca müvekkilinin adresinin hatalı yazıldığını, toplantıdan haberi olmayan davacıya haber verilmemesinin bir aylık itiraz süresini geçirmesine sebep olduğunu, ayrıca toplantıda alınan kararlarda toplantı yeter sayılarına uyulmadığını, kararların yeterli çoğunlukla alınmadığını beyan ederek, yerel mahkemece verilen kararın kaldırılması ile genel kurul kararlarının iptal edilmesini talep etmektedir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalı kooperatifin 19/10/2014 tarihli genel kurulunda alınan kararlarının iptali istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce …. sayılı dava dosyasında verilen 01/06/2017 tarihli karara yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar harcından peşin alınan 31,40 TL’nin mahsubu ile kalan 27,90 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına,
14/04/2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır