Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/351 E. 2022/36 K. 26.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26.10.2017
ESAS-KARAR NUMARASI ….

Davalı … vekili ile … … … ve … A.Ş. vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; taraflar arasında 15.05.2006 tarihinde akdedilen sözleşmenin; müşteri ve/veya müşteri tarafından kullanılan ve envanter listesinde bulunan değişik lokasyonlardaki dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar ve serverler, scannerlar, ses kayıt sistemleri, yazıcılar, hub, router,……. modemler, altyapı, klima-havalandırma-ısıtma, topraklama, …., kompanzasyon cihazları, elektrik panosu, Qmatik cihazları, şekerkur panosu, telefon santralleri, jeneratörler, reklam panosu, şube aydınlatmaları, para sayma makineleri, projeksiyon cihazları, fax makinelerinin … sistemleri ve datacenter cihazlarının … …. ve … A.Ş. firması tarafından bakım ve onarımını, parça dahil/veya hariç destek hizmeti ve bakım hizmeti verilmesini, ürün ve cihazların normal ve periyodik bakım ve onarımlarının parça dahil yapılmasını kapsadığını, bakım kapsamında olan cihazlar için gerekli olan firmware ve patch upgradeleri ücretsiz olarak bakım kapsamında yapılacağını ve bu sözleşmenin … … şubelerini, birimlerini, genel müdürlüğünü, … bölge müdürlüklerini, ….., … ile ilgili diğer hizmet yerlerininin yanısıra ayrıca bu sözleşmenin …, …. bağlı kurum tahsilatları yapan donanımlar ve personel sandığı vakfınadkai cihazları ile … …’nin diğer tüm iştirak ve ortaklıklarındaki cihazları da kapsadığını, sözleşmenin 8.1 maddesine göre bakım, onarım ve destek işleminin en geç 15 Mayıs 2006 tarihinde başlayacağını, başladığı tarihten itibaren 36 ay süre için geçerli olduğunu, firma ile banka arasında sözleşmeyi bankanın istemesi halinde herhangi bir gerekçe belirtmeksizin birinci yıldan sonra, 3 ay öncesinden haber vererek iptal edebileceğini, bankanın firmaya tazminat ve benzeri adlar altında herhangi bir bedel ödemekle yükümlü olmadığını, sözleşmenin 3 yıl sonunda otomatikman sona ereceğini, sözleşmenin feshi halinde bankanın birikmiş borçlarını ortadan kalkmadığını, her durumda bankanın birikmiş borlarını ödemekle yükümlü olduğunu, sözleşmenin 10. Maddesine göre … ….’nin KDV hariç toplam 36 ay süreyi kapsamak üzere 1.380.000 USD (… Doları) bedeli … … ve … A.Ş.’ye, ilk yıl için KDV hariç aylık 47.500 USD (… Doları), ikinci ve üçüncü yıllar için KDV hariç aylık 33.750 USD (… Doları) ödeyeceğini, müvekkili firmanın sözleşmede belirlenen edimlerini eksiksiz yerine getirdiğini, davalının da müvekkil firmayı hiç ikaz etmediğini, yapılan işlerin zamanında ve usulüne uygun yapılmadığına ilişkin hiçbir itirazda bulunulmadığını, davalı …’ın ise ücret ödeme edimini aylarca yerine getirmediğini, yapılan işlerle ilgili düzenlenen faturaları defterlerine işlemelerine rağmen bedellerini ödemediğini, ödemelerini yapmayan davalının 05.02.2009 tarihinde kötüniyetli davranarak ağustos 2008 tarihinden itibaren işlerin yapılmadığını belirten İstanbul-Beşiktaş 11. Noterliği marifetiyle 05.02.2009 tarih ….. yevmiye nolu ihtarname keşide ettiğini, bankanın akdi fesihde haksız ve kötüniyetli olduğunu, “kendi edimini yerine getirmeyen başkasının edimini yerine getirmesini isteyemez” hukuk prensibine aykırı davrandığını, bu fesihin müvekkil firmayı mağdur etme amacına yönelik olduğunu, davalının feshe rağmen müvekkil şirkete iş yaptırdığını ve bunun bedelini ödemediğini beyan ederek feshin geçersizliğinin tespiti ile sözleşmenin yürülükte ve tarafları bağlayıcı bulunmasına, yapılan işlerin bedeli olan KDV dahil 622.435,33 TL’nin 27.03.2009 tarihinden itibaren vadeli mevduata ödenen en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte tahsiline, … … Bankası tarafından verilen 405.000 ABD Doları değerindeki teminat mektubunun haksız ve yersiz olarak nakde çevrildiğinden 405.000 ABD Dolarının, 25.03.2009 tarihinden itibaren vadeli dövize ödenen en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte tahsiline, fesih olmasaydı sözleşme süresi içerisinde müvekkilin yapacağı işler karşılığı elde edeceği kardan yoksun kalması nedeniyle fazlaya ait hakları mahfuz 20.000,00 TL’nin 20.04.2009 tarihinden itibaren vadeli mevduata ödenen banka mevduat faizi ile birlikte tahsiline, “feshin geçersizliğinin tespiti ile sözleşmenin yürülükte ve tarafları bağlayıcı bulunmasına” talepleri yerinde görülmezse sözleşmenin davalı tarafından haksız feshedildiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacı şierketin iddialarının gerçek dışı beyanlar olduğunu, davanın haksız ve kötüniyetli olduğunu, sözleşmenin 15.05.2009 tarihine kadar geçerli olmak üzere 3 yıl süre ile imzalandığını, ancak davacının sözleşme boyunca sözleşme konusu yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediğini, çoğu zaman hiç yerine getirmeyen davacının sözleşmenin feshine kendi kusurlarının sebep olduğunu, davacı şirketin edimlerini yerine getirmemesi sebebiyle defalarca kendilerini telefon, mail ya da bizzat görüşme şeklinde uyarıldığını ancak müvekkillerinin mağdur edildiğini, davacı tarafın sözleşmenin ifasını imkansız hale getirmesi neticesinde sözleşmenin feshedildiğini, davacıya edimin ifa edilmesi taleplerinin sonuçsuz kaldığını, yapılması gerekli işlerin sözleşmeye uygun olarak yapılmaması durumunda hakedişlerinin ödenmeyeceğini ve sözleşmenin feshedileceğinin kendilerine ihtar edildiğini, ihtarlarına rağmen hizmetin gereği gibi yürütülmemesi sebebiyle sözleşmeye uygun olarak 2008 Eylül ayından itibaren ödeme yapılmadığını, davacının sözleşme ile yükümlendiği periyodik bakımlarını da yapmadığını, bu bakımları yapmadıkları gibi acil durumlardaki taleplerine bile günlerce sessiz kalındığını ya da olumsuz cevap döndüğünü, bankanın sözleşmeyi fesihten sonra davacının işlerini yapmak üzere … A.Ş. İle anlaşma yaptığını, geçmişe yönelik bakım ve işlerin de … A.Ş. tarafından yapıldığını, ayrıca davanın davalının ikmategahı sayılan yer mahkemesinde açılacağını, davada İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu da beyan ederek, davanın öncelikle yetki bakımından, aksi takdirde feshin haklılığının tespiti ile haklı fesih ve sözleşmedeki cezai şartlar sebebi ile karşı alacaklı olduklarının tespitini talep etmiştir.
Asli müdahale davacısı … … … A.Ş. vekili; davacı … ile davalı … arasında 15.05.2006 tarihinde imzalanmış olan … -… ve Genel Hizmet Sözleşmesi çerçevesinde …’ın …’a bakım ve onarım hizmeti vermeyi taahhüt ettiğini, sözleşmenin fesih tarihine kadar bu hizmetin ifa edildiğini, …’ın müvekkili bankanın müşterisi ve … borçlusu olduğunu, müvekkili banka tarafından tahsis olunan kredilerin geri ödenmemesi ve temerrüt nedeni ile … aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibin iflas erteleme kararı nedeni ile durduğunu, …’ın Ankara 21. Noterliği’nin 22.05.2008 tarih ve …. yevmiye numaralı Temliknamesi ile … ile imzaladığı sözleşmeden doğmuş ve doğacak 467.000 USD tutarlı alacaklarının kayıtsız ve şartsız olarak müvekkili bankaya temlik ettiğini beyanla; fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak, feshin tüm hukuki sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesini, sözleşme gereği …’ın haketmiş olduğu alacaklarının faiz ve fer’ileri ile birlikte tespiti ile alacakların temlik alacaklısı sıfatı ile müvekkili bankaya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahale davalılarından … … … A.Ş. vekili; davalı … A.Ş.’den alacaklı oldukları 467.000 USD’yi davaya müdahale talebinde bulunan … … A.Ş.’ye müvekkili şirketçe temlik edildiğini, daha sonra 145.000 USD ödeme yapıldığını ve 322.410 USD borç kaldığını, eldeki davada müddeabihin 1.280.000,00-TL olduğunu, bu nedenle müdahale talebi kabul edilse bile davacı sıfatlarının devam ettiğini beyan etmiştir.
Asli müdahale davalılarından … A.Ş. vekili, asli müdahale davasına ilişkin yargılamalar sırasında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmesi sonucu, … … … A.Ş. ile davalı … arasında yapılan 15.05.2006 tarihli Sözleşme ile … -… ait bilgisayar ve bir kısım teknik cihazların periyodik bakım ve onarımlarının … … … A.Ş.’ce yapılması amacıyla sözleşme yapıldığı, sözleşme kapsamında yüklenici tarafça üstlenilen işin periyodik bakımlara ilişkin 2008 yılı ve 2009 yılı dönemine ilişkin işin %55’lik kısmının yapıldığı, %45’lik kısmının yapılmadığı, sözleşmenin 8.7.’nci maddesindeki düzenlemelere uygun olarak sözleşmenin davalı bankaca tek taraflı haklı sebeplerle feshedildiği, bakiye yüklenici alacağının 416.871,95-TL olduğu sonucuna varılmıştır.
Yüklenici … … A.Ş. tarafından 15.05.2006 tarihli Sözleşmeden kaynaklanan doğmuş ve doğacak 467.600 USD … A.Ş.’ye temlik edilmekle ve temlik sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin 21.10.2009 tarihinde asli müdahale davası açılmakla, asli müdahale davası davalılarından … … A.Ş.’nin bu davaya ile ilgili cevabındaki 145.000 USD ödeme yapıldığı kabul edilse dahi bakiye 322.600 USD’nin 21.10.2009 tarihindeki … ….. kurları dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucu karşılığı 470.996,00-TL alacağın temlik edildiğinin kabulü gerekir. Ancak yargılama devam ederken asli müdahale dava dilekçesi ve asli müdahaleye konu alacağın … … A.Ş.’ye temlikinden sonra … … A.Ş.’ce dosyaya sunulan dilekçelerde talep sonucun açık olmadığı dikkate alınarak mahkememizce bu konuda … … … A.Ş.’den açıklama talep edilmiş ve taleplerinin 416.871,95-TL olduğu beyan edilmiştir. Bu durumda asli müdahale davasına konu talep edilen alacağın 416.871,95-TL olduğunun kabulü gerekir.
Tüm dosya kapsamı ile 15.05.2006 tarihli Sözleşmeden kaynaklanan bakiye yüklenici alacağının 416.871,95-TL olduğu sabittir. Asli müdahale davasına konu temlik sözleşmeleri ile 15.05.2006 tarihli Eser Sözleşmesinden kaynaklanan doğmuş ve doğacak 467.600 USD alacak temlik edilmekle bu alacakla ilgili 145.000 USD ödeme yapıldığı kabul edilse bile bakiye 322.600 USD karşılığı 470.996,00-TL temlik sözleşmesine konu alacağın bulunduğunun kabulü gerekir. Asli müdahale davasında ise davacı tarafın talebi 416.871,95-TL’dir. Asli müdahale davası bakımından talepte dikkate alınarak davanın kabulü gerekir.
Asıl davaya konu taleplere gelince, alınan bilirkişi ve bilirkişi ek raporu, temlik sözleşmeleri ve temlik sözleşmesine konu alacak miktarı dikkate alındığında, bakiye asıl davaya konu talep edilebilecek bir alacağın bulunmadığı anlaşılmakla, asıl davanın reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Yukarıdan beri açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında asıl davanın reddine, asli müdahale davasında ise talepte dikkate alınarak davanın kabulüne…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davalı … …. vekili istinaf dilekçesinde özetle: yerel mahkemece asli müdahale davasında eksik inceleme ile haksız ve hukuka aykırı olarak davanın kabulüne karar verildiğini, temliknamenin usulüne uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğinin ön sorun olarak değerlendirilmesi gerektiğini, temliknameye bankaca onay verilip verilmediğinin net olmadığını, temliknamenin muvazaalı mı, değil mi, iyiniyet kuralları çerçevesinde mi yapılmış yoksa mal kaçırma amacı mı güdülmüş belli olmadığını, mahkemenin öncelikle asli müdahale talibini değerlendirip bir karar vermesi gerektiğini, bir borç ilişkisinde alacak doğmamışsa alacağın temlik alana da devrinin hukuken mümkün olmadığını, alacağın doğup doğmadığının öncelikle araştırılması gerektiğini, davanın haksız ve kötüniyetli ikame edildiğini bildirerek, yerel mahkeme tarafından verilen asli müdahale davası kararının kaldırılmasını istemiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı asli müdahale davasında davalı … ….. İflas İdaresi vekili istinaf dilekçesinde özetle: … şirketin alacakları yönünden dava takip yetkisi iflas idaresinde olup, asli müdahilin davayı takip yetkisinin bulunmadığını, yerel mahkemece asli müdahilin iflas masasına başvurusuna ilişkin kararın incelenmediğini, asli müdahilin dava konusu temlik işlemine istinaden iflas masasına yapmış olduğu başvurunun iflas idaresince kısmen kabul edilmiş olması ve reddedilen kısıma ilişkin İİK m. 235 gereğince 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde dava açmamış olması ile iflas idaresince verilmiş olan kararın kesinleştiğini, dolayısıyla asli müdahilin reddedilen alacak miktarına ilişkin bir hak talebinin bulunmayacağının göz ardı edildiğini, yerel mahkemece İİK m. 228 hükmüne ilişkin beyanlarının dikkate alınmadığını, İİK m. 201 tam olarak huzurdaki davanın mahiyetine ilişkin bir düzenleme olduğunu, yerel mahkemece göz ardı edilerek hüküm tesis edildiğini, iflas hukukunun en temel prensiplerinden birinin müflisten alacaklı olan alacaklıların menfaatini korumak ve alacaklılar arasındaki eşitliği sağlamak olduğunu, yerel mahkemece iflas hukukunun kamusallığı prensibine yönelik düzenlemeleri göz ardı ederek ve müflisten alacaklı olup da alacağını somut belgelerle ispat etmiş diğer alacaklıların menfaatini zedeleyecek mahiyette bir hüküm tesis edildiğini, asli müdahale davasının davalılarından biri … şirket olmakla beraber, yine iflas hukukunun yargılamaya ilişkin prensiplerinin göz ardı edildiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber eğer ki yerel mahkeme aynı kanaatte değil ise asli müdahale davasının kabulü cihetine giderken, davanın … şirket yönünden kayıt kabul davasına dönüştüğünü göz önünde bulundurması gerektiğini, asıl dava yönünden davalının sözleşmeyi haksız feshinin tespiti ile hüküm kurulması gerekirken yerel mahkemece feshin haklı olarak değerlendirilerek hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek, her iki dava yönünden yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Asıl dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan bakiye yüklenici alacağının tahsili, teminat mektubunun nakde çevrilmesinden kaynaklanan alacağın tahsili ve tazminat istemine ilişkin olup, asli müdahale davası ise alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı … vekili ile asıl davada davacı, asli müdahale davasında davalı … … … ve … A.Ş. vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-HMK m. 353/1,b,1 gereğince; Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2009/365E., 2017/846K. sayılı dava dosyasında verdiği 26/10/2017 tarihli kararına yönelik davalı … vekili ile asıl davada davacı asli müdahale davasında davalı … … … ve … A.Ş. vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-a)Harçlar Kanunu gereğince asıl davada alınması gereken 80,70-TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile kalan 49,30-TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
b)Harçlar Kanunu gereğince asli müdahale davasında alınması gereken 28.476,52-TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan toplam 31,40-TL’nin mahsubu ile kalan 28.445,12‬‬-TL’nin … ….’den alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
c) Harçlar Kanunu gereğince asli müdahale davasında alınması gereken 28.476,52-TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan toplam 31,40-TL’nin mahsubu ile kalan 28.445,12‬-TL’nin … … …. AŞ iflas idaresinden alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davalı … vekili ile asıl davada davacı, asli müdahale davasında davalı … … … ve … A.Ş. vekili tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
26.01.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 27.01.2022