Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/2821 E. 2022/157 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ …..
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)

…..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

……

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 20.09.2018
ESAS-KARAR NUMARASI :……
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkili idarenin borç nakil sözleşmesi ile … A.Ş.’nin yerini aldığını, müvekkilinin sözleşme gereği dava konusu fatura yönünden tarafı olduğunu, davalı tarafından 4628 sayılı … kapsamında tek taraflı olarak ve kullanıcıların hiçbir suretle değişiklik yapamadığı ……… hükümleri uyarınca Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak il sınırları dahilinde elektrik enerjisinin dağıtımı, perakende satışı ve perakende satış hizmeti faaliyetlerini, ceza faturası tanzim tarihinde yürüten …’ a verilen taleplerine dayanak olan ceza faturasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira ceza faturasına dayanak anlaşmanın … tarafından imzalanmadığını ve yürürlüğe girmediğini, davalı tarafından tanzim edilen Temmuz 2012 döneminde aylık olarak bağlı olduğu fider’ e “arızanın intikal ederek kesicinin açması” nedeni ile sistem kullanım anlaşmasının 10. Maddesi ve yöntem bildiriminin 1-5 maddesi gereğince düzenlenen ceza faturasının tek taraflı olarak düzenlendiğini, anlaşmanın 10. maddesinde düzenlenen uyarı ve süre şartlarına uyulmadığını, davalı kurum tarafından tamamen eksik ve yanlış bilgilere dayanılarak ceza faturası hazırlandığını belirterek, … Genel Müdürlüğü’nün 23.08.2012 tarih, 850/9044-33903 sayılı yazı ve 26.03.2013 tarih, 078694 nolu 917.919,85 TL tutarındaki ceza faturası yönünden işlemiş ve işleyecek faizin durdurulmasına, fatura yönünden borçlu olmadıklarının tespitine ve ceza faturasının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; zamanaşımı itirazında bulunarak davanın esası yönünden de müvekkil kurum ile davalı arasında 25/01/2013 tarihinde davacı şirketin Şubat 2013 dönemi için Sistem Kullanım Anlaşmasının 10. maddesi uyarınca değil 9. maddesi uyarınca işlem yapıldığını, teşekkülleri tarafından düzenlenen iletim sistemi, sistem kullanım ve sistem işletim faturalarının … ve … tarafından onaylanarak yayınlanan, iletim tarifelerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasların belirlendiği yöntem bildirim hükümleri ve anlaşma uygulamaları doğrultusunda her ay ilgili mevzuat hükümleri bir bütün olarak değerlendirilerek hazırlandığını, bu doğrultuda kullanıcıların sistem kullanım bedelini ve sistem işletim bedelini ödeme yükümlülüğü bulunduğunu, davacının tacir olup akdettiği anlaşma hükümlerine ve yasal mevzuata uymakla yükümlü olduğunu, yapılan tüm işlemlerin hukuka uygun bulunduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi asıl ve ek raporuna göre; davacı …’ın borç nakil sözleşmesi ile … A.Ş.’nin yerini aldığı, davalı tarafından 26/03/2013 tarih, 917.919,85 TLlik “Şubat 2013 dönemi sistem kullanım ceza ücreti açıklamalı faturanın … A.Ş. adına tanzim olunduğu, davacı … ile … arasında 25/01/2013 tarihinde sistem kullanım anlaşmasının akdedildiği, anlaşmanın cezai şartlar başlıklı 9. Maddesinde “kullanıcının ilgili mevzuat, taraflar arasında imzalanan bağlantı anlaşması ve bu anlaşma hükümlerinin herhangi bir ihlal etmesi durumunda, … aşağıda belirlenen cezai şartları uygular …” hükmüne yer verildiği, anılan madde kapsamında …’ın sözleşmeyi ihlalinin … tesislerinde kullanıcının bağlı olduğu fidere 00.00-24.00 saatleri arasında 4 veya daha fazla arıza intikal ederek kesicinin açması olarak tespit edildiği, 24 saat içerisinde her 4 açmaya 1 ceza puanı esas alınarak sistem kullanım fiyatına göre bedelin % 1’i oranında kesilecek cezanın doğru olarak hesaplandığının bilirkişi incelemesi ile teyit edildiği anlaşılmakla davanın reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: ne taraflarınca ne de davalı tarafça dosyaya sunulan herhangi bir sözleşmenin olmadığını, bilirkişi tarafından da arada imzalanan bir sözleşme bulunmadığı belirtildiği halde mahkeme kararındaki sözleşmenin hangisi olduğunun anlaşılamadığını, davalı ile … arasında da bir sözleşmenin olmadığını, davalı … tarafından sanki arada sistem kullanım anlaşması imzalanmış gibi ceza faturaları gönderildiğini, davada bahsi geçen sistem kullanım anlaşmasının 2012 yılındaki revizeden önceki sistem kullanım anlaşması olduğunu, bu anlaşmada cezai şartların 10.madde de düzenlendiğini, …’ın …’ a cezai şart uygulama hakkının bulunduğu yönündeki tespite katılmanın mümkün olmadığını, uygulanan para cezasının dayanağının bulunmadığını, ceza yaptırımı uygulanabilmesi için yasalarda açıkça düzenleme yapılması gerektiğini, yönetmelik tebliğ hükmü veya yöntem bildirimi ile mali yükümlülük getirilemeyeceğini, herhangi bir ihlalin olması durumunda davalı idarenin önceden uyarıda bulunması, uyarıya rağmen ihlal devam ediyor ise cezai şartı uygulaması gerektiğini, davalı idarece müvekkiline hiçbir uyarıda bulunulmadığını bildirerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalı tarafından düzenlenen Şubat 2013 dönemi sistem kullanım ceza ücreti açıklamalı faturadan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
1-02/12/2020 tarihli …… Gazete’de yayımlanan, 25/11/2020 tarihli 7257 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile, 6446 sayılı …’nun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasına (ç) bendinden sonra gelmek üzere (d) bendi eklenmiş, buna göre “İletim sisteminin normal işletme koşulları içerisinde işletilmesi ile işletme güvenliği ve bütünlüğü üzerinde risk oluşturan durumlara ilişkin olarak bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerinin takibini yapmak, ihlal durumu tespit edilen tüzel kişilere sistem kullanım anlaşmasında düzenlenen ceza-i şartları ve diğer yaptırımları uygulamak” …’ın görev ve yükümlülükleri arasında gösterildikten sonra 6446 sayılı Kanun’a Ek madde 3 ile “8 inci maddenin ikinci fıkrasının (d) bendinin uygulamasından kaynaklanan uyuşmazlıklar idari yargıda görülür.” hükmü eklenmiş, 46. madde ile de Kanun’un yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenmiştir.
Buna göre; 7257 sayılı Kanun ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerine ilişkin ceza-i şartlara ilişkin uyuşmazlıkların idari yargı yolunda görüleceği hükme bağlandığından yargı yoluna ilişkin bu değişikliğin usul hükmü niteliğinde olması nedeniyle derhal ve kesinleşmemiş tüm uyuşmazlıkları da kapsar şekilde uygulanması gerektiği anlaşıldığından, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-b maddesine göre dava şartı olan “yargı yolunun caiz olmaması” nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa dair inceleme yapılması doğru görülmemiştir.
Bu durumda Dairemizce; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/(1)-a.4. maddesi uyarınca, esası incelenmeden İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Kararın kaldırılması nedenine göre davacı vekilinin diğer istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığı değerlendirilmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
HMK m. 353/1,a.4. gereğince, Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/473E., 2018/687K. sayılı dava dosyasında verdiği 20.09.2018 tarihli kararın, ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE.
2-Peşin alınan istinaf karar harcının iadesine.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından hükümle birlikte değerlendirilmesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
09.02.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 353/1,a ve 362/1,g gereğince KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 09.02.2022

…..