Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/2803 E. 2022/1077 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ….

Davacı tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı 24.01.2018 tarihli dava dilekçesinde, davalı kooperatifin peşin ve sabit bedelli üyesi olduğunu, üyelik ödemesinin tamamını yaptığı halde kooperatif yönetim kurulunun 10.05.2016 tarihli kararla kendisini üyelikten ihraç ettiğini, ihraç kararının ve ilgili genel kurulun iptali için Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1306 E. sayılı davayı açtığını, bu davanın birleştirme kararları sonucu Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1279 esasına kayıtlı olduğunu, bu dava derdestken hukuka aykırı olarak davalı kooperatifçe toplam 64.800,00 TL. borç için birinci ve ikinci ihtarlar gönderildiğini ve 12.01.2018 tarihli yönetim kurulu kararıyla yeniden ihraç edildiğini, kendisinden sadece genel gider katkı payı istenebileceğini, kooperatife bir borcu olmadığını ileri sürerek, davalı kooperatif yönetim kurulunun 12.01.2018 tarihli ve 198 sayılı ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davacıya gönderilen birinci ve ikinci ihtarname ile ihraç kararı ihtarnamesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, davacının kooperatife karşı mali yükümlülüklerini yerine getirmediğini, üyelikten çıkarma işleminin usulüne uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…Davalı kooperatif, davacı hakkında ihtarname düzenleyerek 24.000,00 TL ana para ve 40.800,00 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 64.800,00 TL talep etmiş, ikinci ihtarnamede de aynı miktarı istemiştir. İhtarnameler davacı üyeye usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Kooperatifin düzenlediği ihtarnamelerin hukuki sonuç doğurabilmesi için ihtarnamede istenen alacak miktarının doğru olarak belirlenmiş olması gerekir. Davalı kooperatif 25.06.2011 tarihli genel kurul toplantısının 8. madddesi uyarınca aylık %4 gecikme faizi uygulanmıştır. TBK’nın 120. maddesine göre ‘Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdi faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdi faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdi faiz oranı geçerli olur.’ Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın istikrar kazanmış içtihatları ile açıklandığı üzere kooperatif üyelerine uygulanabilecek yasal faiz yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacaktır. Bu durumda davalı kooperatifin yıllık %18 oranından fazla bir miktarda faiz belirlenmesi hukuken mümkün değildir. Kooperatif yıllık %37-48 arasında değişen oranlarda faiz uygulayarak 40.800,00 TL faiz hesaplanmıştır. Talep edilebilecek faiz miktarı ise bilirkişi raporunda 15.300,00 TL olarak hesaplanmıştır. Kooperatifin 35.500,00 TL fazla alacak talebi mevcuttur. Fazladan istenen bu miktar, gerçek borç tutarına göre fahiş olup davacının ödemesini engelleyecek boyuttadır.” gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı kooperatifin yönetim kurulunun davacı hakkında almış olduğu 12.01.2018 tarihli ve 198 sayılı ihraç kararının iptaline karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı istinaf dilekçesinde özetle:
Yine kendisinin davacı olduğu Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1279 E. sayılı dosyasında alının bilirkişi raporunda, 115.000,00 TL. bedel ödeyen üyelerin peşin bedelli üye oldukları, peşin bedelli üyelerden maliyet konusunda başka ödeme istenemeyeceği hususlarının tespit edildiğini ancak iş bu davada alınan bilirkişi raporunda kendisinin peşin bedelli üye olmadığı, aidat için ödeme yapmaya devam etmesi gerektiği tespitinin yapıldığını, itirazlarına rağmen raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediğini, ihraç kararının iptal edilmesi hükmüne katıldığını ancak istinafa bilirkişi raporları arasındaki çelişkiden dolayı kendisinden istenebileceği belirtilen 15.300,00 TL. konusunda başvurduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının düzeltilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
1-Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının istemine ilişkindir.
Dairemizin 2019/5 E. sayılı dosyasının incelenmesinden; Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1279 E sayılı davasıyla birleşen mahkemenin 2016/1306 E. sayılı davasında, davacı … tarafından 10.05.2016 tarihli ihraç kararının iptali istemiyle dava açıldığı, mahkemece 01.10.2018 tarih ve 2018/761 K. sayılı kararla, birleşen 2016/1306 E. sayılı davanın kabulü ile ihraç kararının iptaline karar verildiği, Dairemizin 27.04.2022 tarih ve 2022/710 K. sayılı kararıyla, kooperatif vekilinin istinaf itirazlarının reddiyle asıl ve birleşen 2016/1288 E. sayılı dosya yönünden gerekçesi düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk ihraç kararına ilişkin ilam kesinleşmeden sonraki ihraç kararına ilişkin davanın esasına girilemez.
Buna göre İlk derece Mahkemesince davacının iş bu dava yönünden hukuki yararı olup olmadığının belirlenmesi yönünden, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1279 E., 2018/761 K. sayılı kararının kesinleşmesi beklenilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Bu nedenle HMK’nın 355 ve 353/(1)-a.6 maddeleri uyarınca İlk derece Mahkemesinin kararının esası incelenmeden kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
2-Kararın kaldırılması nedenine göre, davacının istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığı değerlendirilmiştir.
HÜKÜM :
1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 355 ve 353/(1)-a.6 maddeleri uyarınca, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/79 E., 2018/761 K. sayılı dava dosyasında verdiği 02.10.2018 tarihli kararın, ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacının istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
3-Peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından hükümle birlikte değerlendirilmesine,
4-Karar tebliği, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
23.06.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/(1)-a ve 362/(1)-g maddeleri gereğince KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 23/06/2022

….