Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/2635 E. 2022/386 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
……

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/06/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : ….
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, taraflar arasında 03.12.2012 tarihli danışmanlık sözleşmesi imzalandığını, sözleşme bedelinin 30.000,00 TL ve + % 18 KDV olarak belirlendiğini,sözleşme bedelinin % 50’si 15.000 TL ve KDV’nin ödenmediğini, ödenmeyen bu kısım için 01.11.2016 tarih ve 022623 no.lu fatura tanzim edildiğini, faturanın davalı tarafından iade edildiğini ileri sürerek, bakiye 15.000 TL alacağın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; sözleşme gereği işin süresinde teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmenin davalıya ihtar yollandığını, davacının ivedilikle işin tamamlanacağını ve sözleşmede kararlaştırılan dava konusu son ödemeden feragat ettiklerinin bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “……tarafından dosyaya gönderilen 13.03.2017 tarihli yazıdaki bilgilere göre … sürecinin davacı firma tarafından yürütüldüğü ve “.. proje hakkında aynı müşavir firma tarafında özel formatına göre hazırlanan … Raporunun 04.09.2014 tarihinde, nihai … Raporunun aynı müşavir firma tarafından 30.01.2015 tarihinde sunulduğu ve Bakanlık tarafından 14.04.2015 tarihinde … …..” bildirilmiş olduğundan, davacı sözleşmede belirtilen “Madde 6.4 Sözleşme bedelinin geri kalan % 50’si + KDV … raporunun olumlu, olumsuz, veya iptal kararı alınmasından sonra ödenmek üzere toplam sözleşme bedeli 30.000 TL + KDV’dir.” maddesindeki sözleşme bedeli 30.000 TL’nin % 50’sine hak kazanmış olmaktadır.
Ancak , davacı şirketin ortaklığı ve şirket müdürlüğünden 25.11.2014 tarihli ortaklar kurulu kararıyla ayrılmış olan … imzalı, 09.06.2014 tarihli dava konusu 15.000 TL tutarındaki hakediş bedelinden feragat edilmesi konulu belge dikkate alındığında davacının bu alacağından feragat etiğinin kabulü gerektiği, davacının yazılı belgenin aksini ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Davalı yana defaten kesin süre verildiği halde feragate ilişkin belgenin süresinde sunulmadığını, süreden sonra sunulan belgenin nasıl ve kim tarafından düzenlendiğinin belli olmadığını, belgede imzası olan kişinin davacı şirketten ayrıldığını ve ortaklık payını devrettiğini, bu kişi tarafından yeni bir şirket kurulduğunu ve bu şirketin adresinin davalı ile aynı olduğunu, yemin deliline dayanıldığı halde hatırlatılmadığını beyan ederek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle dava konusu alacağa ilişkin olarak davacı tarafından düzenlenen faturanın bizzat davacı tarafından iptal edilmiş olmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/988E., 2018/563K. sayılı dava dosyasında verdiği 26/06/2018 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL’den peşin olarak yatırılan 35,90 TL’nin düşümü ile kalan 44,80 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4- HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
09/03/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 11/03/2022

….