Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/2597 E. 2021/785 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16.05.2018
ESAS-KARAR NUMARASI …
Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili, müvekkilinin davalı ….. iki adet daireyi üçüncü şahıslar ….. bedelini ödeyerek kooperatif hisse devir senedi ile devraldığını, müvekkilinin üyeliğinin 23.04.2013 tarihli kararla kabul edildiğini, müvekkilinin 2013 yılı olağan genel kuruluna katıldığını ve hazirun listesini onayladığını, bilahare üyelikten çıkarıldığını öğrendiğini beyan ederek üyelikten çıkarılan davacının ….. daireler üzerindeki kooperatif üyeliğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı kooperatif temsilcisi, davacının çevre alt yapı düzenlemesi konusunda yükümlülüğü bulunduğunu, ancak kooperatife karşı yükümlülüklerinin yerine getirmediğini ve ihraç kararı verildiğini beyan etmiştir.
İlk derece mahkemesi’nce “…Yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere, bilgi ve belgelere ve Bilirkişi…. 25.12.2017 tarihli raporuna göre; davalının, yargılama sırasında davacının üyeliğinin tashih yolu ile silinmesi kararı alındığını savunarak bir manada davacının üyelik kaydını da ikrar etmiş sayıldığı; davacının iki adet sabit fiyatlı, peşin ödemeli ortaklık hissesinin kayıt edilmiş olduğu; davacıya, üye kayıt defterinde iki ayrı sayfasına kayıt yapılmış olduğu ayrıca, 2013 yılı genel kurulunda hazirun cetvelinde davacının ismine de yer verilmiş olması ve bilahare ihracına karar verilmiş olması sebebiyle davacının davalı kooperatifte iki hisse için ortaklığının bulunduğunun kabulü gerekmiştir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesinde, “Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler ana sözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar ana sözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar” denilmiştir…..kooperatifte,…daireler üzerindeki üyeliklerinin tespitine ilişkin davanın KABULÜNE…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Huzurdaki davanın kooperatif üyeliğinin davacı lehine tespiti istemiyle ikmal edilmişse de yargılama safhasında davacının ihraç edildiği genel kurul kararının iptalinin de talep edildiğini, ancak davacı tarafından süresi içerisinde ihraç kararının iptali davasının açılmadığını, davacının ortaklık sıfatını dava dışı üçüncü şahıslar…. bedelini ödeyerek kooperatif hisse devir senedi ile devraldığını iddia ettiğini, ancak ortada ne geçerli bir devir işlemi ne de usulüne uygun gerçekleştirilen üyelik tesisi bulunduğunu, zira davacının ortaklığa kabul ve devir işleminin onandığına ilişkin yönetim kurulu kararı ve davacı tarafın üyeliğe ilişkin bir talebinin olmadığını, dolayısıyla müvekkilinin sehven kaydı yapılan, hukuki şartları taşımayan sözde üyeliklerin geçerli olmadığına, sehven yapılan kayıtla ortak olarak gözüken kişilerin ortaklıktan çıkarılmasına karar vermesinin tabii olduğunu, devredenlerden…… verilmesi veya para olarak ödenmesi olarak iki farklı şekil kararlaştırıldığını, dolayısıyla müvekkili kooperatifin ödemeyi nasıl yapacağına ilişkin karar almadan.b…. tarafından davacıya yapılan devrin hukuka ve usule aykırı olduğunu,….. tarafından yapılan devrin karşılıklarının hiçbir surette müvekkili kooperatif kayıtlarında yer almadığını, yasanın emredici hükmüne rağmen davacı tarafından üye olduğunu iddia ettiği tarihten ihraç edildiği tarihe kadar hiçbir surette aidat ödemesi yapılmadığını da beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. sayılı dava dosyasında verdiği 16.05.2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 35,90-TL harcın düşümü ile kalan 23,40-TL harcın davalıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
26.05.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

…..