Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … …
ÜYE : …. … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 09.06.2017
ESAS-KARAR NUMARASI …
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka tarafından verilen kredi kartı hamili olduğunu, müvekkilinin kredi kartını 30.01.2015 tarihinde kaybettiğini ve durumu hemen davalı bankaya bildirdiğini, kredi kartının yenilendiğini ancak bir sonraki kart ekstresinde 30.01.2015 tarihinde müvekkilinin kaybettiği kredi kartından 9.600,00-TL harcama yapıldığının görüldüğünü, müvekkilinin bu harcamayı kendisinin yapmadığını davalı bankaya bildirdiğini ancak davalının talebi reddettiğini, bu nedenle dava açılması gerektiğini ileri sürerek müvekkilinin davalı bankaya 8.147,18-TL borçlu olmadığının tespiti ile davalı bankaya ödenen 1.452,82-TL’nin yasal faizi ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kredi kartından şayet 3. kişiler harcama yapmış ise bunun sorumluluğunun davacıya ait olduğunu, dava konusu harcamanın kayıp ihbarından önce çipli ve şifreli olarak yapıldığını, davacının kart bilgilerini ve şifrelerini özenle koruması gerektiğini, bu konuda Yargıtay kararları olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…İddia, savunma, taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri, hesap ekstresi, görüşme kayıtları, Vakıfbankan gelen yazı cevabı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde; uyuşmazlık, kredi kartından kayıp bildirimi yapılmasından önce yapılan harcamadan kimin sorumlu olduğu noktasında toplanmaktadır. Somut olayda davacıya ait kredi kartından 30.01.2015 günü saat 15:24’te 9.600,00-TL tutarında harcama yapıldığı, davacı tarafından davalı bankanın çağrı merkezinin aynı gün saat 15:31’de telefonla aranarak kayıp bildiriminde bulunulduğu, harcamanın kayıp bildirimi yapılmasından sonra yapılmadığı anlaşılmaktadır. 9.600,00-TL tutarında yapılan harcama kayıp bildiriminden önce yapılmış olup, harcama fiziki olarak kredi kartından ve şifre kullanmak suretiyle yapılmıştır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 10. sayfasındaki üyenin ve kart hamillerinin yükümlülüklerini düzenleyen 16. maddesinin d bendine göre davacı, hamili olduğu kredi kartını ve bunların kullanılması için gerekli şifre bilgilerini güvenli bir şekilde korumak ve bu bilgilerin başkası tarafından kullanılmasına engel olacak önlemleri almak, kartın kaybedilmesi, çalınması veya herhangi nedenle üçüncü kişilerce kullanılması halinde durumu bankaya bildirmek zorunda olup, bu bildirime kadar kart numarası ve şifre kullanılarak yapılan işlemlerden doğan sorumluluk davacıya ait bulunmaktadır. Somut olayda harcama internet üzerinden yapılmamış, kredi kartı ve kredi kartı şifre bilgileri kullanılarak yapılmıştır. Her ne kadar davacı tarafından kayıp bildiriminde bulunulsa da bildirim harcama yapıldıktan sonra yapılmış olup, bildirimden sonra kart banka tarafından kullanıma kapatılmış, banka üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmiştir. Davacı, kredi kartı ve şifre bilgilerini muhafazada gerekli özen ve dikkati göstermediğinden ve kusuru neticesinde davaya konu olay meydana geldiğinden ve davalı bankanın olayın meydana gelmesinde herhangi bir kusur ve ihmali bulunmadığından davanın reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Müvekkilinin çağrı merkezini aradığını ve kredi kartından hiçbir harcama yapılmadığının kendisine bildirildiğini, müvekkilinin bu konuda kusurlu olmadığını, kararın kaldırılması gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, davalı bankanın verdiği kredi kartının hamili olan davacının 30.01.2015 tarihinde kaybettiğini iddia ettiği kredi kartından aynı tarihte yapılan harcamadan dolayı sorumlu olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalı bankanın verdiği kredi kartının hamili olan davacının 30.01.2015 tarihinde kaybettiğini iddia ettiği kredi kartından aynı tarihte yapılan harcamadan dolayı davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ve davalı bankaya ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle dava konusu harcamanın post cihazı kullanılarak ve kredi kartı şifresi girilmek suretiyle yapılmış bulunmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin……. sayılı dava dosyasında verdiği 09.06.2017 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 35,90-TL harcın düşümü ile kalan 23,40-TL harcın davacıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
22.12.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 22.12.2021
….