Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/2450 E. 2021/1986 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ

(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 07.03.2017
ESAS-KARAR NUMARASI :…
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, taraflar arasında hizmet alımı nedeni ile ticari ilişki olduğunu, müvekkilinin verdiği hizmet için düzenlediği faturaların ödenmediğini, bu nedenle girişilen takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermeyip, yargılamaya da katılmamıştır.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…İtirazın iptali davasında takipten sonra dava tarihinden önce yapılan ödemelerin davacı tarafından mahsup edilerek davanın açılması gerekir. Alacağın ödenen kısmı için dava açılmasında davacının hukuki yararı bulunmamaktadır. Ancak bakiye kalan alacak ve fer’ileri ile ilgili dava açılabilir. Dosya içerisindeki belgelerden davalının icra takibinden sonra,davadan önce takip konusu borca ilişkin ödeme yaptığı yapılan ödemenin alacaklı tarafından asıl alacağa mahsup edildiği ve takip ferileri yönünden itirazın iptaline karar verilmesini istediği anlaşılmıştır. Davadan önce asıl alacak ödenmiş olsa bile, davalının itirazıyla takip durduğundan davacının takip giderleri, faiz ile vekalet ücreti yönünden itirazın iptalini istemesinde hukuki yararı vardır. Bu kapsamda mahkememizce asıl alacağa yönelik itirazın iptali istemi yönünden davanın reddine, miktar belirtilmeksizin davalının itirazının takip tarihinden itibaren işleyecek faiz ve feriler yönünden iptaline… ” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Davalı borçlunun takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, talep durumunda bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, mahkemenin asıl alacağın ferileri yönünden davayı kabul ettiğini, bu nedenle lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi ve kararın bu nedenle kaldırılması gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, taraflar arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesi nedeniyle girişilen takip sonrası davalı işverenin takipten sonra davadan önce borcu ödemesi nedeniyle davacı lehine inkar tazminatı ve vekalet ücreti verilip verilmemesi hususlarında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalının ticari ilişki kapsamında davacıdan aldığı hizmetten kaynaklı düzenlenen fatura alacaklarından dolayı başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle somut olayda, davalı borçlu takip tarihinden sonra ancak davadan önce icra dosyasına borcunu ödemiş olup ancak davacı tarafından tüm takip alacağı nedeniyle takibe geçtiği, bu nedenle mahkemece de borcun ödenmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verildiğinden, davacı alacaklı lehine vekalet ücreti ve inkar tazminatına karar verilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….sayılı dava dosyasında verdiği 07.03.2017 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 35,90-TL harcın düşümü ile kalan 23,40-TL harcın davacıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
22.12.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GER. KARAR YAZIM TARİHİ : 22.12.2021