Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/2409 E. 2021/915 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : ….
DAVA : Sıra Cetveline İtiraz
DAVA TARİHİ : 20/11/2012
KARAR TARİHİ : 14/05/2018
Asıl dosyada davacı … ile davalı …, birleşen 2012/149 Esas sayılı dosyada davacı … vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMA ÖZETLERİ
Asıl ve birleşen davalar muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır.
Asıl dosyada davacı … vekili dava dışı borçlu S.S. … ile aralarındaki hukuki ilişkilerden söz ettikten sonra giriştiği icra takibinde borçluya ait taşınmazlar üzerine haciz koydurduğunu ancak … Belediyesinin taşınmaz kayıtlarının nakli sırasında bunları yeni kayıtlara aksettirmediğini, davalı …’in muvazaa ile oluşturulmuş bir bonoya dayalı olarak icra takibine giriştiğini, kooperatif yöneticilerinin bu takibe itiraz etmediğini, kendi takibinin uzamasına neden olan … Belediyesinin adı geçenin takibi için benzer sorunları gündeme getirmediğini ileri sürerek Kayseri 8. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında düzenlenen 01/03/2012 günlü sıra cetvelinde birinci sıraya alınmasını ve muvazaaya ilişkin iddialarının kabulünü talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. E sayılı dosya davacısı … vekili Kayseri 8. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı dosyasında düzenlenen 01/03/2012 günlü sıra cetvelinin birinci sırasında yer alan davalı …’in alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürerek müvekkilinin birinci sıraya alınmasını talep ve dava etmiştir.
Birleşen…sayılı dosya davacısı … vekili asıl dosyadaki iddiaları ile Kayseri 8. İcra Müdürlüğünün….E sayılı dosyasında düzenlenen 13.11.2012 günlü sıra cetvelinde birinci sıraya alınmasını ve muvazaaya ilişkin iddialarının kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili her üç dosyada özetle müvekkilinin dava dışı kooperatifin yüklenicisi sıfatı ile inşaat yaptığını, müvekkili ile davalı arasında iki sözleşme olduğunu ve bu çerçevede yapılan toplam inşaat hakedişinin, müvekkiline ödenen tutarı aştığını; muvazaa iddiasının yerinde olmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince:
“…Dosyaya sunulan tüm delil, belge ve beyanlar, gelen yazı cevapları, alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava dışı kooperatif ile davalı arasında 20/08/2007 tarihinde imzalanan kooperatif yapım sözleşmesi ile…… Adaların 1. Parselinde yapılacak konutlar ile çevre düzenleme işlerinin tamamını kapsadığı anlaşılmıştır. Bu sözleşmede iş akışı, kooperatifçe bütçeye uygun iş emirlerinin verilmesi ve bu iş emirlerine uygun şekilde işin yapılması halinde hakediş düzenlenerek kooperatife sunulması, kooperatifçe incelenerek kabul edilmesi durumunda yasal kesintiler ve %5 oranında stopaj da kesilmek sureti ile ödemelerin yapılması, yüklenicinin talebi halinde iş tutarının yarısının ön ödeme olarak verilmesi ve yapımcının hakettiği alacağının her halükarda 1 yıl içinde ödenmesi kararlaştırılmıştır. Yapılacak işlerin hesabının da Bayındırlık Bakanlığı tarafından çıkarılan birim fiyat göstergelerine göre, nakliye kat sayısı etkisiz uygulanarak maliyete yansıtılmayacağı taraflarca hükme bağlanmıştır. Bu sözleşmenin içeriği genel ve tüm işleri kapsayan niteliktedir. Hakediş raporları ve ödemelerden 4 blok inşaatı, bahçe tanzimi, kamelya ve ilave işler olmak üzere farklı iş ve sırasıyla 4,1,1 ve 2 adet hakedişin düzenlendiği, bu hakedişlerin düzenlenmesi için kooperatif tarafından iş emirlerinin verilmesi, bu iş yapılarak hakediş raporunun düzenlenmesi ve kooperatif tarafından da incelemeler yapılarak uygun bulunduğunda ödemelerin yapılması gerektiği, ancak dosyaya sunulan ve bilirkişilerce yapılan tespit ve incelemelere göre bir iş emrinin olmadığı halde 31/12/2007 tarihinde 3 adet, 10/01/2010 tarihinde 2 adet hakediş raporunun düzenlenip onaylanarak ödendiği tespit edilmiştir. Hakediş raporlarında belirtilen inşaat, nakliye sıhhi ve elektrik tesisatı gibi toplamının iş kalemleri miktarları ve bedellerini de içermediği, belirsiz ve anlaşılamaz halde bırakıldığı bilirkişilerce tespit edilmiştir. Konut yapımı ve çevre düzenlemelerinin tamamını kapsayan iş tanımına rağmen bahçe tanzimi, kamelya ve ilave işler olmak üzere farklı iş tarifleri ve hakedişlerinin düzenlendiği görülmüştür. Dosyaya sunulan hakediş raporları, fatura ve davalı tarafın iddialarına ilişkin hususlar en son alınan bilirkişi heyetinin raporunda tablo halinde sunulduğundan burada tekrar edilmemiştir. Söz konusu tabloya göre 4 blok inşaatı 3. Hakediş raporunda ilk 2 hakedişe dahil imalatlara 2 defa ve 1 kez daha 326.216,81 TL ödendiğinin ortaya çıktığı, sözleşme hükmü gereğince her hakediş tutarının %5’i oranında stopaj kesilmesi gerektiği halde kesilmediği, uygulanan 3 adet stopaj kesintisinde ise %3 oranında uygulandığı bilirkişilerce belirlenmiştir. Yine 4 nolu hakedişte KDV oranının %1 oranında uygulandığı, diğer hakedişlerde ise %18 oranının uygulandığı görülmüştür. Söz konusu hakedişlere göre toplam iş tutarının 6.098.736,42 TL olarak göründüğü, indirime dahil olmayan ödeme tutarı 29.901,23 TL, uygulanan KDV ve stopaj ile birlikte toplam hakediş tutarının 7.087.485,58 TL olduğu, davalı tarafından kesilen faturalar toplamının KDV dahil 7.232.655,19 TL olup davalı tarafından iddia edilen tutarın ise 7.149.988,85 TL olduğu anlaşılmıştır. En son alınan bilirkişi heyetinin raporunda da tespit edilip bildirildiği üzere kooperatif tarafından davalıya yapılan tüm avans ödemelerinin gerçekleştirilen iş tutarının tamamı olması, bu tutarların gerçekleşen iş gibi hakediş raporlarına yansıtılması, %5 oranında yapılması gereken stopaj kesintisinin yapılmaması ve KDV ödemelerinin gözardı edilmesi söz konusu sözleşme hükümlerine aykırılık teşkil etmektedir. Kooperatif tarafından davalıya bilirkişilerce sebebi tespit edilemeyen 223.924,68 TL bir ödeme yapıldığı da raporda bildirilmiştir. Tüm bu sebeplerle dava ve takip konusu olan 2.500.000,00 TL tutarındaki kooperatif tarafından borçlu olarak düzenlenen bononun davalıya verilip teslimini gerektiren bir durumun bulunmadığı, çünkü bu tarihte yapılmış hakediş tutarlarının tamamının daha önceden avans şeklinde davalıya ödenmiş olduğu, buna karşın böyle bir bono verilmesinin hayatın olağan akışına da uygun olmadığı bilirkişilerce tespit edilmiştir. 06/07/2010 tarihli hakediş raporunun düzenlenmesi ve onaylanmasına kadar davalıya kooperatifçe fazla ödeme yapıldığı da tespit edilmiştir. Tüm hakediş raporlarının davalıya ödenmiş olan avans tutarları ile birebir örtüştüğü, hakediş raporlarında belirtilen ana iş kalemleri toplamı dışında sözleşme konusu iş kalemleri miktarı ve bedellerine ilişkin herhangi bir detay, bilgi, belge ve hesap bulunmadığından davalı tarafça ispatlanamadığı, davalıya yapılan avans ödemelerini bire bir karşılar şekilde hakedişlerinin düzenlendiği, hakedişe konu olan iş kalemlerine ait imalatların sözleşmesine göre bayındırlık birim fiyatlarına göre ödenmesi belirlendiği ve bu fiyatların içinde de nakliyelerin dahil olduğu halde hakedişlere nakliye bedelinin de eklendiği, davalıya yapılmış tüm ödemelerin hakediş öncesi ve avans olarak yapılmış olduğu, bu nedenle de ödemesi yapılmamış herhangi bir imalat bulunmadığı, buna rağmen sözleşme hükmüne aykırı olarak fiyat farkı da uygulandığı, tüm ödemelerin davalıya yapılmış olması nedeni ile buna karşın kooperatifçe davalıya işbu davaya konu olan 2.500.000,00 TL miktarındaki bononun verilmesinin dayanağının davalı tarafça kesin ve yeterli kanıtlarla açıklanıp ispatlanamadığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinin son raporunda da açıklanıp tespit edildiği üzere sonuç olarak kooperatif tarafından davalıya verilen 2.500.000,00 TL bedelli bono dışında sözleşmeye aykırı ön ödeme veya avans niteliğinde daha işlem veya imalatlar yapılmadan kooperatifçe davalıya 4.817.750,52 TL ödeme yapıldığı, dolayısıyla davalıya düzenlenen hakedişlerin üzerinde ödemede bulunulduğu bilirkişi raporuyla tespit edildiğinden kooperatif tarafından davalıya verilen işbu 2.500.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davalının kooperatiften bir alacağı olduğunun kesin ve yeterli kanıtlarla ispatlanamadığı, gerçek bir alacağa ilişkin düzenlenmiş bir bono vasfında olmadığı anlaşılmıştır. Nitekim diğer bilirkişilerce sunulan 12/02/2015 tarihli raporda da toplamda ödenmesi gereken hakediş miktarının 6.020.774,83 TL olduğu halde kooperatifçe davalıya ödenen toplam hakediş miktarının 7.060.482,59 TL olduğu dolayısıyla davalının kooperatiften bu hakedişler ve imalatlar nedeniyle bonoya bağlanması gereken bir alacağının olmadığı bildirilmiştir.
Tüm bu sebeplerle asıl ve birleşen davalara konu olan ve Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı icra takip dosyası üzerinden düzenlenmiş 01/03/2012 tarih ve 13/11/2012 tarihli sıra cetvellerinde 1. Sırada kooperatiften alacaklı olarak görünen davalının alacağına dayanak olarak gösterilen 2.500.000,00 TL bedelli bonodan dolayı kooperatiften alacağının bulunduğunun kesin ve yeterli kanıtlarla ispatlanamaması nedeni ile Mahkememizin iş bu asıl davası, birleşen mahkememizin ….esas sayılı dosyası ve birleşen Kayseri Kapatılan 4. ATM’nin … esas sayılı davalarının kısmen kabulü, kısmen reddi ile; Asıl ve birleşen davalara konu edilen Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı icra takip dosyası üzerinden icra müdürlüğünce düzenlenmiş olan 01/03/2012 ve 13/11/2012 tarihli derece kararlarının ( sıra cetvellerinin ) birinci sırasında alacaklı olarak kayıtlı davalı …’in lehtar, S.S. …’nin borçlu- düzenleyen olarak göründüğü 25/09/2009 tanzim, 10/12/2009 vade tarihli 2.500.000,00 TL bedelli bonoya dayalı alacağı ile ilgili 1. Sırasına ilişkin kayıt kısımlarının muvazaa nedeniyle iptali ile; iş bu sıra cetvellerindeki söz konusu kaydının terkini suretiyle sıra cetvellerinin bu şekilde düzeltilmesine karar verilmiştir.
Asıl ve birleşen davalarda davacılar hernekadar söz konusu sıra cetvelindeki 1. Sırada görünen davalı alacağı yönünden çıkarılarak düzeltilmesinden başka kendi alacaklarının sıra cetvelindeki sıralarına da itiraz etmiş ve alacaklarının 1. Sıraya yazılmasını da talep etmişlerse de, söz konusu alacaklarının nitelikleri, haciz tarihleri ve sıra cetvelinde davacıların alacağından önce yazılmış olan dava dışı diğer alacaklıların alacaklarının niteliği ve haciz tarihlerine göre davacıların alacaklarının rüçhanlı alacak vasfında olduğuna ve kendilerinden önceki sıradan daha önce ve 1. Sıraya yazılması gereken nitelikte alacaklar olduğuna dair iddialarının kesin ve yeterli kanıtlarla ispatlanamamış olması nedeni ile

1- Mahkememizin iş bu asıl davası, birleşen mahkememizin…. esas sayılı dosyası ve birleşen Kayseri Kapatılan 4. ATM’nin ….. esas sayılı davalarının kısmen kabulü, kısmen reddi ile; Asıl ve birleşen davalara konu edilen Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra takip dosyası üzerinden icra müdürlüğünce düzenlenmiş olan 01/03/2012 ve 13/11/2012 tarihli derece kararlarının (sıra cetvellerinin) birinci sırasında alacaklı olarak kayıtlı davalı …’in lehtar, S.S. …’nin borçlu- düzenleyen olarak göründüğü 25/09/2009 tanzim, 10/12/2009 vade tarihli 2.500.000,00 TL bedelli bonoya dayalı alacağı ile ilgili 1. Sırasına ilişkin kayıt kısımlarının muvazaa nedeniyle iptali ile; iş bu sıra cetvellerindeki söz konusu kaydının terkini suretiyle sıra cetvellerinin bu şekilde düzeltilmesine,
2- Asıl ve birleşen davalar yönünden davacıların söz konusu sıra cetvelleri ile ilgili diğer taleplerinin ise sübut bulmadığından reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ
Davacı … vekili istinaf dilekçesinde:
– Muvazaa ve iptal konusunda bir itirazının olmadığını ancak itirazın iptali davası sonunda aldıkları ilamın dava tarihine göre ilk derecede hacze iştirak etmesi gerektiğini, mahkemece bu yönde bir karar verilmediğini;
– Hacizlerinin daha önceki tarihli olduğunu ancak belediyenin kayıtların nakli sırasında bu hususu gözden kaçırdığını, bu itirazlarının dikkate alınmadığını;
– Davanın kabulü ile yetinilmeyip, davalıya isabet eden paranın da müvekkilinin alacaklı olduğu dosyaya aktarılmasına karar verilmesi gerekirken bu hususun gözden kaçırıldığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davacı … vekili istinaf dilekçesinde:
– Muvazaa iddiasının kabul edildiğini ancak bu durumda müvekkilinin birinci sıraya alınmasını, bu mümkün değilse dava açmayan diğer alacaklılara göre öncelikli sıraya konulmasını zira diğer alacaklıların sıra cetveline itiraz etmediğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde:
– Alacak kalemlerini değerlendirerek takip dayanağı kıldıkları bononun gerçek bir alacağı temsil ettiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davaların reddini istemiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE
I- Davalı … vekilinin istinaf nedenlerinin incelenmesinde:
Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davaları esas olarak davalı alacaklı ile dava dışı borçlunun anlaşması suretiyle diğer alacaklılardan mal kaçırma kastıyla gerçek olmayan bir alacak yaratıldığı tezine dayanır.
Somut olayda davalı … ile borçlu kooperatif arasında süregelen bir borç ilişkisi bulunduğunda tereddüt bulunmamaktadır.
Öte yandan sıra cetveline itiraz davalarında yalnızca muvazaalı işlem dava konusu edilebilir. Oysa eldeki dosyada davalı ile dava dışı kooperatif arasındaki sözleşmeye dayalı gerçek alacağın belirlenmesi cihetine gidilmiştir.
Yanlar arasında bir sözleşmenin bulunduğu sabitken ve buna ilişkin uzun bir döneme yaygın inşaat faaliyetinin ve ödemelerin yapıldığı anlaşılmışken, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden doğan bir uyuşmazlıkta alacağı belirlemek düzeyinde alt ilişkiye girilmesi, sıra cetveline yönelik muvazaa iddiasının sınırlarını aşmaktadır.
Özellikle eser sözleşmelerinde, sözleşmenin ani edimli olmaması ve zaman içinde yapılan hak edişler üzerine ödemelerin gerçekleştirilmesi, yüklenicinin bir kısım edimini henüz malzeme, işçilik ve sair giderlere ilişkin parasını almadan ifa etmesi karşısında tarafların birtakım teminatlar göstermesini de makul görülmesi gerektiği kabul edilmelidir. Nitekim somut olayda karşılıklı alacak-borç hesaplarının henüz tam anlamıyla netleşmediği, özellikle ceza kovuşturması sırasında alınan raporda bakiye alacak kaldığının anlaşılması; eldeki dosyada alınan birden çok raporda da alacak tutarının netleştirilememesi karşısında davalının alacağının muvazaaya dayanmadığı ortaya konulmuştur.
Bu itibarla davanın reddine karar verilmek gerekirken sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi doğru görülmemiş; davalı … vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
II- Davacıların istinaf başvuru nedenlerinin incelenmesine gelince:
Yukarıda (I) numaralı fıkrada açıklanan nedenler ve ulaşılan sonuca göre davacıların istinaf başvuru nedenlerinin reddi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I- Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
HMK m.353/1-b.2 gereğince, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. sayılı dava dosyasında verdiği 14/05/2018 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE.
Buna göre:
“1- Asıl ve birleşen davaların REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu gereği her dava için alınması gereken 59,30 TL (toplam 177,90 TL) harcın 118,60 TL sinden davacı … ın başta yatırdığı 42,30 TL nin mahsubu ile bakiye 76,30 TL sinin asıl ve birleşen davada davacı … …; 59,30 TL nin ise birleşen davada davacı … dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacıları farklı olan davalır yönünden 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacı … dan, 4.080,00 TL vekalet ücretinin ise davacı … … alınarak davalıya verilmesine.
4-Asıl ve birleşen davalarda davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına.
5- Davalı tarafça yapılan 7,00 TL tebligat gideri 4.847,80 TL talimat gideri, istinaf aşamasında yapılan 44,45 TL posta gideri, 98,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı olmak üzere toplam 4.997,35 TL yargılama giderinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısım var ise talep halinde karar kesinleştiğinde yatırana iadesine.”
II-Verilen kararın niteliğine göre davacılar vekillerinin istinaf başvuru nedenlerinin REDDİNE,
III- Davalı … den peşin alınan istinaf karar harcının iadesine,
IV- Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 59,30 ar TL istinaf karar harcının başta yatan 35,90 ar TL sinin mahsubu ile bakiye 23,40 ar TL nin davacılardan ayrı ayrı tahsiline,
III-Davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
IV-HMK m.359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.

16/06/2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
İİK m. 364 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
….