Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/2001 E. 2021/611 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 02.07.2018
ESAS-KARAR NUMARASI :….

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 20.09.2012 tarihli “Proje Danışmanlık Hizmetleri Alım Sözleşmesi” uyarınca müvekkilinin davalıya danışmanlık hizmeti verdiğini, sözleşmenin 7. maddesinde davalının kazanacağı hibe bedelinin %5+KDV oranında müvekkilinin başarı primi hakkı olduğunu, davalı ile davadışı bakanlık arasında hibe sözleşmesinin imzalandığını, bu nedenle müvekkilinin başarı primi hakkı doğduğunu ancak davalının müvekkiline ödeme yapmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 23.600,00-TL’nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca davacının hazırladığı projenin başarıya ulaşmadığını bu nedenle davacının başarı primine hak kazanmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…Yapılan yargılama, iddia, savunma, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre taraflar arasında 20.09.2012 tarihinde proje danışmanlık hizmet alım sözleşmesi imzalandığı, birinci projeden kaynaklı davalının hibe almaya hak kazanamadığı ancak ikinci projeyle ilgili taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmamakla beraber ikinci projenin tüm başvuru, hazırlık, kontrol dosyalama ve tekliflendirme sürecinin davacı tarafından yürütüldüğünün davacının incelenen bilgisayar kayıtları ve taraflar arasındaki maıl sistemleri üzerinde yapılan inceleme ile anlaşıldığı, bu kapsamda taraflar arasında mevcut sözleşmenin devamı yönünde sözlü bir anlaşmanın sağlandığının kabulü gerektiği, davacı tarafından söz konusu ikinci projeyle ilgili verilen tekliflendirme sonucunda projenin onay alarak davalı tarafın ilgili Bakanlıktan 399.500,00-TL hibe aldığı, hibe tutarının %5 artı KDV’si oranında hesaplanan 23.570,50-TL’nin davalı tarafından davacıya ödenmesi gerektiği ancak bu bedelin ödenmediği, bu nedenle davacının davayı açmakta haklı olduğu anlaşılmakla harçlandırılan dava değeri üzerinden davanın KISMEN KABULÜNE…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Davacının, davasını ispat edemediğini, mahkemenin yürürlükte olmayan sözleşmeye göre karar verdiğini, ikinci proje nedeni ile müvekkili ile davacı arasında ikinci bir anlaşma yapılmadığını, davacının müvekkiline ikinci proje için danışmanlık hizmeti vermediğini, asıl rapor ile ek rapor arasındaki çelişkinin giderilmediğini, müvekkili firmaya yeterli ve gerekli bir danışmanlık hizmeti verilmediğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, taraflar arasında akdedilen “Proje Danışmanlık Hizmetleri Alım Sözleşmesi” nedeniyle davacının sözleşme uyarınca başarı primini hak edip etmediği ve miktarı hususlarında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, proje danışmanlık sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle davacının davalıya ikinci proje nedeniyle danışmanlık hizmeti verdiğinin ve bu nedenle de sözleşme uyarınca başarı prim hakkına sahip olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dava dosyasında verdiği 02.07.2018 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 1.610,10-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 402,50-TL harcın düşümü ile kalan 1.207,60-TL harcın davalıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
14.04.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır