Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/1891 E. 2021/390 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2018/1891 – 2021/390
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

ESAS NO : 2018/1891
KARAR NO : 2021/390
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …..
ÜYE : …….
ÜYE : …….
KATİP : ………

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22.05.2018
ESAS-KARAR NUMARASI : ….
DAVACI :.
VEKİLİ : .
DAVALI :.
VEKİLLERİ :..

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; ….n 12/11/2015 tarihinde sigortalı iş yerinde iş kazası geçirdiğini, müvekkili şirketin de çalışanına geçirmiş olduğu kazadan dolayı maddi ve manevi tazminata ilişkin olarak tüm haklarını 29.000 TL maddi tazminat, 13.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 42.000 TL’yi 08/03/2016 tarihinde ödediğini, davaya konu olaydan olayı davalının sigorta şirketi olarak müvekkilinin zararının giderilmesi konusunda iş yeri mali mesuliyet poliçesi maddi manevi teminatının kişi başı 75.000 TL bedelli,….. nolu, işveren mali sorumluluk poliçesi ile sorumluluğunun bulunduğunu iddia ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla müvekkili şirketin çalışanı olan ….’e ödemiş olduğu, 42.000 TL’lik tazminat miktarının (maddi-manevi tazminat) olay tarihi olan 12/11/2015 tarihinden itibaren T. C. Merkez Bankası’nca kısa vadeli kredilere uygulanan reeskont (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı tarafından belirtilen ….. numaralı sigorta poliçesinin mağdurun iş kazası geçirdiği 12/11/2015 tarihini kapsamadığını, olay tarihini kapsayan 104633899 numaralı İşyerim Paket Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınmış bulunan sorumluluklarının şahıs başına bedeni zararlarda 100.000 TL ile sınırlı olduğunu, söz konusu kaza ile ilgili müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını, davacı tarafından mağdura ilişkin yapılan ödemelerin neye göre hesaplandığı belirtilmeden, müvekkili şirkete başvuruda bulunulmadan açılan haksız davanın reddinin gerektiğini, talebi kabul anlamına gelmemek üzere doğru bir değerlendirme yapılabilmesi için öncelikle tüm delillerinin toplanmasını takiben dosyanın kusur tespiti için adli tıp kurumuna gönderilmesini, maluliyete uğrayan mağdurun sakatlık oranının belirlenmesini, sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hesaplaması yapılabilmesi için de aktüer sıfatına sahip bir bilirkişinin görevlendirilmesini talep ettiklerini, davaya konu olayla ilgili SGK tarafından herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, faiz sorumluluğunun da ancak dava tarihinden itibaren söz konusu olacağını, davaya konu uyuşmazlığın tamamen haksız fiilden kaynaklandığını ve haksız fiilden kaynaklanan taleplerde de uygulanacak olan faizin ancak kanuni faiz olacağını savunarak, davacının haksız olan davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi’nce “DAVA; taraflar arasında varlığı tartışmasız olan iş yeri mali mesuliyet poliçesi gereğince davacının iş kazası geçiren işçisi …’e ödediği 13.000 TL manevi, 29.000 TL maddi tazminat tutarından davalı sigortanın poliçe yükümleri gereğince sorumlu olduğu iddiasına dayalı tazminat davasıdır.
TARAFLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN; poliçe yükümleri gereğince ödeme yapılan işçinin iş kazasına uğrayıp uğramadığı, iş kazası nedeniyle ödeme yapılan miktar işçi zararının ve davacı sorumluluğun doğup doğmadığı, dolayısıyla davalı sigortadan talep edilen 42.000 TL tazminat miktarının kanuni faiz ve faiz başlangıç tarihinin yerinde bulunup bulunmadığı hususlarında toplandığı tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde; İşveren Mali Sorumluluk Poliçesini,… Noterliği tarafından düzenlenen İbra-Temlik-Feragat belgesi, çek suretleri, tutanak suretini sunmuştur.
Mahkememizce…Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Sor. Sayılı dosya sureti,….. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından davacıya ödenen iş göremezlik parası tutarının ne kadar olduğu hususu, …. Devlet Hastanesi tarafından hasta dosyası celp edilmiştir.
….’in 12/11/2015 tarihinde uğradığı iş kazası nedeniyle geçici ve sürekli maluliyetinin ve sabit eser niteliğinde arazının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise süre ve oranlarının bildirilmesi hususunda ..i Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan 23/02/2018 tarihinde rapor alınmış, raporda gerekçeler açıklandığı üzere sonuç olarak;…in 12/11/2015 tarihindeki yaralanması 3-4-5. Parmaklarının ampitasyonu ve baş parmağın ankilozu sosyal güvenlik kurumu maluliyet tespiti işlemleri yönetmeliğine göre maluliyet durumuyla ilgili olarak yukarıda kayıtlı bilgi ve bulgulara göre;
A cetveli 1. Yaralanması IX. Liste (El Parmak Arızaları) 14A: (orta parmak, yüzük parmak ve serçe parmaklarının birlikte ampütasyonları), a simgesi (metakarpo-falangeal eklemden), aa-(tek taraflı):25,
B cetveline göre düz işçi olarak kabul edildiğinde, meslek grup numarası 1 olarak belirlendiği,
C cetveline göre iş görmezlik simgesi A olarak belirlendiği,
D cetveline göre düzeltme yapıldığında meslekte kazanma gücü kayıp oranının 1. Yaralanmasında %29,
E cetveline göre (52 yaşında) düzeltme yapıldığında meslekte kazanma gücü kayıp oranının %33,2 olduğu, tıbbi bulgular ışığında arızanın kalıcı olduğu tıbbi kanaatlerini bildirir rapordur ” şeklinde mütalaada bulunulmuştur.
İş kazasının meydana gelmesinde ilgilerin kusur durumlarının değerlendirilerek, kusur oranlarının belirlenmesi hususunda iş güvenliği uzmanı bilirkişi…’ten 20/11/2017 tarihinde rapor alınmış, bilirkişi raporunda gerekçelerini açıkladığı üzere sonuç olarak; “davacı işveren…. Ltd. Şti %80 oranında kusurludur, davacı işveren işçisi … %20 oranında kusurludur” şeklinde mütaalada bulunmuştur.
Poliçe yükümleri gereğince ödeme yapılan işçinin iş kazasına uğrayıp uğramadığı, iş kazası nedeniyle ödeme yapılan miktar işçi zararının ve davacı sorumluluğun doğup doğmadığı, dolayısıyla davalı sigortadan talep edilen 42.000 TL tazminat miktarının kanuni faiz ve faiz başlangıç tarihinin yerinde bulunup bulunmadığı hususlarında aktüerya bilirkişis….’dan 27/04/2018 tarihinde rapor alınmış, bilirkişi raporunda gerekçelerini açıkladığı üzere sonuç olarak; ” iş kazası geçiren sigortalı işçinin maluliyetine -efor kaybına- ilişkin maddi ve manevi zarar ödemesi yapan davacı şirketin davalı sigorta şirketi tarafından karşılanması gereken maddi zararının 97299,22 TL’si olarak tespit edildiğine ” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Alınan bilirkişi raporları dosya kapsamına uygun hüküm kurmaya yeterli ve elverişli bulunmuş olup, bilirkişi raporları gereğince dava dışı, davacı şirket işçisinin iş kazası nedeniyle oluşan maddi zararının 97299,22 TL olduğu, maddi zararın davalıya ait işyerim paket poliçesi teminatı kapsamında olduğu, manevi tazminatın ise poliçe teminatı kapsamına olmadığı anlaşılmakla davacı tarafça dava dışı işçisine ödediği 29000 TL maddi tazminat yönünden; talebin yerinde olduğu, poliçe teminatı kapsamında olmayan manevi tazianta ilişkin davalı sigortanın sorumluluğunun bulunmadığı mahkememizce kabul edilmekle davanın kısmen kabulü ile,29000 TL’nin dava tarihi 14/03/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,manevi tazminata ilişkin fazla talebin reddine …” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: işyerim paket sigorta poliçesinin işveren mali sorumluluk klozu başlıklı kısmında manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı kapsamına alındığını ve poliçenin sigorta teminatı kapsamında işveren mali sorumluluğun kişi başı 100.000,00-TL ile sınırlı olduğu sabit olmasına rağmen mahkemece manevi tazminatın poliçe teminatı kapsamında olmadığı sonucuna varılarak davanın kısmen kabul edilmesinin doğru olmadığını bildirerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, işyeri mali mesuliyet poliçesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosyanın tetkikinde, davalı sigorta şirketi tarafından 19.08.2015 başlangıç ve 19.08.2016 bitiş tarihli olmak üzere, sigortalısı davacı olan iş yerim paket poliçesinin düzenlendiği, 12.11.2015 tarihinde sigortalı iş yerinde işç….in elini pres makinesine kaptırmak suretiyle yaralandığı, davacı sigortalı tarafından kazada yaralanan işçisine 08.03.2016 tarihinde 29.000,00 TL maddi ve 13.00,00’TL manevi tazminat ödendiği, davacı ile dava dışı işçi arasında 08.03.2016 tarihli ibra-temlik -feragatnamenin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sırasında alınan kusur bilirkişi raporuna göre kazanın gerçekleşmesinde %80 oranında davacı işverenin ve %20 oranında dava dışı işçinin kusurlu olduğu, alınan maluliyet raporuna göre kaza nedeniyle işçinin %33.2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği görülmüştür.
Mahkemece, davacının 29.000,00 TL maddi tazminat talebi kabul edilmiş ancak manevi tazminat talebi poliçe teminatı kapsamında olmadığı gerekçesi ile reddedilmiştir.
Dosyada mevcut taraflar arasında düzenlenen iş yerim paket poliçesi incelendiğinde, işveren mali sorumluluk klozu içinde, manevi tazminat taleplerinin de teminat kapsamı içinde olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, olayın oluş şekli, tarafların kusur durumu, ve dava dışı işçinin yaralanması, davacı sigortalı ile dava dışı işçi arasında düzenlenen ibra-temlik-feragatname ve davalının da bu yönde bir savunmasının olmaması dikkate alındığında talep edilen 13.000,00 TL manevi tazminatın kabulüne karar verilmesi gerekirken, açıklanan gerekçe ile reddedilmesi doğru olmamıştır. İstinafa gelenin sıfatına ve istinaf sebeplerine göre dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte manevi tazminata karar verilmiştir.
Bu durumda Dairemizce, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
HMK m. 353/1,b,2 gereğince, Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …..E., …… sayılı dava dosyasında verdiği 22/05/2018 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE.
Buna göre:
“Davanın kabulüne,
1-29.000,00 TL maddi tazminat ile 13.000,00 TL manevi tazminatın 14.03.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.869,02-TL karar harcından davacı tarafından yatırılan 143,46-TL harcın düşümü ile kalan 2.725,56-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından, davanın açılışı sırasında yatırılan 29,20-TL başvurma harcı ile 143,46-TL peşin harç toplamı 172,66-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 253,00-TL tebligat gideri, 58,80-TL posta masrafı, 330,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 641,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, maddi tazminat yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 4.350,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, manevi tazminat yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,”
II-Peşin alınan istinaf harçlarının iadesine,
III-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
10.03.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 11.03.2021
Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır