Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/1884 E. 2021/1813 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2018
ESAS-KARAR NUMARASI :…

Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; davalı ile davacı müvekkili arasında 08.07.2011 tarihli özel güvenlik hizmeti alımı konulu sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında davalıya, 04.07.2011 tarihli ve 125.000,00 TL tutarlı kesin teminat mektubun verildiğini, sözleşme uyarınca verilen hizmetin 31.12.2012 tarihinde tamamlandığını, işin bitmesini müteakip teminat mektubunun davalıdan talep edildiğini ancak iade edilmediğini, davalının teminat mektubunun iade etmemesinin taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olmadığını, sözleşmenin 11.4. maddesinde teminat mektubunun iadesi koşullarının düzenlendiğini ileri sürerek, 04.07.2011 tarihli ve 125.000,00 TL tutarlı kesin teminat mektubunun davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; teminat mektubunun aide koşullarının oluşmadığını zira sözleşmenin 22. maddesinde, yüklenicinin, istihdam ettiği işçilerin iş kanunu ve ilgili mevzuattan kaynaklanan tüm taleplerinden sorumlu olduğunu, davacı şirkette iken işten çıkarılan işçilerin açtıkları davaların mevcut olduğunu, bu davalar neticesinde verilecek kararların ileriye dönük olarak açılacak davalara konu olacağını, bu nedenle teminat mektubunun iade edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…Her ne kadar davacı vekilince açılan dava ile, … Bankasına ait 04.07.2011 tarihli ve 125.000 TL tutarlı kesin teminat mektubunun taraflarına iadesi talep edilmiş ise de, davalı tarafından mahkememize sunulan 10.07.2018 tarihli beyan dilekçesi ile, teminat mektubunun süre bitim tarihi olan 03.07.2017 tarihinden sonra süre uzatımının yapılmadığı bu nedenle hükümsüz kaldığı anlaşıldığından iade edildiği belirtilmiş olmakla, davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
Gerçekleşen somut olayda, davacı firma tarafından güvenlik hizmetinin sözleşme hükümleri uyarınca eksiksiz olarak yerine getirildiği, yine sözleşme süresinin bitimini müteakip, teminat mektubunun iadesi için sözleşmenin 11.4 maddesinde sıralanan koşulların davacı tarafça ikmal edildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davalı vekilince, sözleşmenin 22.maddesi uyarınca, dava dışı işçilerin açtığı ve devam eden davalar ile, ileride açılması muhtemel davalardan dolayı davacının malen sorumlu olduğu, bu nedenle teminat mektubunun aide edilmemesinin hakkaniyete uygun olacağı ileri sürülmüş ise de, sözleşme hükümleri açık olup, sözleşme hükümlerini davalı lehine kıyasen genişletmenin mümkün olamayacağı, davalının teminat mektubunu davacıya iade etmesi gerektiği halde etmeyip, eldeki davanın açılmasına neden olduğu, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olması gerektiği anlaşılmakla, dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: mahkemenin davacı firmanın güvenlik hizmetini eksiksiz olarak yerine getirdiği, sözleşme süresinin bitimini müteakip, teminat mektubunun iadesi için sözleşmenin 114. maddesinde belirtilen koşulların sağlandığı yönündeki kararının isabetsiz olduğunu, davacı şirkette çalışmakta iken işten çıkarılan işçiler tarafından davalar açıldığını, asıl işveren sıfatıyla işçi alacaklarının ödendiğini ve davacı … …rücu davasını açmış bulunduklarını, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin….sayılı dosyasına kayden davacı … …. … Şti aleyhine açmış oldukları rücu davasında mahkemece davacı … …. Kurumlarına işçi alacakları için 24.478,29 TL ödemesine karar verildiğini, teminat mektubunun iadesi koşullarının oluştuğuna kanaat getirilmesinin hatalı olduğunu, davanın konusuz kaldığından bahisle esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmekle davacı taraf lehine 12.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilerek, yargılama giderlerinin kuruluşları üzerine bırakıldığını, kuruluşlarının ilgili birimleri ile yaptıkları yazışmalar neticesinde 04.07.2011 tarihli teminat mektubunun süresinin dolması ve uzatılmamış olması nedeniyle iade edildiğinin bildirildiğini, bu bilgiyi de mahkeme ile paylaştıklarını, davanın açılmış olduğu tarihte teminat mektubunun hükümsüz olmadığını, sanki haksız yere dava açılmasına sebebiyet verilmiş gibi ya da söz konusu kuruluşlarının dava esas bakımından haksızmış gibi davacı taraf lehine nispi vekalet ücreti hükmedilmesinin ve yargılama giderlerinin kurumları üzerinde bırakılması kararının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu beyan ederek, yerel mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında imzalanan özel güvenlik hizmeti alımı sözleşmesi uyarınca davalıya verilen kesin teminat mektubunun iadesi istemine ilişkindir.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 11.4 maddesinde teminatın iadesi şartları düzenlenmiş olup; yüklenici taahhüdünün sözleşmeye uygun olarak yerine getirilmesi ile yüklenicinin idareye bir borcunun olmadığının tespit edilmesi, …. dan ilişiksiz belgesinin alınması ve idareye sunulması sonucu iade gerçekleşeceği düzenlenmiştir. Ayrıca yüklenicinin idareye borcunun olması durumunda teminatın nakde çevrileceği açıkça belirtilmiştir.
Davalı idare tarafından davalı işçileri için ödemeler yapıldığı ve bu miktarların rücu için dava açılmış olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının teminat mektubunu alacağına karşılık sözleşme gereği elinde tutması hukuka uygun olduğundan, dava konusuz kalmış olsa dahi haklılık durumu gözetilerek davalı yararına yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir.
Bu durumda Dairemizce, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
HMK m. 353/1,b,2 gereğince, Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …a verdiği 18/07/2018 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre:
“1-Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 2.134,69 TL’den mahsubu ile bakiye 2.075,39 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 15.825,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 150,00 TL posta masrafı, 98,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı olmak üzere toplam 248,10 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, “
II-Peşin alınan istinaf karar harcının iadesine,
III-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına,
01/12/2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 09/12/2021