Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2018/1756 E. 2021/1087 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

….

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13.06.2017
ESAS-KARAR NUMARASI :…
Davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili, 04.03.2015 tarihinde …’nda bulunan …. trenin sevki sırasında 13. sırada bulunan davalı firmaya ait klinker yüklü vagonun 1 nolu makasta ….. nolu yolda demiryolu hattından çıktığını, olay neticesi 109.750,00-TL hasar ve drayın kaldırılması için vinç gideri ve işçilik gideri 7.150,23-TL olmak üzere toplam 122.973,23-TL zarar meydana geldiğini, masrafları gösterir faturaların 23.07.2015 tarih ve …. sayılı yazı ile davalıdan tahsilinin istenildiğini, davalı tarafça bu isteğin kabul edilmediğini, kontrol edilmeden manevra neticesi dray meydana geldiği iddia edilmiş ise de olayın personel kusuru olmaksızın gerçekleştiğini, olayda yanlar arasındaki sözleşme ve mevzuata göre Yönetmeliğin 26. maddesi gereğince gerekli muayenenin yapılmamasının etken bulunduğunu, bu nedenle zararın oluştuğunu beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 122,973,23-TL miktarındaki zararın 23.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, Trenlerin Hazırlanması ve Trafiğe Ait Yönetmeliğin Üçüncü Kısım 26. maddesinde trenlerin istasyonlardan sevk ve istasyonlara varışlarında kontrol ve muayene esaslarının belirlendiğini, vagonların işletilmesine dair sözleşmenin 8. maddesinde sahibine ait vagonların teknik kabul, bakım onarım esaslarının açıkça belirtildiğini, 10 ve 13. maddesinde devamlı hükümlerin düzenlendiği ve hakkın …’nin koyduğu kurallar çerçevesinde işletildiğini, beş yılda bir revizyon olarak adlandırılan tekerleklerin ultrosonik muayeneleri dahil kontrolünün yapıldığını, ancak davacının görevlendirdiği özel heyet tarafından yeniden kontrolden geçirildikten sonra servise verilmesi gerektiğini, vagonların … ‘nin bu zorunlu kuralları gereği sigorta ve üçüncü şahısların mali sorumluluk sigorta poliçesi gereği çifte sigortalı olup sigorta yapılmadığında çalıştırılmasının mümkün olmadığını, ayrıca olay günü vagonun … istasyonunda doluma girdiğini, … İstasyonu’na saat 12:55’te geldiğini, yaklaşık 300 metre mesafede Buategres parçasının düşmesine rağmen drive yapmadan sağlam olarak tesise geldiğini, Ankara’ya sevk edilmek üzere iki lokomotifle ramforlu olarak sevk edilmek üzere tren dizisinin birleştirilmesi için manevra yaparken elektrikli kumandalı makas üzerinde drive ettiğini ve drive olayı fark edilene kadar makas motoru, makas dilleri ve yolda hasar meydana geldiğini, dray nedeniyle vagonun ağır hasara uğradığını, kullanılan ve görülemeyen aksaklık olarak ifade edilen 30 cm, 60 cm ve 40 cm ebatlarında yaklaşık 100-120 ağırlığında olan parçanın yönetmeliğin 26. maddesi hükmü uyarınca yeterli kontrol ve denetimden geçerek hareket etmesi gerçekleşseydi yaklaşık 2 saatlik dönemde bu büyük arızanın oluşmayacağını, olayda …’nin ağır kusur ve hatasının bulunduğunu, yapılan ihmal ve denetim yetersizliğinin olaya neden olduğunu, oysa rutin yapılması gereken kontrollerin … mevzuatının vazgeçilmez gereği bulunduğunu belirterek öncelikle davanın Ankara Batı Adliyesi’nde açılması gerektiğini, bu nedenle mahkemenin yetkisine itiraz ettiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi’nce “…Taraflar arasındaki sözleşmenin ve teknik bilirkişilerin düzenlemiş olduğu rapor, dosya kapsamı ve yapılan inceleme ile davalı yanın sorumlu tutulmasına ilişkin sözleşmede yer alan yukarıda içerikleri açıklanan hükümler esas alınmış, sonuçta; teknik verilere haiz bilirkişi görüşü ile bağlı kalınarak davalının oluşan zararda kusurlu olduğu kabul edilmiş, hasar miktarının ve davalının hasar sorumluluğunun toplam 122.973,23-TL bulunduğu hesaplanmış olduğu…” gerekçesiyle “…Davanın kabulü ile 122.973,23-TL’nin dava tarihi olan 12.01.2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Mahkemenin sadece bilirkişi raporuna göre karar verdiğini, bilirkişi raporunun taraflarına tebliğ edilmediğini, bu sebeple itiraz etme şanslarının olmadığını, dava konusu olayın iyi araştırılması gerektiğini, … çalışanlarının kusurlu olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, … hatlarında diğer şahıslara ait yük vagonlarının işletilmesine dair sözleşmeden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … K. sayılı dava dosyasında verdiği 13.06.2017 tarihli kararına yönelik davalı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 8.400,30-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 2.100,25-TL harcın düşümü ile kalan 6.300,05-TL harcın davalıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
07.07.2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.